Programda öne çıkan görüşler şöyle:
Sibel Üresin (Yaşam koçu): Yaşam koçu psikolojik problemi olmayan ama iletişim sorunu olan insanlara yardım etmektir. İletişimi kolay hale getirmek, eşe kendini daha iyi anlatabilmektir. Yaşam koçları, insanların paralı dostlarıdır. Ben müşterimin en iyi dostuyumdur. Kur'an'da Allah evin reisliğini erkeğe vermiştir. Kadınlar duygularıyla hareket ediyorlar, adet, menapoz dönemlerinde duygular size hakim olabiliyor ve sağlıklı karar alınamıyabiliyor.
Dr. Gökçen Erdoğan: Sizin fikriniz neyse belki onda oynama yapabilir. Sertleşebilirsiniz. Ama sizin 'bu yoğurt beyazdır' kavramınızı değiştiremez.
ERKEĞİN EGEMENLİĞİ KUR'ANLA SINIRLIDIR
Ali Rıza Demircan: Sosyal bilimler, matematik, fizik, kimya gibi değildir. Evlilik hayatında kadınlar da, erkekler de evlilik sözleşmesinin gereklerini yapmakla yükümlüdürler. Hiçbir şekilde İslam keyfi egemenliğe, tahakküme onay vermez. Aile hayatında erkeğe verilen rabbimizin bir emri var. Akli, bilimsel ve dinin ortaya koyduğu erdemler içinde kadınlarınızla iyi geçininiz diye. Aile hayatında kadınla iyi geçinme görevi birinci derecede erkeğe verilmiştir. Kadın erkeğin bütün arzularına göre değil, İslam'ın meşru gördüğü isteklerine onay vermek durumundadır. Mesela bir erkek hanımına alkol sofrası kurduramaz, ya da o'na adet halindeyken ilişkiye girme teklifinde bulunamaz. Biz itaati yaradanımızın ve onun elçinin meşru gördüğü alanlarda yapmakla yükümlüyüz. Erkeğin egemenliği Kur'an'da belirtilenlerle sınırlıdır.
CİNSELLİK İBADET HAYATININ BİR BÖLÜMÜ
"Sevişmek ibadettir" sözlerim sosyal medyaya yansıyan eksik bir anlatımdır. Yüce yaratıcı, yeryüzünün bütün varlıklarını insan için yarattığı gibi, güneşi, ayı, yıldızları insan için yaratmış, insanı da kendi zatına ibadetle yükümlü kılmıştır. İbadetin tanımı yüce yaratıcının emir ve yasaklarına uymaktır. Hz. Adem'den, Hz. Muhammed'e kadar bütün peygamberlerin tebliği ettiği dinin ortak adı İslam'dır. Bütün peygamberler bu ibadet görevini açıklamak ve öğretmek için gelmişlerdir. Bizler rabbimizin emirlerine ve yasaklarına uyarak, hayatımızı İslamlaştırarak ibadetli kul olabiliriz. Bu tanım bilinmediği için yorumlar eksik kalıyor. Namaz kılmak bir ibadettir. Yüce rabbimizin insanlığa gönderdiği son ilahi kitap olan Kur'an'da defalarca tekrarlanan bir emirdir. Faizden kaçınmak ilahi bir yasaktır ve ibadettir. Bunun gibi zinadan, eşcinsellikten, lezbiyenlikten kaçınmak da ibadettir. Evlilik hayatında cinsel hayatından çekilmek, eşe karşı görevlerimizi yapmamak, adet zamanlarında ilişkiye girmemek de ibadettir. İbadetin ortak tanımını yaptıktan sonra dedik ki; Kur'an'da yer alan haramlardan sakınmak ibadet olduğu gibi evliliğin gerektirdiklerini yapmak da bir ibadettir. Böyle olunca cinsel hayat da İslam dininde kutsaldır ve ibadet hayatının bir bölümüdür. Evlilik içi cinsel hayatın sürdürülmesi, cinsel haramlardan sakınılması namaz gibi ibadettir derken ben cinselliğin namaz ölçüsünde bir ibadet olduğunu ifade etmek istemedim.
ATEŞ HOCA'NIN BU BENZETMESİ EŞŞEKÇE!
