TBMM Eski Başkanı Hüsamettin Cindoruk, DTP'nin kapatılması konusunu Habertürk'te Saynur Tezel'e değerlendirdi. İşte Cindoruk'un açıklamaları:
"Sayın Cumhuriyet Başsavcısı davayı açarken kararları okumuş olmalı. Şunu gördüm iddianamede son zamanlarda Anayasa'mızda yapılan ve parti kapatmaya yarayan yeni hükümlere yeterli cevap vermiyor. Karar vermede çok daha kuvvetli delillere ihtiyaç vardır. Sanırım bir süre daha bu parti denetlense daha güçlü deliller elde edilebilirdi. Siyasal olarak bakarsanız olaya, Türkiye bir bütündür. Devlet geçmişte bu hatayı yaptı. 4 kere parti kapatıldı, 5. kurdular. Parti kurmak kolay. Benim bu parti için düşüncelerim şu: İlk başta iyimserliği yaşatamadılar. Kendi kendilerini zora soktular. Dava açılmasını istediler. Kaybettikleri oyları geri alacaklarını zannettiler. Seçmenimiz mağdurları ödüllendirir.
Ayrıca bu dava Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden döner. Bu süreç DTP'nin oylarını artırır. Türkiye'yi sıkıntıya sokar.
BİZ DE KAPATTIK AMA BÜYÜK HATAYDI
93-95 arasında biz bir hata yaptık parlamentoda. Bu partiyi kapatmak ile terörle mücadele konusunda mesafe alacağımızı zannetmiştik ancak olmadı. Herşeyi yargının üzerine atarak da bu işin içinden çıkamayız.
Mahkeme sonuçlanmadan evvel dokunulmazlıkların kaldırılmamasını temenni ediyorum. Ortaya bir kahraman çıkar. Meclis kürsüsüne çıksınlar yeni açılımlar yapabilirler.
İyisiyle kötüsüyle karşımızda bir parti var. Tanık olduğu açık olan bir terör örgütünün liderini bir halk kesiminin lideri olarak göstermek açıkçası çok akılcı bir davranış değil. Son zamanlarda Amerika dahil pek çok ülke örnekle PKK'yı ve Abdullah Öcalan'ı görüyor. Onların terörist oldukları yolunda dünyada kapsamlı bir uzlaşma var.
Bu söylemde olan bir partinin başarılı olması mümkün değil. Bizim siyasetçilerimiz tümüyle bu arkadaşlar hem de en sağlıklı siyasetçiler biraraya gelip yeni yöntemler bulsunlar. Gizli bir toplantı yapılsın. Bu partinin de yapmak istedikleri ortaya çıksın.
Daha çok yazılı açıklamalarda bulunsunlar önerisi veriyorum. Acemilikten öyle söylemler kullandılar ki, bu davayı hakettiler gibi görünüyor. Sonuçlarını hakedip haketmediklerini ise zaman gösterecek.
Bir uzlaşma metodu ortaya koyamadık ve en sonunda bu savaşın bir tarafı olmayı kabul ettik. Hala sınır ötesi operasyonlarla bu işin halledilebileceğini düşünüyoruz. İster gizli ister aleni bu konular müzakere edilmeli."