Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
36,5884
EURO
40,0037
IMKB
10.438,000
ALTIN
3.431,490
 
Hava Durumu ANKARA
8 / 20 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
''28 ŞUBATÇILARIN YÜZÜNE BAKMIYOR!''
 28 ŞUBATÇILARIN YÜZÜNE BAKMIYOR!
 
28 Şubat'ta medyadan uzaklaşmak zorunda kalan Canan Barlas tüm medya patronları ile kavgalı olduğunu açıkladı. Barlas, "Aydın Doğan'ı görsem başımı çeviririm" diyor.
 
14.5.2006 - 17:34

28 Şubat sürecinde susan; fakat aldıkları kararlar ile ülkeyi etkileyen isimler şimdilerde bir bir konuşup adeta geçmiş adına özür diliyor. En son, dönemin güçlü medya patronlarından Dinç Bilgin, yaptığı açıklamalar ile adeta günah çıkardı. Dinç Bilgin’in aldığı karar ile bir anda işinden olan Canan Barlas açıklamaları, “Dinç Bilgin çok değişmiş ve o dönem yaptığı hataları anlamış.” şeklinde yorumluyor.

Fakat kendisini affetmediğini, gördüğü yerde başını çevirdiğini de söylemeden edemiyor. Canan Barlas’ın affetmediği sadece Dinç Bilgin değil. O dönemde kendilerine “irticacı” diye bakan ve çevresinden uzaklaşan aile dostları Eczacıbaşı, Koç ve Sabancı ailelerine de kızgın ve küskün. Barlaslar’ın Otağtepe’de cumhurbaşkanından başbakana, sanayicilerden medya patronlarına kadar pek çok kişiyi misafir ettikleri evlerinin kapısı şimdilerde bu ailelere kapalı.

Geçtiğimiz hafta bir dönemin medya patronu Dinç Bilgin, 28 Şubat sürecine ilişkin itiraflarda bulundu ve pişmanlıklarını dile getirdi. O dönemde Dinç Bilgin Sabah Gazetesi’ndeki yayını ile bir yandan postmodern darbecilere destek verirken diğer taraftan aldığı kararlar ile birçok yazarın yazamaz duruma gelmesine sebep oldu. Mehmet ve Canan Barlas çifti 28 Şubat’ın sisleri arasında kalan iki isimdi. Postmodern darbe sinyallerini vermeye henüz başlamıştı ki basında işine son verilen ilk isimlerin başında yılların gazetecisi Mehmet Barlas bulunuyordu. Ani bir kararla Dinç Bilgin; Mehmet Barlas’ın Sabah Gazetesi’ndeki işine son vermiş ardından da çok geçmeden Canan Barlas işten ayrılmak durumunda kalmıştı. “Mehmet’e kesilen ceza, kadın olduğum için ve Mehmet ile evli olduğum için bana da kesildi.” diyen Canan Barlas şimdilerde Dinç Bilgin’in açıklamalarını “aklı başına gelmiş” diyerek izliyor. Yaşadığı sıkıntılardan dolayı birçok rahatsızlık geçiren Canan Barlas ne o dönemin medya patronlarını affediyor ne de sermaye gruplarını. Barlas “Şimdi hiçbirini evime sokmuyorum ve gördüğüm yerde başımı çeviriyorum.” diyor. Geçtiğimiz hafta artık yazılı basında olmayacağını açıklayan Canan Barlas ile 28 Şubat sürecinde yaşadıklarını, kalan izlerini ve şimdiki durumu konuştuk.

28 Şubat sürecinde işine son verilen ilk gazeteci eşiniz ve siz oldunuz. Neden?

O askerî dönem ile birlikte bizim sivil görüntümüz birçok kesimi rahatsız etti. Ben Milliyet’te başlamıştım, o dönemde aynı zamanda Pazar Postası’nı çıkarıyordum. Liberallik konusunda altı çizilen bir yayındı. Yağmur Atsız, Mehmet Altan, Mehmet Barlas, Sami Kohen, Taha Akyol gibi ne kadar kalburüstü liberal insan varsa yazıyordu. Günlük gazetelerde bile o kadar liberali bir arada bulmak mümkün değildi. Ertuğrul Özkök benim haftalık bir gazete çıkarmamı yediremedi “Bu niye çıkarıyor bu gazeteyi...” diye. Aydın Doğan da hem gazeteyi kapattı hem de yazımı kesti. Telefonlarıma da çıkmadı, benimle hiç konuşmadı. Oysa biz ailece de görüşen insanlardık. Ben sadece kimin baskısı ile bu kararı verdiğini öğrenmek istedim. Çünkü Aydın Doğan askerî baskılara rağmen 28 Şubat sürecinde gazeteleri ile pek fazla oynamadı.

