CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, 2019’da yapılması öngörülen seçimlerde CHP’nin ittifak yapıp yapmayacağına ilişkin bir soru üzerine, “Üzerinde çalıştığımız ve başarılı olduğumuz bir ittifakımız var, adı şeker ittifakı. Kapatılacak olan şeker fabrikaları için bütün Türkiye’yi geziyoruz, AKP ve MHP ilçe yönetimleri bile fabrikalar kapanmasın diye desteğe geliyor. CHP’nin kendi adayı konusunda kriteri çok belli: CHP’nin adayı birinci turda kendi seçmeninden fire vermeyecek ve bütün CHP’lilerin gönül rahatlığıyla oy vereceği, ikinci turda da diğer partilerin rahatlıkla oy verebileceği bir aday olmalıdır. Bu konuda CHP, en akılcı şekilde adayını belirleyecektir” dedi.

Özel, “AKP ile MHP gökyüzünü gri yağmur bulutlarıyla kaplattı, hiçbir şey görülmüyor. Sadece AKP-MHP grisi var. Biz, 16 Nisan’da gökyüzünde gökkuşağı açtırmıştık, yine peşindeyiz. Gökkuşağında farklı renkler vardır, birlikte durulması gerektiği yerde birlikte dururlar ama birbirinin içine ve işine karışmazlar. Gökkuşağı açarsa, arkadan hızla gri bulutlar dağılır ve masmavi bir gökyüzü açılır” ifadesini kullandı.

CHP’li Özel, dün akşam CNN Türk’te Şirin Payzın’ın sunduğu “Ne Oluyor” programına katıldı. Özel, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen ittifak düzenlemesini içeren kanun teklifine ilişkin olarak, şunları kaydetti:

DÜŞMAN ORDUSUNA SÖYLENEN LAF

“İktidar her türlü rejimde vardır ama rejime demokrasi diyebilmeniz için muhalefetin varlığı gereklidir. Seçmenler bizden kaliteli yasama bekliyorsa, kaliteli yasama meclisin komisyonunda başlar. Yasama, sivil topluma, meslek örgütlerine, sendikalara, derneklere, akademiye açık olur. Seçim yasaları görüşülüyorsa, parlamento dışı muhalefetin de gelip bu yasaya katkı vermesi beklenir. Saray düzeninin yasama usulü şu: İki partiden üçer kişi toplanıyor, liderlere sunuluyor, yeminli sadakatle noktasını değiştirmeden Meclis’ten geçiriyorlar. Biz ne yaptık? Onların metnini aldık, inceledik, kendi eleştiri ve önerilerimizi çıkardık, parlamentoda ve dışında bulunan muhalefet partilere gittik. Tek tek gezdik. Hepsine kısa bir sunum yaptık, söylediklerini not aldık. 7 parti ve kendi önerilerimizi aldık ve rapor haline getirdik. Ortaklaşmış 11 itiraz ve 7 talebi içeren bir rapor hazırladık. AKP ve MHP’den randevu istedik, MHP randevu vermedi. AKP’ye sunumumuzu yaptık ama AKP’nin Genel Başkanı, ‘Geldikleri gibi gittiler’ dedi. Bu, 1. Cumhurbaşkanı Atatürk’ün düşman ordusuna söylediği laftır.

EŞİ BENZERİ OLMAYAN BİR DÜZENLEME

MHP ve AKP, ittifak yasası kamuoyunda daha fazla konuşulmasın istiyor. Argümanları çok zayıf. Dünya ve Avrupa ile karşılaştırdığımızda ittifak yasasının eşi benzeri olmayan ve partiye özel parsel bazında düzenleme yapıyorlar. Kaliteli yasama böyle olmaz.”

