Bekaroğlu, davaya ilişkin görüşlerini twitter üzerinden takipçileriyle şöyle paylaştı: “Deniz Feneri davası dolu dizgin ilerliyor! Önce savcılar görevden alındı, sonra zanlılar tahliye edildi, daha sonra savcılara dava açıldı. Yeni savcılar, ‘örgüt ve nitelikli dolandırıcılık yok’ dedi, sanıklara evrakta sahtecilik ve emniyeti suistimalden dava açıldı. Zahid Akman ve arkadaşları hakkında 3 yıl 9 aydan 14 yıl 6 aya kadar hapis isteniyor. Sonuç ne olursa olsun bu dava tarihe geçmeye aday. Dava ‘yargıya müdahale’ örneği olarak akıllara kazındı.”
“Bu sizin sorumluluğunuz” diye mesaj atan takipçisine, “Bu işin benim ve bizimle bir ilgisi yok; insanların topladığı paralarla kurulan Kanal 7’yi birileri sahiplendi” diye karşılık veren Bekaroğlu, “CHP’ye vagon oluyorsunuz” diyen bir başka takipçisine de, “Öyle mi? Deniz Feneri dediğimizde CHP’ye vagon oluyoruz öyle mi; milletin malına sahip çıkmak CHP’nin işi, biz susalım, öyle mi?” itirazında bulundu. Bekaroğlu, “1994’ten bu yana iktidar imkanlarını kullanarak haksız yere kim bir kuruş almışsa zehir zıkkım olsun” mesajı da attı.
Deniz Feneri davası düşebilir
CHP’nin savcı kökenli milletvekili Ali Özgündüz, Deniz Feneri davasının bu iddianameyle düşebileceğini savundu. Özgündüz, “Savcılar değişince demek ki suç da değişiyor. Hizmet nedeniyle emniyeti suistimal deniliyor. Korkarım ki duruşma aşamasında bu iş hizmet nedeniyle emniyeti suistimalden de çıkacak, normal basit emniyeti suiistimale dönüşecek. Bu da şikâyete bağlı suçtur, şikâyet yokluğundan da dava düşebilir” dedi.
Vural: Vicdanlar rahat mı?
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da iddianameyi, “Deniz Feneri davasının savcılarına yönelik girişimlerin amacı anlaşılmıştır. Amaç, şüpheliler hakkında suç vasfının değiştirilmesinin sağlanmasıdır. Vicdanlar rahat mı acaba? Hükümet, elini bu davadan çek” diye eleştirdi(vatan)