Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Terör Alt Komisyonu, Kürt siyasetçi Kemal Burkay'ı dinledi. Burkay, komisyona gelişi sırasında gazetecilerin sorularını cevapladı. İnişli çıkışlı da olsa Türkiye'de güzel şeylerin yaşandığını dile getiren Burkay, komisyonda kendi tespitleri ile faili meçhuller hakkında da bilgi vereceğini söyledi. Arkadaşlarından bazılarının da faili meçhule kurban gittiğini anlatan Burkay, Leyla Zana'nın evinin arandığı iddiaları için ise onun başka bir konu olduğunu kaydetti.

Daha sonra komisyonda konuşan Burkay, ülkenin 30-40 yıldır hala bu sorundan çıkamadığına dikkat çekti. Kan döküldüğünü, çatışmaların yaşandığını dile getiren Burkay, Türkiye'nin henüz tam demokrasiye ulaşamadığını belirtti. Kürt sorunu nedeniyle büyük bedeller ödendiğini vurgulayan Burkay, 40-50 bin dolayındaki insan kayıplarının olduğunu ve bunların birçoğunun genç olduğuna dikkat çekti. Burkay, "Binlerce faili meçhul cinayetlerden bahsediyoruz. İnsanların yaşam hakkı son buldu. İyi bir araştırma yapmak gerekiyor, gerçeklerin ortaya çıkması için." dedi.

Susurluk Komisyonu'nu hatırlatan Burkay, "Umarım bu kez bu komisyon bunları başarır." temennisinde bulundu. "Şiddet, terör olaylarını yaratanlar ne?" diye soran Burkay, bu durumdan çıkmak için geçmişi iyi bilmek gerektiğinin altını çizdi. Ne yazık ki geçmişte karanlık bir dönemin bulunduğunu anlatan Burkay, kamuoyunun bunu bilmediğini ve açığa çıkarılması gerektiğini ifade etti. "Bu durumdan çıkmak, barışa, gerçek demokrasiye ulaşmanın koşulu budur." diyen Burkay, gerçeklerin ortaya çıkarılmasından sonra ise mağdurların yaralarının sarılması gerektiğini söyldi.

BÖLGE HALKI BASKI GÖRDÜ

Türkiye İşçi Partisi'nde siyasete başladığını ve legal bir parti olduğunu hatırlatan Burkay, ama örgütlenmesinin bile kolay olmadığını kaydetti. Daha o yıllarda legal şekilde solun örgütlenmesi engellenmeseydi belki silahlanmaya yönelinmeyeceğini savunan Burkay, Kürt hareketi içinde bunun söylenebileceğini ifade etti. Doğu mitingleri yapıldığını, bunların içinde kendisinin de yer aldığını aktaran Burkay, ekonomik sosyal taleplerin yanında dil hakları ve kültürel taleplerin olduğunu ve bunların oldukça masum talepler olduğunu kaydetti. Ancak buna karşı çıkıldığını vurgulayan Burkay, bölgede baskıların o dönem kendini gösterdiğini belirterek Silvan'da kadın erkek meydanlarda toplandığını ve yat-kalk talimleri yaptırıldığını aktardı. "Sanki o dönemde, bölge halkı ayaklanacakmış gibi insanları sindirme, baskı altına alma durumu çıktı." diyen Burkay, 12 Mart darbesiyle baskıların daha sistematik hale geldiğini ifade etti. Bir dönem hapis yatıp daha sonra yurt dışına çıktığını anlatan Burkay, sırf görüşlerini yazdığı için baskı görüp tutuklandığını söyledi.

KONTGERİLLA FAALİYETLERİ AYDINLATILMALI

Kontgerilla örgütün faaliyetlerin çok önemli olduğuna dikkat çeken Burkay, geçmiş irdelenecekse bunun mutlaka aydınlığa kavuşturulması gerektiğini belirtti. Çok çeşitli provokasyonlar ile muhaliflere karşı bu örgütün kullanıldığını anlatan Burkay, başta ülkelerde de bunun yapıldığını kaydetti. 6-7 Eylül olayları, 1 Mayıs 1977 İşçi olayları, Maraş, Çorum olaylarında kontgerillanın kullanıldığını vurgulayan Burkay, "Bunlar ortalığı karıştırmak, darbelere zemin hazırlamak, hem sol hem Kürt muhalefeti susturmak amacıyla yaptırıldı. Kontgerilla örgütün yaptıklarını bilmek aydınlığa kavuşması gerekiyor." şeklinde konuştu.