İKTİDAR, ORTAK TALEPLERE KULAK TIKIYOR

Özel, teklifi Anayasa Mahkemesi’ne götüreceklerini belirterek, “Anayasa Mahkemesi’ne 10 gün içinde şekil yönünden bir başvuru yapılabiliyor. Onu değerlendireceğiz. 60 gün içinde içerik yönünden başvuru yapılabiliyor. 60 günlük süresini beklemeden, bugünden itibaren çalışmaya başladı arkadaşlarımız. Anayasaya bu kadar açık aykırı bir seçim kanunu da olamaz. Seçim güvenliği konusundaki taleplerimizi anlatmaya devam edeceğiz. Uyum yasalarında Seçim Kanunu’na tekrar dokunma imkanımız, düzeltme yapma hakkımız olacak. Ortaklaşılmış taleplere iktidarın kulak tıkamasını seçmene anlatacağız. Paketi bir bütün halinde ele aldığınızda seçim güvenliğine ilişkin şüpheli durumlar var. CHP olarak bundan sonraki faaliyetlerimizi ikiye ayırdık. Yüzde 50’si seçim güvenliği olacak” dedi. CHP’li Özel, şunları kaydetti:

OY ARTIRMADAN MİLLETVEKİLİ ARTIRAN SİSTEM TASARLAMIŞLAR

“Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 52 oy aldı, seçildi. Ama MHP’ye ihtiyaç duyuyor? Yüzde 14’lük MHP’yi aldı, getirdi, yetmedi, BBP’yi getireyim istiyor. Ama MHP, BBP’nin kendisinden fazla oy almasından korkuyor. İki partinin toplamı yüzde 50’yi geçiyorsa BBP’ye niye ihtiyaç var? AKP ve MHP’nin toplamı, neredeyse AKP çünkü MHP, getirdiği kadar götürüyor. Öyle kaybeden bir cebir var, bu ilişkide. AKP+MHP = AKP, AKP+MHP+BBP = AKP. Yüzde 45 oluyor. Oy artırmadan milletvekili artıran bir sistem tasarlamışlar. Bu, milli irade hırsızlığıdır, siyasi yankesiciliktir. Dünya ve Türkiye siyasi tarihi, rakiplerine bu tip siyasi çukurlar kazanların doldurduğu çukurlarla doludur.”

CHP EN ADAYINI EN AKILCI ŞEKİLDE BELİRLEYECEK

Özel, 2019’da yapılması öngörülen seçimlerde CHP’nin ittifak yapıp yapmayacağına ilişkin bir soru üzerine şunları kaydetti:

“Üzerinde çalıştığımız ve başarılı olduğumuz bir ittifakımız var, adı şeker ittifakı. Kapatılacak olan şeker fabrikaları için bütün Türkiye’yi geziyoruz, AKP ve MHP ilçe yönetimleri bile fabrikalar kapanmasın diye desteğe geliyor. Şeker gibi bir ittifak daha olur mu diye bakıyoruz. Bütün partiler, ayrı ayrı adaylarını çıkararak gidebilirler ve herkes kendi kitlesini en iyi ikna eder, ikinci tur geldiğinde bir yerde birleşilebilir. Bu, yabana atılacak bir ihtimal değil. Bazı partiler ittifak yapabilir, bazıları dışarıda kalabilir. Büyük ittifak aranabilir ama konjonktürel şartlar büyük ittifakı çok olanaklı kılmıyor. CHP’nin kendi adayı konusunda kriteri çok belli: CHP’nin adayı birinci turda kendi seçmeninden fire vermeyecek ve bütün CHP’lilerin gönül rahatlığıyla oy vereceği, ikinci turda da diğer partilerin rahatlıkla oy verebileceği bir aday olmalıdır. Bu konuda CHP, en akılcı şekilde adayını belirleyecektir.

GÖKKUŞAĞININ PEŞİNDEYİZ

En doğru zamanda adayımızı açıklayacağız. Hata yapma lüksümüzün olmadığı bir süreci yaşıyoruz. Zaman kaybettiğimizi kimse düşünmesin. AKP ile MHP gökyüzünü gri yağmur bulutlarıyla kaplattı, hiçbir şey görülmüyor. Sadece AKP-MHP grisi var. Biz, 16 Nisan’da gökyüzünde gökkuşağı açtırmıştık, yine peşindeyiz. Gökkuşağında farklı renkler vardır, birlikte durulması gerektiği yerde birlikte dururlar ama birbirinin içine ve işine karışmazlar. Gökkuşağı açarsa, arkadan hızla gri bulutlar dağılır ve masmavi bir gökyüzü açılır. AKP, istiyor ki bu gri bulutlar hızla, ülkenin, kentin üstüne çöksün. Her birimiz ayrı renkleriz, aynı parti olsak aynı partide siyaset yaparız.”