Eski Yugoslavya ve Sırbistan Devlet Başkanı Slobadan Miloşeviç döneminde, 1990'lı yıllarda Kosova'da yaşayan Arnavut, Boşnak ve Türk nüfusa yönelik ağır baskılar uygulanmaya başlanması üzerine, Kosova halkı kendisini savunmak için direniş göstermeye başladı.

Kosova'nın Drenica bölgesindeki Prekaz köyünde yaşayan, 28 Kasım 1955 doğumlu Adem Yaşari, kardeşi Hamza Yaşari ve bölgenin ileri gelenleriyle birlikte 1991 yılında Sırp saldırılarına direnmek amacıyla Kosova Kurtuluş Ordusu'nu (UÇK) kurdu.

Bosna-Hersek'te 1994-1997 yılları arasında yaşanan etnik temizlik ve insanlık dışı uygulamalar zihinlerden silinmeden Kosova'da da ikinci defa Sırplar tarafında halka yönelik saldırılar başlatıldı. Bu saldırılarla birlikte Kosova halkı yurtlarını, yuvalarını terk etmeye zorlandı. Kosova halkına karşı etnik temizlik yapılmaya başlanması üzerine Adem Yaşari liderliğindeki UÇK, Sırplara karşı silahlı mücadele verme kararı aldı. Ülkenin kuzeyindeki Drenaj bölgesinde UÇK'nın başlattığı silahlı mücadelede Sırplara karşı önemli başarılar elde edildi. UÇK, daha sonra silahlı direnişi, halkı Sırplara karşı korumak amacıyla ülke geneline yaydı. UÇK'yı ve lider kadrosunu bitirmek amacıyla harekete geçen Sırplar, daha önce bir çok kez saldırılarından kurtulmayı başaran Yaşari'nin evini 6 Mart 1998 yılında 7 bin polis ve askerle birlikte kuşattı.

Sahur için evine gittiği belirtilen Yaşari'nin eşinin, çocuklarının ve kardeşlerinin oturduğu 2 ayrı eve Sırp askerleri ve polislerince ağır silahlarla ateş açıldı. Yapılan saldırıya karşı Yaşari, 2 oğlu ile birlikte uzun süre direndi. Ancak yoğun bir saldırı altında kalan Yaşari, 2 çocuğu, eşi ve akrabalarıyla birlikte öldürüldü. Yaşari'nin de aralarında bulunduğu toplam 56 kişinin öldürüldüğü bu saldırıda, ölenler arasında yaşları küçük çok sayıda çocuk da bulunuyordu.

Yaşari'nin ailesiyle birlikte öldürülmesi, Kosova halkını büyük üzüntüye boğarken, UÇK'nın daha da güçlenmesini sağladı. Bu saldırının ardından çok sayıda Kosovalı, UÇK saflarına katılarak Sırplara karşı direniş gösterirken, Adem Yaşari, Kosova'nın “milli kahramanı” oldu.

NATO'nun 1999 yılında Sırbistan'a karşı hava saldırısı düzenlemesinin ardından Kosova'ya da Birleşmiş Milletler askeri gönderildi. Kosova'da güvenliğin sağlanmasının ardından ise UÇK silah bıraktı. Siyaset sahnesinde yerini alan eski UÇK'lılar, Kosova Demokratik Partisi'ni (KDP)kurdu. Bir süre önce yapılan seçimlerde ise Haşim Taçi liderliğindeki KDP, seçimden birinci çıkarak hükümeti kurdu ve ülkenin bağımsızlığını ilan etti.

“ABİ BU İŞ TAMAMDIR...”

17 Şubatta bağımsızlığını ilan eden Kosova'da halk, Adem Yaşari'yi hiç unutmadı...

Bağımsızlığın sevincini evlerinin pencerelerine, balkonlara, sokaklara ve caddelere astıkları bayraklarla kutlayan Kosova halkı, UÇK'nın öldürülen lideri Adem Yaşari'nin de dev posterlerini ülke genelinde en işlek caddelere astı. Yaşari'nin dev posterlerinin altında ise Arnavutça “Bac, u Krye” (Abi bu iş tamamdır) yazıları dikkati çekiyor. Kosovalılar, bağımsızlıkta en büyük emeği geçenlerden birisinin de Adem Yaşari olduğunu belirterek, bu nedenle onun afişlerini astıklarını ve altına “Abi bu iş tamamdır” yazılarını yazdıklarını dile getirdiler.

KÖYE ZİYARETÇİ AKINI...

Öte yandan, Adem Yaşari'nin öldürüldüğü ev ile mezarının bulunduğu Prekaz köyü, Kosova halkının en çok ziyaret ettiği yerlerin başında geliyor.

Başkent Priştine'nin kuzeyindeki İskenderay belediyesine bağlı olan Prekaz köyünde, Adem Yaşari ve ailesinden 56 kişinin yan yana dizilmiş mezarlarını ziyaret eden Kosovalılar, dua ederek mezarların üzerine çiçek bırakıyor. Yaşari'nin mezarının başında nöbetleşe olarak 2 asker sürekli nöbet tutuyor.

Yaşari ve ailesinin Sırplar tarafından öldürüldüğü 2 ayrı evde ise 10 yıl önce yaşanan acı olaylar hafızalarda yeniden canlanıyor. Duvarları kurşun deliklerinden “kalbura” dönmüş bir şekilde olan evin içinde ise olay sırasında kullanılan roketatarların açtığı delikler ve çıkan yangının izleri hala duruyor.

Evin ön cephesinde ise Bayrami'nin Sırplara karşı direniş gösterirken elindeki silahla çektirdiği resminin bulunduğu dev posteri asılı halde ziyaretçileri karşılıyor.
Bölgenin en zengin ailelerinden olan Yaşari'nin babasının da 2. Dünya Savaşı sırasında Drenica bölgesinde Kosova'nın bağımsızlığı için mücadele verdiği için bir süre cezaevinde yattığı ve memuriyetten atıldığı bildirildi.