Ben sürekli yazıyorum; O da, özellikle fanlarına mesaj atarak cevap veriyor, kendisi yazmadan…
Bir sürü dost, arkadaş sormaya başladı:
“Nedir, bir problem mi var aranızda?.. Boşanırken, bir olay mı oldu?.. Doğru söyle, aldatma mı var, birisiyle mi yakalandın?.. Can Tanrıyar, sen bu yazıları tekrar bir araya gelmek için mi yazıyorsun?.. Vesaire, vesaire…” Hatta hatta reklam ayrılığı diyenler bile oldu bu gelişmelere...
Durum böyle olunca, artık sakladığımız bir gerçeği yazmak şart oldu.
Belki de yazılınca çözülecek. Yoksa 3 aydır çözülemiyor.
Biz resmen boşandık, kağıt üzerinde… Ancak bir de imam nikahımız var. O’nun bitmesi için de bir şahit yanında bir araya gelip, benim malum iki kelimeyi etmem gerekiyor.
Yani dini nikahımız devam ediyor. Boşanamadık tamamen...
Çünkü, defalarca aramama rağmen, bu nikahı bitirmek için gereken buluşmamıza bir türlü gelmedi Petek…
Yani görüşmesek de, bir türlü karı-koca ilişkimiz bitmedi.
Kendi avukatımı aradım, “Yok, onu aranızda halledebilirsiniz. Hukuken yapılacak bir şey yok” yanıtını aldım.
Peteğin avukatını aradım, “O da, Petek hanıma ilettim ama bir cevap alamadım” dedi.
Petek, dindar bir insandır ve Allah huzurunda yapılan nikaha çok önem verir. Keza, Allaha şükür ben de öyle… Ama kaldık işte böyle!..
Başka hukukçulara sordum; onlar da “Medeni kanunda böyle bir hüküm yok. Sadece ceza kanunda resmi nikahsız imam nikahı yapılamayacağı var. Ama sizin durum “farklı” yanıtını aldım.
“Ne yapabiliriz” sorusuna da, “Bir şekilde ikna edip, Petek hanımla yan yana çözebilirsiniz” yorumu yapıldı.
Aslında kendimizle ilgili bir olayı aktarırken, gözden kaçan dramatik bir evlilik manzarası çıktı karşımıza…
Kısacası, evlenecek çiftler, önce resmi nikah yapıyor, sonra imam nikahı… Bu tamamen doğal ve kanunun kabul ettiği bir durum…
Ama ayrılırken; resmi nikah yasal yolla bitirilirken, imam nikahı ise düşmüyor. Düşmesi için erkeğin iki şahit huzurunda kadına “boş ol” demesi gerekiyor.
Bence Anadolu’da böyle çok durum var ama gözden kaçıyor!.. Zaten herhalde bu yüzden, Yargıtay son kararlarında, birlikte yaşamayı da haklar bakımından kapsam içine aldı.
Peki ben ne yapıcam şimdi?.. Boşanmamız için gereken buluşmaya 3 aydır gelmiyor Petek…
Yıllar önce sürpriz yaparak, çıktığı programı gidip(Beyaz şov) evlenme teklif etmiştim ve evlenmiştik.
Şimdi de O’nun çıkacağı bir canlı yayın programı mı bekleyip, içeri dalarak, boşanmak için bu iki kelimeyi söyleyeceğim yani!.. Bu işin şakası tabi!..
Şimdi bakın... Konunun uzmanı ne diyor?.. Diyanet İşleri eski başkanı Prof. Dr. Süleyman Ateş imam nikahının bitmesi, bozulmasıyla ilgili nasıl bir açıklama yapmış:
“ Kur'ân ve sünnete göre boşanma işlemi ancak üç ay içinde tamamlanır. Boşama hakkı kocaya aittir. Karısını boşamaya karar vermiş olan kişi, kadın âdetten çıktıktan sonra, iki şahit huzurunda ona yaklaşmadan "Seni boşadım" veya "Boşsun" der.”
Şimdi ne olacak?..
Biz yan yana gelemiyoruz. Petek nedense bu boşanmadan kaçıyor. İlk günler sorduğumda, “O kendine kendine bitmiş sayılmaz mı” dedi. “Hayır öyle olmuyormuş” dedim. Ama sonrasında uzak durdu, buluşmaya gelmedi ve hala imam nikahımız sürüyor.
Konuyu çözmek için gidecek, çalacak bir kapım da yok.
Sadece benim değil, bu şekilde ayrılan herkesin sorunu bu…
Ve çözebilecek hiç bir kanun maddesi yok.
Haa, bana, “Sen erkeksin, 3 kez daha imam nikahı yapabilirsin” diyenler de oldu. “Tamam da, ben niye ayrıldığım eşimle, hala evli kalayım… Ayrıca ben, böyle 4 eşli falan düzeni asla doğru bulmuyorum.
Tabi ki şu imam nikahı olayı, inananlar için geçerli bir olay… İnançlı insanlar için geçerli yani…
Kanunlardaki bir eksikten yaşıyoruz bu durumu… Belki boşanma zamanlarında, bu imam nikahının bitmesi için de bir sistem koyulabilir.
Ayrıca, tam tersi bir durum olsaydı, olay çok daha vahim olacaktı. Yani, şimdi durum şu: Ben imam nikahını bitirmek, boşanmak istiyorum ama Petek kaçıyor. Ya tersi olsaydı?.. Petek imam nikahını bitirmek istese ve ben kaçsaydım?..
Üstte yazdığım gibi, “dinen” boşanma hakkı erkekte olduğu için ne olacaktı?.. Ben istemediğim sürece, Petek eşim olarak kalacaktı!..
Ama Allah’tan bizimki çözülebilir bir noktada… Çünkü ben bir an önce buluşup, imam nikahımızı bitirip, kendimi her bakımdan rahat hissetmek istiyorum. O da rahat olacak tabi, ama niye direnç gösterdiğini anlamıyorum.
Şahsımızda ortaya çıkan bu durumun, hiç konuşulmamış, tartışılmamış, toplumsal bir yara olduğunu düşünüyorum. Ve Anadolu’da çok örneği olduğunu da…
Ayrıca bir notum da, insanlar ayrılmalarına rağmen dost kalması gerektiği hakkında… Petek şu anda imam nikahlı eşim olsa da, yarın öbür gün onu da bitirsek, ben her zaman eşimin ya da eski eşimin yanında olacağım.
Şayet Petek, bizim nikahlı kalmamızla, benim O’na karşı her zaman duyarlı olacağımı düşünüyorsa, bu da doğru değil… Dostluk, sadece nikahla olmaz.
Hiçbir zaman onun kötü olmasını istemem. Tam tersi, başkasıyla da evlense onun ağbisi gibi göreceğim kendimi ve yaşadığım sürece destekleyeceğim.
Benim Twitter’daki atışmalarım zaten hiçbir zaman kendisiyle olmadı. Bizi kavga ettirmeye çalışan, aramıza fitne sokan onun yanındakilerle oldu, devam da edecek. Ben onlarla savaşırım ancak Petek’in her zaman yanında olurum, saygı duyarım. 12 yıl aynı yastığa baş koyduğum insana kötü laf da söylemem, söyletmem de… ucankuş