Evlilik hayatında bir kadının zina yaptığını düşününüz, böyle düşündüğünüz zaman olayın önemini kavrarsınız. Şimdi namaz İslam'da olmazsa olmaz bir ibadettir. Yaradana bağlayan mükemmel bir ibadettir. Namaz, oruç, zekat ve hac sadece Hz. Muhammed'in Kur'an'la tebliğ ettiği ibadetler değil bütün peygamberlerin ümmetlerine tebliğ ettikleri ana ibadetlerdir. Bunlar ana ibadetlerdir ve hayatın bütününü ibadetleştirmemiz için muhtaç olduğumuz enerjiyi sağlayan bir ibadettir. Süleyman Ateş hocamız, hayatını Kur'an hizmetine veren bir insan olarak ona saygı duyuyorum. Fakat bu eşek benzetmesinin eşşekçe bir benzetme olduğunun altını çizdim. İnsanlar konuşurlarken dikkatli konuşsunlar. Cinsellik insan hayatında eski çağlarda da önemliydi, yeni çağlarda da önemli, modern çağlarda da önemli, şu anda yaşadığımız dünyanın ana problemlerinden biridir. Bir Kur'an müfessiri, bunanamamış olan bir insan Kur'andan ve aziz peygamberimizden hareketle böyle bir yorum yapabilir mi? Bunlar insanı hayvan terekesine indirgemek demektir. Bir insanın zevk için cinsel atılımlarda bulunmasının dinsel çerçevede hiçbir mazuru yoktur.
EŞLERİN BİRBİRİNİ İHMAL ETMESİ HARAM
İslam'da emir ve yasakları koyan insanı yaratan Allah'tır. İnsanın tahammül edilmediği yasaklar insana verilmez. Siz insanlara 'cinsellikten kopun' dediğiniz zaman onu doğasıyla çatışmaya yönlendirirsiniz. İslam hadımlaştırmayı yasaklar. Mazaret olmaksızın gerekçesiz bekarlık da haramdır. Cinsel hayattan çekilemezsiniz. Bir erkeğin cinsel hayattan çekilmesi demek bir kadının eşsiz kalması demektir. İslam dininde eşler arasında ilahi haramlardan bir tanesi erkeğin eşini cinsel yönden ihmal etmesi, kadının da kocasının adet hali ve hastalık dışında cinsel arzularına karşı çıkmayı ilkeselleştirmesi. Bunlar evlilik hayatında işlenebilecek en büyük haramlardır. Müslümanların evlilik hayatındaki temel problemlerinden bir tanesi de budur, birbirlerini ihmal etmeleridir.
Sibel Üresin: Ben imanı namaz, zekat, hac, cinsel hayat, faiz almamayı bir pazıl olarak görüyorum. İmanlı bir nesilden bahsetmek önemli. Bu cinselliğin namazdan daha eftaldir anlamına gelmez. Namaz kılmamak, oruç tutmamak bizi dinden çıkarmaz, sadece Allah'ın emirlerine uymamak gibi bir sorumluluk altına atar.
HİÇ KİMSE ALDATIRKEN HABER VERMEZ
Herkes diyor ki, 'bir kadın nasıl eşine bir kadın önerebilir'. Hiç kimse aldatırken eşine haber vermez. İnançlı kadınların 'benim kocam zina yaptı' diye endişelenmeli yoksa 'aldattı' diye değil. Biz hayatımızın merkezine eşlerimizi koyuyoruz ve sürekli imtihan halindeyiz. Meseleye imani bir şuurla bakarsanız. Diyelim ki benim eşimin başka ilişkileri var. Allah muhafaza benim çocuklarımın o ilişkiden doğan çocuklarla evlenme olasılığı var.
Dr. Gökçen Erdoğan: Siz ruhunuzu ya da bedeninizi ne kadar doyuyursanız doyurun gözünüz dışarıdaysanız gidersiniz. Mesela çok güzel eşi var ve yatakta onu tatmin ediyor. Olay bilinçaltında. O olayın başka birisiyle yapılıyor olması. Vücuda bir blok koyamamak var. Bu da problem alanıdır. Genel manada erkekleri sadece onunla değerlendirmemek lazım, onları alıp siz farklısınız diye tedavi etmek lazım.
EVLİ OLMASAYDIM NELER OLURDU NELER!
Ali Rıza Demircan: Evlilik içi cinsel hayatımız bizi bütünlükle dıştan bağımsız hale getirmeyebilir. Ama evliliğin hayatımızı mazbut kılıcı yönü var. Ben 18 yaşında evlendim, 40 yıldan beri parasal gücüm var, 35 yıldan beri şöhretim de var. Hiçbir kadınla ilişkiye girme ihtiyacını duymadım. Eşimin dışında benim yanıma kadar gelenler de oldu. Ben evli olmasaydım, mazbut olmasaydım neler olurdu neler? Eğer ben, bana talip olabilecek kadınlarla iş ilişkileri içinde olsaydım, şu veya bu sebeple alaka devam edecek olsaydı farklı sonuçlar doğabilirdi. Ben kadınlara vaaza gitmedim, konferansa gitmedim. Tut ki, kadınlara sürekli vaaz veren erkeklerin hatalara düştüklerini gördüm.
