Milli takımı çok dikkatlice takip ettim ve hiçbir sistemi, oyun kurgusu olmadığını gördüm. Bana 1980’lerin ortasındaki ve öncesindeki milli takımı çağrıştırdı. 2. golden sonra Abdullah Avcı’nın sevinci gerçekten komikti. Kaleci Volkan’dan en ilerde oynayan Umut’a kadar hiçbir gayret ve arzu görmedim. Oyuncular da biliyor ki Abdullah Avcı her an görevden alındı, alınacak. Hiddink’le başlayan ve Abdullah Avcı ile devam eden bu 4 yıl çöpe atıldı. Arda Turan’ın bile Gana maçında yetersiz kalışını ve diğer oyuncuların da normal formlarının çok altlarında seyretmesi, kafa olarak milli takımda olmadıklarını gösteriyor. Gerçek anlamda ne milli takım seyircimiz var ne de futbolcumuz.

Derhal Avcı’nın gönderilip yerine Mustafa Denizli veya Şenol Güneş’in getirilmesi gerekir. Bu yapılırsa göreceksiniz tribünler de dolmaya başlayacak, futbolcu da daha bir arzulu olacak. Abdullah Avcı’ya Löw’ün giyim tarzını taklit ederek hoca olunmayacağını anlatmak lazım.

KADİR ÇETİNÇALI/Sistemsizlik kural olursa!

Gana maçı elemelerdeki kalan maçlar için ümit vermedi. Grup maçlarının genelinde Abdullah Avcı’nın karnesi vasatın altı. Gruptaki durumumuz da bunu gösteriyor. Ancak futbolumuzun sorunları içersinde Avcı’yı da aşan temel fundamental eksiklilkler var. 70 milyonluk ülkede bir sol bek yetiştiremiyorsak, bir Gökhan Gönül’e alternatif sağ bek bulamıyorsak önce tüm kulüplerin altyapısı ameliyat masasına yatırılmalı. Altyapılarda futbolun temel prensiplerine, saha içi taktiklerine uyum öğretilmiyor. Üst düzeyde yıllardır komik goller yiyoruz. Sonrasında da Abdullah Avcı çıkıyor, “Çok enteresan goller yiyoruz” diyor ve hepimizi güldürüyor.

Avcı yetersiz kabul ama tek suçlu Avcı değil. Türk futboluna yön verecek kulüplerin yönetim biçimi geleceği kurtarmak adına planlı organizasyon yapısına sahip değil. Günü kurtarmak için yapılan hamleler futbolumuzun genetiği olmuş durumda ve bu yüzen biz böylesi hayâl kırkılıklarına gelecek bir kaç turnuvada daha yaşayacağız.

ERSİN DÜZEN/11’i oyuncular bile sayamaz

2002 ve 2008’deki başarılara yerinde şahit olmuştum. Bugünkü tabloyu görünce, o günlerin kıymetini daha iyi anlıyorum. Her gün eriye eriye bittik! Artık, ne Avcı’nın takıma ne de futbolcuların hocaya inancı kalmış. Eskiden psikolojik olarak ayakta kalmaya çalışırdık. Şimdi o da yok. Ruhumuzu kaybettik. Abdullah Hoca, milli takımın kabuğunu değiştireyim dedi yanlış tercihler yaptı. 40’tan fazla oyuncu denedi. Elemelerin sonuna geldik, hala deniyor. İlk 11’i futbolculara sorsak, onlar bile sayamaz.

Faturayı sadece Avcı’ya kesmek de yanlış. Bizim birinci sorunumuz teknik direktör değil. Böyleymiş gibi yapıp, kendimizi kandırıyoruz. Biz, üst düzey bir ekip değiliz. Yıllardır, takımlarında mesafe almamış futbolcular var ve sadece üç büyüklerde diye milli takıma çağrıldılar. Futbolcu sürekli oynarsa form tutar, takım oyuncusu olur, bu da milli takıma yansır. Aksi takdirde, takımın başına kim gelirse gelsin, milli takım ‘bir varmış, bir yokmuş’ olur!  VATAN