Peki olayın sıcaklığı geçtikten sonra hiç görüştünüz mü, bu olayın ardındaki ismin kim olduğunu öğrendiniz mi?

Görüşmedim, görüşmem de. Daha 28 Şubat öncesi bu harekat bana doğru başlamıştı. 28 Şubat gerginliği artınca Mehmet’in işine son verdiler. Tek suçu sivil, demokrat olmak ve inanan insanların da hakkını savunmaktı. Bu durum askeri rahatsız etti; “Siz onların özgürlüğünü nasıl savunursunuz?” dediler. Bize gittiğimiz yerlerde irticacı muamelesi yapıldı. Ben hiç anlamadım, “niye böyle yapıyorlar?” diye. Hatta o sırada oğlumun düğünü olmuştu, bazı eş-dostu çağırmayı unuttuk, o yüzden küstüler zannettim. Yani bizim laikçi çevremiz bile bu gerilimden etkilendi ve tavır aldı. Anormal bir dönem başladı.

İşinize Mehmet Barlas’ın eşi olduğunuz için mi son verildi? Yazdıklarınız etkili olmadı mı?

Ben çok fazla siyaset yazmadım. Tabii ki bizim evimiz çok siyasi bir mekan. Cumhurbaşkanlarının, başbakanların ağırlandığı bir ev. Fakat ben Mehmet gibi siyasi öngörülerde bulunmam, ileriyi göremem. Ben ancak sosyolojik olarak bakarım, o her şeyi görür. Gördüğü için de ona ‘sen irticacısın’ dediler. Oysa bizim hayat tarzımız hiç değişmedi. Bugün Dinç Bilgin günah çıkarıyor “O dönemde aldığım kararlarda haksızdım.” diyor; ama o dönemde ben 30 yıllık bir gazeteciydim, oradaki emeğim kocama bağlandı işime son verildi. Onun için “kadın olmanın evli olmanın getirdiği bir durumdan ötürü ben işimden oldum”. Aydın Doğan’ın, Dinç Bilgin’in yaptığını insani olarak ayıplıyorum.

O dönem Mesut Yılmaz’ın Mehmet Barlas üzerinde ciddi baskısı vardı. Bir intikam meselesi miydi?

Bu bir intikam meselesi değil, bir dönem meselesiydi. Bu dönemi öyle yaşadık. Mesut Yılmaz o dönem Mehmet’in işine beş kere engel oldu. Şimdi Yüce Divan’da konuşuyor.

Mesut Yılmaz ile yüzleşmek ister misiniz?

Yok, ben istemem. Ben Aydın Doğan’ı, Dinç Bilgin’i gördüğüm zaman başımı çeviriyorum. Mehmet Emin Karamehmet ile karşılaşmadık, onunla kavgam da yok; ama onun da ötekilerden farklı olduğunu düşünmüyorum.

Daha sonraki yıllarda Dinç Bilgin ile hiç bir araya geldiniz mi?

Hayır, ama Mehmet, Dinç Bilgin ile konuşuyor. Mehmet galiba acıdığı için affetti kendisini; ben affetmedim. Benim dostum değil, arkadaşım değil. Dostlar, arkadaşlar küser barışır.

Dinç Bilgin son açıklamaları ile o döneme dair günah çıkardı. Çok değişmiş buldunuz mu?

Mehmet bir gün Dinç Bilgin ile konuşuyordu. Hepimiz yanındaydık. Dinç Bilgin’e dedi ki: “Sen sivildin askerci oldun, liberaldin devletçi oldun. Bunlar insanın alnına bir kere yazılır ve sen bundan kurtulamazsın. Bu silinmez senin alnından.” dedi. Özal dönemi, medya patronlarını çok şımarttı. O dönem iktidarın adamları bankaları medya patronlarına ayarladı. Dinç Bilgin bunları şimdi çok iyi anlamış, hatalarını kabul etmiş. Düşünün, Dinç Bilgin bizi işten çıkarıyor, sonra teknesi ile gezmeye gidiyor.

O dönemin en mağdur gazetecileri olarak kendinizi mi görüyorsunuz?

