Lefkoşa- BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı Aleksander Downer, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un bu yıl içinde Kıbrıs'ı ziyaret etme ihtimali bulunduğunu, ancak henüz kesin tarihin belli olmadığını bildirdi. Downer, Güney Kıbrıs'ta yayımlanan Simerini gazetesinde çıkan demecinde, "liderlerin çözüm için istisnai bir fırsata sahip olduğunu ve müzakerelerin başarısızlığa uğramayacağını" ifade ederek, "müzakerelerin başarısız olması durumunda ne olacağı" sorusunu ortaya koydu.

Kıbrıs sorununun çözüme ulaşması için müzakerelerden daha iyi bir plan olamayacağını belirten Downer, her zaman ihtiyatlı iyimser olduğunu söylediğini, bu duygularının hala devam ettiğini kaydetti. Kıbrıs sorununun çözümünün dışarıdan empoze edilemeyeceğine inandığını söyleyen Downer, yabancı unsurların sürece yardımcı olabileceğini, ancak asla empozede bulunamayacağını vurguladı. Downer, uluslararası toplumun, "Kıbrıslıların" kendi kaderlerinin sorumluluğunu üstlenmelerini, suçu başkalarına atmamalarını ve kendi çözümlerine ulaşmalarını beklediğini ifade etti. Çözümün temelinin BM kararlarıyla gayet net bir şekilde belirlenmiş olduğunu, çözümün temelinde "Kıbrıslılar" arasında varılan anlaşmaların da yer aldığını savunan Downer, "Kıbrıslıların" iki toplumlu, iki kesimli federasyon çözümünde anlaşmış olduğunu öne sürdü.

 
Erçakıca: Kurucu devlet ifadesi tercih edilmiştir

KKTC Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Hasan Erçakıca, Kıbrıs sorununa çözüm çerçevesinde kullanılan kavramlarla ilgili bir açıklama yaptı ve çözüm sürecinde ''kurucu devlet'' ifadesinin kullanılmasının tercih edildiğini bildirdi.

Hasan Erçakıca, ''farklı kavramlar kullanılması veya tercüme sorunlarıyla ortaya farklı anlamlar çıkmasının, görüşme sürecindeki hedefin, iki kurucu devletin eşitliğine dayanan yeni bir ortaklık devleti kurulması olduğunu değiştirmediğini'' kaydetti.

Erçakıca, yaptığı yazılı açıklamada, Güney Kıbrıs'ta yayımlanan Simerini gazetesinde bugün yer alan ve BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Aleksandr Downer'e atfen yayınlanan haberde, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas arasında süren görüşmelerin, ''iki federal eyalete sahip tek devlete varmak için yapılmakta olduğu'' ifadesinin yer aldığına dikkati çekti.

''Devlet'', ''devletçik'' ve ''eyalet'' kavramlarının, Türkçe, Rumca ve İngilizce dillerinde farklı biçimlerde ifade edildiğine işaret eden Erçakıca, bu kavramların her siyasal oluşumun kendi tarihsel gelişimi içinde farklı kullanımları olabileceğinin de açık olduğunu vurguladı.
Erçakıca, açıklamasında şunları kaydetti. ''Bu nedenle, Kıbrıs sorununa çözüm bulma sürecinde, herkesin kavramları aynı anlamda kullanması bakımından, iki halkın kendi yönetimlerini anlatmak için 'kurucu devlet' ifadesinin kullanılması tercih edilmiş ve bu kavram, cumhurbaşkanımız ile Hristofyas tarafından 23 Mayıs 2008 tarihinde yapılan toplantıdan sonra yayınlanan ortak açıklamada yer alarak görüşme zemininin esas unsurlarından biri olmuştur. Bazı gazetelerin farklı kavramlar kullanmaları veya tercüme sorunlarıyla ortaya farklı anlamlar çıkması, görüşme sürecindeki hedefin, iki kurucu devletin eşitliğine dayanan yeni bir ortaklık devleti kurulması olduğunu değiştirmemektedir.''

Cumhuriyet