Özel, Bilkent Üniversitesi Politik Düşünce Kulübü’nce düzenlenen “Adalet Yürüyüşü ve Adalet Kavramı” başlıklı söyleşiye katıldı.
Birgün'den Sebahat Karakoyun'un haberine göre, “Erdoğan ve kadroları ülkeyi ilkokul 4’te öğrendikleri matematik formülüyle yönetiyor. Ortak Bölenlerin En Büyüğü (OBEB)” diyen Özgür Özel, özetle şunları söyledi:
Yargıya güven yüzde 14’e düştü
Erdoğan, bir bölen buluyor, Alevi-Sünni, Müslüman-Hıristiyan, sağcı-solcu. Bir bölen buluyor, sonra uzaklaştırıyor, ayrıştırıyor, kutuplaştırıyor ve şeytanlaştırıyor. İlkokul 4’te matematikte bir de OKEK (Ortak katların en küçüğü) öğretildi. Ortak katların en küçüğünü bulursan, ortak bölenlerin en büyüğü ile mücadele edebilirsin. Biz ortak katların en küçüğünün adına adalet dedik. Adalet kavramı Türkiye’de inanılmaz zedelenmiş durumda. Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinde yüzde 52’lerde olan “yargıya güven” endeksi, şu anda yüzde 14’e kadar düştü. Devletin önemli görevleri vardır. Bugün 100 vatandaştan sadece 14’ü “Benim başıma bir iş gelirse, birisi hakkıma saldırırsa, ben mahkemelere başvurarak kendimi güvende hissedebilirim” diyor.
Sert, kötü ve kabalar
Adalet, ortak katların en küçüğü. Adalet zemininin üzerine her şeyi koyabiliriz. Referandumda yüzde 50+1’i bir sürü şaibeyle sağladılar. Hayırcılar bir daha bir araya gelebilir mi sorusunun üzerinden 432 kilometre yürüdük. Ortak katların en küçüğü adalet diye baktığımızda karşı tarafın işi çok zor. İşte bu yüzden bu kadar sert, kötü ve kabalar. Meclis’te bütçe görüşmeleri var, her gün sayısız fiili saldırıyla karşılaşıyoruz.
"Sadık da oyun da istediğimiz gibi kurulsun" anlayışı
Eski baraj sistemi olsa, bu saray rejimine karşı çıkan bir başka parti MHP’nin yerini alacak. İYİ Parti, o barajı geçebilecek ve MHP geçemeyecek. Yıllardır barajın en katı savunucusu MHP, şimdi baraj düşsün diyor. ‘Eski sistemde seçime girerlerse 7 Haziran’dan bin berbat olacağız’ dediler. Demokrasi sandıkla gelenin sandıkla gitme meselesidir. Yeni kurdukları düzen, “Bir sandık kurulsun ama oyun da bizim dediğimiz gibi kurulsun, sonuçta da koltuğuna kurulmuş olan kimse buradan ayrılmasın, ülkeyi biz yönetmeye devam edelim” yaklaşımı.
Para Hazine’de değil ailede kalıyor
Türkiye’de herkes para kazanıyor, asgari ücretten bile vergi alınıyor. Ama birileri vergi vermemek için başka yerlere gidiyor. Bunlar ‘Döviz bulundurmak vatan hainliğidir’ dediler. Parkinsonlu teyze elindeki 70 dolarını, soğukta döviz bozdurmak için bekledi. Sonra gittiler Man Adası’nda şirket kurdular. Vergi Usul Kanunu’nun 30’uncu maddesi, 11 yıl önce hükümete görev veriyor, vergi cennetlerinin listesinin yayınlanması için. O liste yayınlandıktan sonra oradan gelen paralara yüzde 30 vergi uygulanacak. Bu listeyi yayınlatmıyorlar halbuki Man Adası, Malta yazsa, yüzde 30 vergi olacak. Onu yapmadığı için para hazinede değil, ailede kalıyor. Man Adası belgelerini bilmeyen kalmadı. Bunun bir vergi kaçırma işi olduğunu herkes biliyor. AKP tabanının ciddi bir bölümü, belgelerin ve yapılan işin gerçekliğine inanıyor.