“Faruk Çelik Bey, Türkiye’nin yorulacağını o gün söyleyecekti bugün pabuç pahalı olunca söylemeyecekti”...
Hülya Karabağlı (Medyaspot- özel)
Eski başbakan Ahmet Davutoğlu ile iktidar partisi AKP’den istifa eden Selçuk Özdağ, 2023 hesaplarının yapıldığı siyasette eski bakanlardan Faruk Çelik’in ortaya attığı , ‘Yüzde 40 oy cumhurbaşkanı seçilmek için yeterli sayılsın” önerisini değerlendirdi.
İktidarın yeni ittifaklara, yeni bloklara ihtiyacı olduğunu ifade eden Özdağ, “Bu ittifaklar önce AK Parti MHP işbirliğiydi yetmedi, buraya Doğu Perinçek eklendi. Yani bloklara ihtiyaç var. Önce İYİ Parti’yi parçalayıp, bölmek istediler bunun üzerine bir mühendislik yaptılar, başaramadılar. Şimdi işbirliği yapabilir miyiz diyerek yeni bir hamle, atraksiyon yapıyorlar” dedi.
İYİ Parti hamlesinin yanı sıra HDP’ye ilişkin olası senaryolara dikkat çeken Özdağ, “İktidar Osman Öcalan üzerinden yürüyor. CHP ise hanımlar üzerinden Selahattin Demirtaş’a selam gönderiyor. Orada da HDP’nin bir kısım desteğini almak gibi bir çaba seziyoruz” diye konuştu.
Davutoğlu ekibinden Selçuk Özdağ, ittifak arayışlarında Medyaspot’a şu değerlendirmelerde bulundu:
“Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi mutlaka değişmeli”
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin doğru olmadığını ilk defa ben söyledim. Evet oyu verdiğimi yanıldığımı ve yanlış yaptığımı belirterek özür diledim. Ayrıca bunun mutlaka değiştirilmesi gerektiğini de belirttim. Türkiye ekonomik sıkıntılar yaşıyor, mutfakta aş kaynamıyor, işsizlik artıyor, kişi başına düşen milli gelir azalıyor, bir devleti çok kişinin aklından mahrum bırakmak en büyük hatalardan bir tanesidir. Faruk Çelik Bey, yüzde 40 artı 1’i alan ilk turda seçilsin yüzde 50 artı 1 Türkiye’yi yorar diye demeç verdi.
Türkiye’nin yorulacağını o gün söyleyecekti bugün pabuç pahalı olunca söylemeyecekti. Bu düzenleme o günkü şartlarda kişiye endeksli yapılan bir anayasal değişiklikti, Türkiye endeksli yapılan bir anayasal değişiklik değildi. Geldiğimiz noktada yeni ittifaklara ihtiyaç var, bu ittifaklar önce
“İYİ Partiyi önce bölmek istediler”
AK Parti MHP işbirliğiydi yetmedi buraya Doğu Perinçek eklendi. Yani bloklara ihtiyaç var. Önce İYİ Parti’yi parçalayıp, bölmek istediler bunun üzerine bir mühendislik yaptılar, başaramadılar. Önce korkutalım olmadı şimdi birlikte işbirliği yapabilir miyiz diyerek yeni bir hamle, atraksiyon yapıyorlar. Ama siyasetin seviyesi düşüyor, siyasetçinin kalitesi düşüyor.
“Meral Hanım bu söylenenleri, yapılanları unutmaz”
Dün İYİ İyi Parti’ye her şeyi söyleyenler bugün sıkılmadan çok rahat biçimde bir gün tweet atılıyor, İYİ Partili kardeşlerimiz oluyor ardından, hakaret ediliyor, daha sonra İYİ Parti’ye söylediklerini unutarak yeniden bir zeytin dalı uzatmaya çalışıyorlar. (İYİ Partiden de bir karşılık dikkat çekiyor sorusuna) Meral Hanım bu yapılanları söylenenleri unutmaz. Bu yapılanlar, söylenenler Türkiye için söylenmedi, birileri kendi çıkarları için iktidarda kalabilmek adına söylediler.
“HDP’nin bir kısım desteğini alma çabası”
Burada ikinci husus da HDP’yi bölmek. İktidar Osman Öcalan üzerinden yürüyor. CHP ise hanımlar üzerinden Selahattin Demirtaş’a selam gönderiyor. Orada da HDP’nin bir kısım desteğini almak gibi bir çaba seziyoruz. Bunların hepsi anlık, günlük siyaset gelecek siyaseti değil bunlar. Anlık siyaset kişilere ve partilere fayda sağlayabilir ama milletimize, devletimize, ülkemize kötülük getirebilir. Siyasetin bir ilkesi olması lazım. Prensiplerinin, kural ve ahlakının olması lazım. Dün dündür, bugün bugündür sözüyle siyaset yapılmaz.
“İktidarın bu ittifaklara girişme nedeni Davutoğlu’dur”
Burada Sayın Ahmet Davutoğlu’nun ihraç talebiyle disipline verilmesi sonrası arkadaşlarıyla istifa etmesi sonunda Türkiye’de büyük bir istifa furyası başladı ve özellikle AK Parti tabanında Davutoğlu’na yapılanların başbakanlıktan azledilmesi, genel başkanlığı bırakması noktasındaki operasyonları gördüler ve bu nedenle büyük bir teveccüh var. Zaten iktidarın bu tür ittifaklara girişmesinin sebebi Sayın Davutoğlu’dur, kan kaybetmesidir. İktidarda kalmak uğruna yapılan hamleleri ben siyaset ahlakı içinde değerlendirmiyorum.
“Anayasa değişikliği Meclis’ten çıkmaz”
Anayasa değişikliği çıkmaz. Düne kadar bu sistem Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi doğrudur, aksaklıkları tali hususlardır diyorlardı. Aksaklıkları tali hususlar değil birinci derecede esas olan unsurlardır. Esas sistemin kendisi yanlıştır. Kuvvetler ayrılığı prensibine halel gelmiştir. Meclis çok ciddi şekilde zayıflamıştır, milletvekilleri etkisizleştirilmiştir. Oysa ki parlamento çok güçlü olmalıdır. Kişi, parti değil parlamento güçlü olmalıdır.