Sibel Üresin: Günümüzde erkekler, çocuk doğurmak için, cinsel hayat yaşamak için evlenmek zorunda değiller. Kanunlar bu şartları oluşturmuş durumda. Bütün bunlara rağmen bir erkek evlilik kurumunu tercih ediyorsa ve gözü dışarı kayıyorsa ben kendimle dahil hanımların bu konuda bazı eksiklikleri olduğunu düşünüyorum. Cinsellik önemli ama kadınlar eşleriyle konuşmaktan çok uzaklar. Genellikle kayınvalide ve çocuklar konuşulur. Aslında erkekler dost olmaya ve kaliteli iletişime çok açıklar. İnsanız ve gelişmemiz gerekiyor.
DİNDAR ERKEKLER ARADIĞINI BULAMIYOR
Ali Rıza Demircan: Dindar ailelerde erkekler bazan eşlerinde aradıklarını bulamıyorlar. Bu insanlar medyayı, yazılı ve görsel medyayı izliyorlar. Bizim dindar kadınlar da genelde kocasını ihmal ediyor. Dindar kadınlar sanmıyorum ki, gece odalarına çekildiklerinde kocaları için de bir makyaj yapsınlar.
Sibel Üresin: Şu an en ünlü markalardan alışveriş yapan dindar kadınları var.
Ali Rıza Demircan: Ben genelden söz ediyorum. Bizim kadınlarımız eşine karşı kadınca tavırlar sergilemiyor. Erkekler 'ben de şu şu giyisiler içinde eşimi görmek istiyorum' diyor. Bu fazla bir talep mi? Kadınlarımızın kocaları için kendilerini hazırlamaları onlar için kültürel bir cihattır.
Dr. Gökçen Erdoğan: Bana gelen insanlar, 'erkek ne ister', 'ben ona yetmiyor muyum?' gibi sorular söylüyor. Kadın, kadınlık yaparak erkeğin gönlüne ve beynine giden yolu bulabilir.
Ali Rıza Demircan: Geçen bir e-mail aldım. 'Eşimi defalarca uyardım. Ağızını temizlediğini görmedim. Kocamdan nefret eder hale geldim ve bir başka kişiyle ilişkiye girdim, bunu da söylerken ağlıyorum'. Süslenmeler mütekabildir, kadından beklediklerimizi onlara karşı bizim de yapmamız gerekir. Dolayısıyla problemler çift yönlüdür.
Dr. Gökçen Erdoğan: Erkeklerden sadece temiz olmalarını ve kadınlara karşı naif, zarif ve kibar olmalarını bekliyoruz o kadar.
DOYUMU HEDEFLEMEK DİYANETEN GÖREV
Ali Rıza Demircan: Eşin doyumunu hedeflemek müslüman erkeğin diyaneten görevidir. Bir erkek yalnızca kendisini düşünerek ilişkiye giremez. Eşini hazırlamadan ilişkiye girmek aziz peygamberimiz tarafından yasaklanmıştır. Kadının onayı olmaksızın koruyucu önlemlerin alınması meşru değildir. Kadının da zirveye ulaşmak gibi bir hakkı var. Eğer kadının izni olmaksızın böyle bir koruma yöntemine girerseniz peygamberimiz tarafından yasaklanan bir günahı işlemiş olursunuz. Her bir korunma yönteminin fiziksel ve ruhsal bir yansıma biçimi vardır. Korunma gereğini duyuyorlarsa mesele yoktur.
Sibel Üresin: Evliliği mutsuz eden, çıkmaza sokan beklentilerin çok yüksek olması. Eşlerin kendilerini beğendirme çabasına girerse burada mutluluğu aramak mümkün değil. Bize hiçbir zaman kendimizi sevmemiz gerektiği öğretilmedi, hep başkasını sevmeyi düşünüyoruz. İstediğiniz kadar eşinize dişlerini fırçala demenin önemi yok, sizin dik duruşunuz, ilkesel duruşunuz ona dişlerini fırçalattırır. Bir erkeği tanımak istiyorsanız onunla pastanede, restaurantta konuşmayın. Ailesine girin ve davranışlarını seyredin, onu zaman zaman kızdırın ve tepkilerini gözlemleyin.
Dr. Gökçen Erdoğan: Küçükken erkek anneye aşıktır. Bu iş büyüyünce devam ederse bir problemdir.
