Bir daha dünyaya gelsem kadın olurdum.  Kadınlar çok şanslı, her şey kadınlar için… diyen erkekler, hiç kusura bakmayın samimi değilsiniz. Bu dünya özellikle de memleketimiz Türkiye sizin parmaklarınızın altındaki playstation oyunu…
 
Kadınlar ile her platformda birlikte yürümekten memnuniyet duyan, insanı kadın-erkek diye ayırmayan, ayrımcı, ötekici olmayan değerli erkekler, sizler lütfen alınmayın...
 
Son dönemlerde Türkiye’nin örtün/me endeksi arttı… Bu kadar örtün/me sevdalısı olduğumuzu bilmiyordum… Açıklar örtününce kapanıyormuş… Bütün mesele de bu zaten… Hasır altı edebiyatı…
 
***
Örtün/mek erkeklere yakışıyor. Sosyal yaşam, iş hayatı, politika, ev hayatı… çoğu şey erkekler lehine işliyor. Cinsel istismar, şiddet… daha onlarcası… Yap-örtün…
Bunlar gündemde sıcak tutulmuyor, ama kadınların her hali ısıtılıp ısıtılıp problem olsun diye tartışmaya açılıyor. Memlekette kadınlardan başka ne tartışılıyor bileniniz var mı?
 
***
Niğde’yi biliyorsunuz değil mi? Başkent Ankara’nın burnunun dibi… İşte O Niğde’nin Dündarlı Kasabası’nda kız çocukları ilkokul döneminde nişanlanıyor 11-14 yaşlarına gelince de evlendiriliyor. Milliyet Gazetesi’nden Burcu Karakaş’ın 2 Eylül’deki haberine göre bu durum hiç yadırganmıyor. Çünkü, bölgede sistem bu şekilde işliyor. Üstelik burada kızlar bırakın okutulmayı uğrunda para harcanmaya bile değer görülmüyor.
Bunları görüp de ne olacak ki? Örtün gitsin…
***
Sosyal yaşamı düzenleme çalışmaları Türkiye’yi kaosa sürüklüyor adeta.
Gündemin aylardır kadınlar üzerine konuşlandırılması apolitik kadınları bile çileden çıkartıyor.  Kadınlar sosyal yaşamdan silinmeye mi çalışılıyor? Kadının yeri dört duvar arası mı? Yapılanların meali nedir?
Terör sorundu, örtündü. Ekonomi sorundu, örtündü… Örtünmeyen tek şey kaldı kadınlar…  Türkiye bayrağı ile ırkı ile ikiye bölünmüş, ayrışmış, ötekileşmiş kime ne? Kadınları örtünce her şey süt liman…
***
Şimdi de öğrenci evleri… Bu kez de kızlar-oğlanlar ayırımı… Kızlarla oğlanlar aynı evde olmazmış, şikayet çokmuş…
Ahlak polisleri türeyecek yakın zamanda… Trafikteki seyyar müfettişler gibi… Arabası seninkinden pahalı mı, yaz cezayı; kız senden güzel mi ihbar et…
Abi-kız kardeş aynı evi paylaştıklarında meraklı komşuları için evlerinin kapılarına, çevredekiler için kıyafetlerinin üzerine, “biz kardeşiz” diye mi yazacaklar. Kime ne?  Eğitim-öğretim sistemimizin mükemmelliğinde (!) öğrencilerin üzerinde yeterince baskı varken bir de mahalle baskısı mı kurmak istiyorsunuz? Oldu olacak kampanya başlatın, isterseniz kanun çıkarın, “kız çocukları ailelerinin yanında okusun”. Kızlar köylerinin, beldelerinin, şehirlerinin dışına çıkamasın… Böylelikle örtün gitsin bu meseleyi…
 
Bazı konular vardır ki vicdan terazisine havale edilir. Kişisel konular söz konusu olunca kim kimin polisi olabilir?
 
***
 
İletişimin hızda sınır tanımadığı ve çeşitlendiği bir dönemde bilimin bir sonraki adımı merakla beklenirken biz hâlâ örtünmeye çalışıyoruz... Örtünenler bile aydınlanmanın ışığının büyüsüne kapılmışken üstelik… Kusura bakmayın ama toplumun üstünü örtemezsiniz. Çünkü, teknolojinin örtülecek bir başı yok…
Şimdi sormak lazım, örtünen gerçek konu ne diye?
                                                             xxxxxx