Bana biziz gibi geliyor. İlk Mehmet’i kovdular. Ailemden gelen birikimle maddi olarak sarsılmadık; ama ikimiz de işsiz kaldık. Şimdiki aklım olsa bu kadar sıkıntı yapmazdım; çünkü gün gün kendimden bir şeyler eksildiğini hissettim. Bana 29 dava açıldı. Hayatta haciz görmemiş insanlardık evimize tazminat haczi geldi. Yani önünü göremediğin arkasında da ne olduğunu yavaş yavaş anladığın sivil olmayan bir dönem.

“İrticacı” olarak algılanmanızdan ötürü aile çevrenizden çok insan uzaklaştı mı sizden?

Ben bu çevredeki sermaye gruplarını da tasfiye ettim çevremden. Hiçbirinin suratına bakmadım. Çünkü hiçbiri gelip ne oldunuz, demedi. Kendilerince bir yargıya kapıldılar. Biz senelerdir tanışan insanlarız. Bunların arasında tatil yaptığımız, çok zaman geçirdiğimiz dostlarımız vardı. Türkiye’nin en zengin en büyük aileleri bizim arkadaşlarımızdı. Hepsini bir kalemde sildim. Gördüğüm zaman kafamı çevirdim, hâlâ devam ediyorum. Hiç mücadele etmediler, demokratik bir platform oluşana kadar. Şimdi demokrasiye daha merak salmış gibi duruyorlar; ama o zaman hiçbiri merak etmedi.

Bu ailelerin arasında kimler vardı?

Sabancılar duyarsız davrandılar. Onlara bir kırgınlığım olmadı; ama Koçlar’a çok büyük kırgınlığım var. Eczacıbaşı da duruma göre şekillendi. Rahmetli Sabancı her zaman babacan bir insandı, onun duruşu daha halka yakındı, o da farklı bir şey getirmedi. Artık hiçbirisi ile görüşmüyorum. Hiç biri evime giremez.

“Artık yazılı medyada olmayacağım”, dediniz ve internet medyasını tercih ettiniz. Neden?

Medya sermayesini itibarlı bulmuyorum. Birtakım yayın yönetmenleri var etrafta, patronun çıkarı ne tarafa ise ona göre manşetler atıyor. 28 Şubat’ta bu medyanın çoğunu gördük, hepsi duruma göre şekil aldı. Ertuğrul Özkök’ün başlattığı bir şey var. Her tarafta bir sarışın kafa yazmaya başladı. Ben öyle kimsenin kucağına oturup resim çektirip gazetecilik de yapamayacağıma göre o gazetelerde yer alamam




Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


UNAKITAN SABAH'A DAVA AÇTI!

ASKER, 'HACI'YI RTÜK'E ŞİKAYET ETTİ

TRT İÇİN İKİ YENİ İSİM GÜNDEMDE
»  CUMHURİYET'E MESLEK ÖRGÜTLERİNDEN DESTEK
»  CUMHURİYET'TEN KARARLI BAŞLIK
»  TRT İLE İLGİLİ İDDİALAR BİTMEK BİLMİYOR
»  CUMHURİYET'E ÜÇÜNCÜ BOMBA
»  2005 MİLLİYET ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU
»  IRAK'TA BEŞ GAZETECİ ÖLDÜRÜLDÜ
»  TMSF, CİNE 5'İ EROL AKSOY'A GERİ VERDİ
»  ŞEVKET EYGİ'YE 1 YIL HAPİS
»  İŞTE TGRT'NİN YENİ SAHİBİ
»  ABDULLAH GÜL'ÜN EN BEĞENDİĞİ GAZETE VAKİT
»  TGRT NİHAYET SATILIYOR
»  STAR TV 17 YAŞINDA
»  HÜRRİYET ANKARA BÜRO'DA TEMSİLCİ OPERASYONU
»  TELEVİZYON PROGRAMLARINA MECLİS ARAŞTIRMASI
»  CUMHURİYET GAZETESİNE EL BOMBASI ATILDI
»  SEZER'E LAİKLİK ÖDÜLÜ
»  ROJ TV ŞİMDİ DE İSVEÇ'TE YAYINDA!
»  DİNÇ BİLGİN GÜNAH ÇIKARDI
»  İSRAİL'DE HÜKÜMETE GÜVENOYU
»  BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ'NDE UGANDA'NIN GERİSİNDE KALDIK
»  REHA MUHTAR'IN ARABASI SOYULDU
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Cumhurbaşkanlığı Seçimerinde Kim Kazanır?
Recep Tayyip Erdoğan
Kemal Kılıçdaroğlu
Muharrem İnce
Diğer
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.