Sibel Üresin: Kadın kendini değiştirirse aslında dünya değişir. Bugün şikayet ettiğimiz kocalarımızı değiştiremeyiz ama çocuklarımızı eğitebiliriz. Kadının kendini geliştirmesi çok önemli. Beşiği sallayan el dünyaya hükmediyor. Kadın kendini güçlü görürse karşıdan saygıyı görecektir. Devleti yöneten erkeği bir anne doğurup büyüttü, bunu unutmayalım. Kadın sosyal hayatta mutlaka varolmalı. Bunu çalışmak olarak almayın. Bir dernek, vakıf, cemaat, parti vs. Kadın geçim kaygısıyla çalıştığında yıpranıyor. Keyfen çalışan bir kadının verimi ile mecburen çalışan bir kadının verimi aynı olmaz.
KADININ CİLVE YAPMASI BİR VAZİFEDİR
Ali Rıza Demircan: Kadının kocasına cilve yapması vazifesidir. Bir hadis-i şerifte kadın 'kadınlık sırrı olan' olarak nitelendirilir. Kadın evlilik hayatında kocasına sergilediği tavrın kocası tarafından başkalarına anlatılmaması gereğinin altı çizilir. Bir müslüman kadının görevlerini yapmaması onu günahkar kılacağına inanması.
Dr. Gökçen Erdoğan: Kadının doğasında bir cinsellik var. Ama sonradan öğrenilern miktar daha fazla.
Ali Rıza Demircan: İnsanın doğasında bu var. Bütün mesele rahmetli anacığım bana derdi ki: "Oğlum ben rahatsızım. Babana karşı görevimi yapamıyorum. Acaba ben günahkâr oluyor muyum?' Anamın bu üzüntüsü karşısında saygı duyuyorum. Erkeğin de bu ızdırabı duyması lazım.
Dr. Gökçen Erdoğan: İlişki hem fiziki hem ruhsal olarak birbirini tamamlayan bir çifttir.
Ali Rıza Demircan: Erkeksiz kadın, kadınsız erkek yarımdır.
Dr. Gökçen Erdoğan: İki kişiye aynı anda aşık olamazsınız. Ancak birinde azalmışsa olabilir.
Sibel Üresin: Aynı anda iki kişiye aşık olabilir. Biz yaradandan daha iyi bilemeyiz. Allah erkeğe bu ruhsatı vermiştir ama bu bir emir değildir. Bir erkek 4 eşini de sevebilir.
GÜZELE BAKMAK SEVAPTIR ANCAK...
Ali Rıza Demircan: Hayır! Hiçbir insan kalbi olarak iki eşine eşit ölçüde yaklaşamaz. Güzele bakmak sevap mıdır? Güzel bir göl manzarası ise, bir çocuk ise, bir tablo ise bunların her birine bakmak size güzellik duygularını çağrıştırıyorsa, estetik duygularınızı geliştirerek daha bir güzele aşık olmasına vesile oluyorsa elbette sevaptır. Ama kadına cinsel arzuyla bakarsanız elbette günahtır. Her güzellik bize cennet hayatının güzelliklerini yansıtır. Cenette zaman kavramı yok. Cenette yaş kadınlarda, kadınlığa henüz adım atmış yaştır. Erkekler ise hadislere göre 33 olaraktır. Bunu islam adına ifadelendirmiyorum. Ama literatürümüzde aziz peygamberimize ait sözler olarak söylüyorum. Bir hadiste kadınlar için 18 kaydını gördüm. Rahmetli babacığım der ki, 'Ben eşimi sokağa bıraksam temizlik işçileri almaz ama o benim kraliçemdir'.
Bir insan bekarsa ve şiddetli cinsel arzuları varsa masturbasyon yapabilir. Ama evliler için haramdır.
Sibel Üresin: Tek ilişki haricinde karşılıklı rıza olunca herşey serbesttir.
Ali Rıza Demircan: Kadınla erkek arasında anal ilişki yasaktır.
Sibel Üresin: Benim de demek istediğim oydu.
Ali Rıza Demircan: Kadının doğasında talep edilmek var, sevilmek ihtiyacı var. Bu sadece cinsel noktada değil, normal ilişkilerimizde de geçerli. Belirli bir bölgenizi ne annenize ne da başkasına açamazsınız. Doktora gidilebilir.
Dr. Gökçen Erdoğan: Evli kişi eşiyle porno izleyebilir. Tek taraflı olarak izlemesi sıkıntı olabilir.
Ali Rıza Demircan: Porno izlemenin uzun vadede zararları büyüktür. Biz fıtrat çizgisini, doğal çizgiyi aşmamalıyız.
Kaynak : http://www.gazeteport.com.tr/haber/125782/dindar-erkekler-aradigini-bulamiyor#ixzz2IqDAftFK