Genel Merkez ve muhalifler, Yargıtay’dan kendi lehine karar beklerken kararın bu ay içinde ancak belirsiz bir tarihte kararın çıkacak olması taratışma yarattı.
Cumhuriyet'ten Miyase İlknur'un haberine göre, Saadet Partisi kongresi’nde de yerel mahkemelerden alınan kararlar uygulanmadığını ve siyasi tarihimizde bu yönde örnekler bulunduğunu anımsatan Nazif Okumuş, Bahçeli’nin son günlerde güçlü hükümet olması için hukuki destek verecekleri yönündeki açıklamasını da Bahçeli’nin koltuğunu korumak uğruna yaptığı manevralardan biri olarak değerlendirdi.
Okumuş, Bahçeli’nin koalisyon ortaklığı şeklinde de yorumlanan konuşmasını şu sözlerle eleştirdi:
“Yakın bir zamana kadar hükümeti ‘taşeron’ olarak gören, AKP’yi ‘yıkım hükümeti’ diye anarken bir anda AKP’nin gücünden, kuvvetinden ve Türkiye’yi yönetebilir oluşundan bahsetmeye başladı. Bir insan makamı, koltuğu için bu kadar farklı bir noktaya düşmemeliydi. Bahçeli’nin manevralarını, zikzaklarını biz MHP içinde biliyorduk ama ele güne karşı, acınacak bir duruma düşeceğini hiç birimiz beklemiyorduk” diyor.
Bahçeli’nin zikzaklarını Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı seçiminde Meclis'e girmesiyle gördüklerini, aynı tavra Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinde de tanık olduklarını söyleyen Okumuş, “Biz Bahçeli’yi o kadar çok hadisede görmüştük ki, millet unuttu ama MHP tabanı bunu unutmadığı içindir ki kendisine karşı bu denli bir muhalefet, partisinin tamamına yakınının 'artık değişmeli’ tavrı söz konusu oldu” dedi. MHP Genel Başkanı’nın verdiği sözleri tutmamasını ne milletin ne de MHP tabanının unutmayacağını vurgulayan Nazif Okumuş, Bahçeli’nin 7 Haziran gecesi daha seçim sonuçları netleşmeden erken seçim isteyerek Türkiye’nin gündeminini de kilitlediğini önü sürerek sözlerini şöyle sürdürdü;
"Onurlu bir şekilde jübile yapsın"
“Son açıklamalarıyla AKP’nin önünü bir kez daha açan Bahçeli, sadece kendini kurtarmak için bunları yapıyor. Bahçeli artık daha fazla atraksiyonların içerisine girmesin. Onurlu bir şekilde bir jübile yaparak ülküdaşlarıyla vedalaşarak bu meseleyi noktalasın. Yargıtay’dan karar ne şekilde çıkarsa çıksın bundan sonra Bahçeli’nin dikiş tutturamayacağı anlaşılıyor. Bundan sonra bırakın genel başkanlığı, sözü dinlenir bir akil insan olma özelliğini bile kaybetti. Bundan sonra MHP vicdanında her geçen gün sorgulanacak ve negatif bir şekilde anılacak bir siyasi figür haline geldi. Bahçeli, Can Dündar’a konuşurken 17/25 saatini göstermiş herkes o röportajı okuyarak yolsuzluklarla mücadele edeceğine inanmıştı.
Artık yolsuzlukları ağzına bile almıyor. Herhalde o saati müzeye kaldırdı. Ama o müzeye Bahçeli’nin kendisi de gidecek artık. Kurultay süreci bizim açımızdan sürüyor. Sürecin devam ettiğine dair en son gelişmeyi geçen hafta Çankaya İlçe Seçim Kurulu MHP Kurultayının kurultay delegeleri hazırun listesini askıya çıkardı. Bundan kongre takviminin işlediğini anlıyoruz. Bu koşullarda olağanüstü tüzük kurultayının toplanacağı bizim açımızdan net. Eğer bu kurultay yapılmazsa ve bu yılın sonunda yapılacak ilçe kongreleriyle 2018 kurultay süreciyle yola devam edilecekse vay MHP’nin haline. Çünkü ağız tadını kaybetmiş, iç barışını kaybetmiş bir MHP’den hayır gelmez.”