Yedi yıllık bir aranın ardından 10 Kasım'da vizyona girecek olan Yol Ayrımı filmiyle beyazperdeye dönüş yapacak olan Şener Şen, Hürriyet Gazetesi'nden Çınar Oskay'ın sorularını yanıtladı.
Çınar OSKAY / HÜRRİYET
Şener Şen: Düşmanlık körükleniyor. Gidiş iyi bir gidiş değil!
Gelelim günümüz Türkiye’sine... Geçen yıl Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nü aldınız. Ne hissettiniz?
İsmet Paşa’dan bu yana her dönemi hatırlıyorum. Bu ödülü Demirel döneminde de aldık. O zaman ‘Devlet Sanatçılığı’ydı adı. Türkiye çok tuhaf bir noktaya geldi. Toplum o kadar ayrıştırıldı, düşman haline getirildi ki akla gelen ilk şey “Sen o taraftan mısın, bu taraftan mı?” oluyor. Bunda siyasilerin büyük payı var. Kimsenin kimseyi dinlemeye, görmeye tahammülü yok. Herkes istediği dünya görüşünde olabilir. Bunun mücadelesinin medeni ölçüleri var. Düşmanlık körüklenerek ülke bu hale getirilmez.
Konuşmanızı “Bu ödülü toplumsal barışımıza bir katkısı olması umudu ile kabul ediyorum” diye bitirdiniz. Yani biraz mesafe koydunuz. Yine de ödülü kabul ettiğiniz için “Şener Şen benim için öldü” diyenler oldu.
İlk akla gelen, öbür tarafla bir araya gelmemek. O taraf da seninle bir araya gelmek istemiyor. Ülke bir tane! Biz ne yapacağız? Siyasilerin önderliğinde seviye o kadar düşürüldü ki. Tartışma zemini kaydı, gitti, yok oldu. Yeraltı dünyasının deyimleriyle konuşuluyor. Bunlar siyaset biliminin terminolojisinde yok ama büyük bir hayran kitlesi var. ‘Racon kesme’ diye bir şey var. Herkes buna özeniyor. Gidiş iyi bir gidiş değil. Sağlıklı bir toplum yapısı yok.
Röportajın tamamını okumak için TIKLAYIN