CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısında konuşuyor. Bu hafta da Kılıçdaroğlu Gündoğdu marşı ile kürsüye çıktı. Geçtiğimiz hafta AKP Grup toplantısında Gündoğdu Marşı'nın sözleri değiştirilerek partililer tarafından söylenmişti.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından başlıklar şöyle:
"Nerede bir sorun varsa ben ve arkadaşlarım yanınızdayız. Sizin derdiniz bizim derdimiz. Siyaset, var olan sorunlara çözüm üretmektir. Bu bizim görevimiz, bunun için siyaseti yapıyoruz. Birileri köşeyi dönmek için siyaset yapıyor biz halka hizmet etmek için yapıyoruz.
Soma'da madenciler yerin binlerce metre altında hayatını kaybetti. O dönem bütün Türkiye kucaklaştı. Toplumun her kesiminden yardım yapıldı ama bir kısmı bir süre sonra unutuldu. Facianın üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen hâlâ haklarını arıyorlar. Ankara'ya yürüyorlar. Bizim işçilerin hakkına sahip çıkmamız lazım.
Madencilerden biri 'Kimseden sadaka istemiyoruz, defalarca söz verdiler. Söz değil, hakkımızı istiyoruz' diyorlar. Somalı kardeşlerimizin hakkını ve hukukunu sonuna kadar savunacağız.
Şehitlerimiz geliyor. Hangi görüşten, inançtan olursak olalım bir şehit haberi geldiğinde vicdanımızı dinliyoruz. Şehitler hepimizin ortak acılarıdır. Şehitlerimizin hakkını her zaman savundum. 15 Temmuz sonra kampanyalar düzenlendi, dernekler kuruldu. Toplanan paralar nereye gitti? Cevap yok. 'Bu soruyu sorma' hangi gerekçe sormayacağım? Para yiyenlere mi arka çıkacağım, nereye harcadınız bu paraları?
Tank Palet Fabrikası'nın ihalesini hangi gazetede ilan ettiniz? BMC firmasının yüzde 49'u Katarlılara ait, bedava veriyorsunuz. Hangi gerekçeyle cevap vermiyorlar. Ordumuz destanlar yazıyor, Tank Palet Fabrikası Katarlıların elinde. Ben bunu sormak zorundayım.
Geçen hafta parlamentoda adalet reformunun birinci bölümü Meclis'te kabul edildi. Devletin dini adalettir. Adalet üzerine insanoğlu düşüncelerini ifade eder. Canlı olan her şeyin hakkı ve hukuku vardır. Onu koruyacak olan da bizler, insanlardır.
Düzenleme geldi diye adalet geldi diye bir şey yok. Adaleti mumla arıyoruz. Adalet bu ülkeye gelene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Hâlâ şafak baskını yapılıyor, telefon edersin gelir. Bunun adı işkencedir, adalet böyle bir şey değildir. Savcı, tabii ki soruşturma açabilir. Gelmiyorsan tabii ki gerekeni yap.
Hâlâ yasaklar var. Demokrasi için Birlik Platformu bir panel yapmak istiyor, Hrant Dink Vakfı'da istiyor, Valilik 'Toplantı yapamazsınız' diyor. Demokrasi, demokrasi diyoruz. Düşünce açıklamak da suç oldu. Hangi reformdan bahsediyoruz. Hâkim, Saray'dan talimat alıyorsa adalet yoktur. Talimatla karar veriyorsan o ülkeye gelmez. Cumhurbaşkanı tarafsız mı hayır. 26 bin kişiye Cumhurbaşkanına hakaretten dava açıldı. O zaman tarafsız kalsın. Tarafsız davranacaksan başımın üzerinde yerin var. Bir partinin başkanıysa eleştirilirsin ben de eleştiriliyorum. KHK ile 125 bin 687 kişi devletten ihraç edildi. Arkasında FETÖ borsası kuruldu. İyi mevkilerde damadı, kayınpederi olanlar dışarıya; garibanlar içeride kalabilir. Paran varsa kimse sana dokunmaz. Siyasi akrabaya göre adalet dağıtıyorlar. Eren Erdem 480 gündür hapiste"