Kontgerillanın NATO ülkelerinde tavsiye edilmeye başlandığını anlatan Burkay, "Bizim ülkemizde ne yazık ki artık ihtiyaç kalmayan bu örgüt, NATO ülkelerinde tavsiye edilirken Türkiye'de üzerine gidilemedi. Çatışmalarda buna ihtiyaç duyuldu." dedi.

ERGENEKON İSİM DEĞİŞMİŞ KONTGERİLLA

Ergenekon'un isim değişmiş Kontgerilla olduğuna dikkat çeken Burkay, Malatya Belediye Başkanı'nın sağcı bir politikacı olmasına rağmen özellikle seçilip öldürüldüğünü, çünkü toplumun harekete geçirilmesi gerektiğini söyledi. Bu işi planlayanları görmek, ortaya çıkarmak gerektiğinin altını çizen Burkay, son dönemde yapılan soruşturmalardan memnun olduğunu belirtti. Kanımca bu olumlu bir gelişme olduğuna dikkat çeken Burkay, şiddeti kışkırtmış için provakasyonlar gerçekleştirildiğini vurguladı.

1990'lı yıllarda işlenmiş faili meçhul cinayetler, Kürt işadamlarının öldürülmesi, Musa Anter öldürülmesi gibi konuların araştırılması gerektiğini anlatan Burkay, Jitem'in bir dönem yaptıklarının şimdi araştırıldığını hatırlattı.

Karanlıkların aydınlanması isteniyorsa partiler arası çekişme yapılmadan elbirliği yapılırsa daha kolay olacağını vurgulayan Burkay, "Bu sadece AK Parti'nin yapacağı bir iş değil. Desteğe elbirliğine ihtiyaç var. Ülkenin yararına olduğu kanaatindeyim. Bu aksatılmaması gereken bir görev ben öyle görüyorum." diye konuştu.

DEVLET PKK'YI DESTEKLEDİ

Çatışmalarda PKK'nın bir taraf olduğunu dile getiren Burkay, terörden bahsederken PKK'nın akla geldiğine dikkat çekti. "PKK nasıl ortaya çıktı, buda aydınlatılmalı. Kürt halkına yapılan baskı ve tepkiler bunun payı var elbette." diyen Burkay, şiddet şiddeti, baskı baskıyı oluşturduğunu vurguladı. PKK'nın çıkışının kanaatince devlet projesi olduğuna dikkat çeken Burkay, "Bu söylediklerimden rahatsız olacaklar. Ama söylediklerimi açık söylüyorum. Devletin parmağı olduğunu anlamak için bizzat uzağa gitmeye gerek yok. Öcalan bunu söylüyor." şeklinde konuştu. "Erkeği öldürmek" adlı kitapta Öcalan'ın, eşi ve yüzbaşı olan pilotun ajan olduğunu ama onları kullandığını söylediğini aktaran Burkay, Öcalan'ın kitapta yer alan açıklamalarından örnekler verdi. Kesire'nin öğretmen maaşı aldığını ama öğretmenlik yapmadığını anlatan Burkay, Öcalan'ın "PKK'yı kurduk silah ve ekmeğimizi devlet verdi. Korumamızı üç yıl devlet sağladı. Bizden istenen Kürt örgütleriyle savaşmaktı." dediğini belirtti.

Kendilerini PKK'nın düşman, işbirlikçi olarak ilan ettiğini vurgulayan Burkay, örgütün "Kürdistanı kurtarmak için bunları ortadan kaldırmak gerekiyor" dediğini aktardı. Faili meçhule kurban giden arkadaşlarını da anlatan Burkay, Öcalan ile zaman görüştüğünü belirterek o ilişkileri çok iyi bildiğini, İran, Suriye desteğiyle Kürtlerin özgürleşeceğine inanmadığını vurguladı. Şiddetin oluşturduğu tahribatı tartışdıklarını ifade eden Burkay, "Cuntadan darbeden kaçmıştık. Darbeye karşı örgütlenmeye çalışıyorduk. Biz ve diğer gruplardan cuntacılar şikayet ediyordu. Kenan Evren açıklama yapmıştı yurt dışındakilerin de hakkından geleceğiz diyordu." dedi(zaman)