Bugün Anadolu, Trakya, tek yürek halinde. Vandallığa, barbarlığa, yağmacılığa isyan ediyor.
Sizin isyanınız şiddete başvuran isyancılara karşı.
Bugün tüm Türkiye huzurunu gasp etmek isteyenlere, kuklalara, piyonlara karşı isyanını yüksek sesle haykırıyor.
Kazlıçeşme’de 1,5 milyona yakın insana aynı soruları sordum. Öyle bir haykırdı ki doğuda Pekin, batıda New York onları duydu.
BAŞINI KUMA GÖMENLER SESİNİZİ DUYMAYACAK
Sizi başını kuma gömenler duymayacaktır. Uluslararası medya, Türkiye’deki bir kısım medya duymayacaktır.
Halkın iradesine karşı olanlar sesinizi duymayacaktır.
Ben sizden öyle bir cevap bekliyorum ki sesinizi Bağdat, Şam, Beyrut, Kudüs duysun.
BİZİMLE MİSİN KAYSERİ
Kayseri, demokrasiye sahip çıkıyor muyuz? Sandığa sahip çıkıyor muyuz? Milli iradeye sahip çıkıyor muyuz? Türkiye’ye sahip çıkıyor muyuz?
Bizimle misin Kayseri? Bir miyiz? Beraber miyiz? Kardeş miyiz? Birlikte Türkiye miyiz? Allahıma hamdolsun işte Türkiye bu.
KAYSERİ, CUMHURBAŞKANIMIZ, KARDEŞİM GÜL’ÜN ŞEHRİ
İşte Anadolu bu. Kayseri, Selçuklu’nun şehri, Osmanlı’nın şehri, bu Kayseri cumhuriyetin şehri. Kayseri cumhurbaşkanımız kardeşim Abdullah Gül’ün şehri.
Yiğitliğin, mertliğin, helal kazancın şehri.
ONLAR GENÇ DE BUNLAR DEĞİL Mİ
Bu yakıp yıkanların asıl maksadını en iyi Kayseri bilir.
Bize ne diyorlar, ‘Başbakan gençleri dinlemiyor’ diyorlar
Çağırdım, kendilerini Bakanlar Kurulu toplantısından daha fazla dinledim. Peki o dinlediklerim genç de buradakiler genç değil mi?
O yakanlarla beraber olanlar siz bu gençliğin sesini nereye koyacaksınız?
Onlara bak bunlara sırt dön. Yok öyle 25 kuruşa simit.
Bunun yeri sandık. Öyleyse sandığa saygı duy.
MİLLETİN SESİNİZ DUYURMAK İÇİN BU MEYDANLAR EN MEŞRU YERLER
Biz bir kısım gençlerimize, bunların içinde şiddete başvuranlar var, ama bunların yanında maalesef bu oyuna gelenler var, onları tenzih ediyorum. Fakat buradan sorumluluk gereğimiz olarak hukuk içinde şu mitingleri yapmaktan rahatsız olanlar var.
‘Ne olur Başbakan miting yapmayın, bunu anlatmayın’ diyorlar. Tamam bu mitingleri yapmayacağız da her gün bu yakıp yıkmalarınızı, kamu araçlarına, binalarına saldırmanızı mı dinleyeceğiz.
Size milletin sesiniz duyurmak için bu miting meydanları en meşru yerlerdir bunu göstermek istiyoruz.
Kırıp dökmeyin, yakıp yıkmayın yazıktır, bunlar milletin malıdır.
Şu ana kadar 200 trilyonu aşkın zarar var. Bu milletin kasasından çıkıyor.
CHP ORTALIĞI KARIŞTIRDIN
Ey solcular, ey CHP sana sesleniyorum: Ortalığı karıştırdın, yapmadığın iş kalmadı, mikser gibi karıştırdın, takıldın o aşırı uçların peşine ve ondan sonra bu ülkenin yönetimine her türlü hakareti yaptın.
Aynı şeyi diğer muhalefet de görüyoruz
İÇİŞLERİ BAKANIMA ’24 SAATTE TAKSİM MEYDANINI’’ TEMİZLE DEDİM
AKM’yi işgal ettiler. NE yapacaktık? Polisimize ne diyecektik? Bırakın işgal devam etsin mi diyecektik
Teröristlerin resimleri, paçavraları orada asılı duracak, Başbakan’a hakaretler orada asılı duracak, biz de ‘Bırakın polisimiz dokunmasın’ diyeceğiz.
İçişleri Bakanıma ’24 saat içinde AKM’yi, taksim meydanını, Anıtı temizleyeceksiniz’ dedim.
17 GÜN SABRETTİK
17 gün sabrettik. Gezi Parkı oradaki bir işgalci grubun değildir, Park tüm halkımındır. Parkları işgal edemezsiniz. Bu ayasaya aykırıdır
Taksim meydanı miting meydanı da değildir.
TORUNUM ‘DİK DUR EĞİLME BU MİLLET SENİNLE’ DİYOR
3,5 yaşındaki torunum sabah kapıyı çalıyor. ‘dedeciğim bir şey söyleyebilir miyim’ diyor. Söyle diyorum. ‘Dik dur eğilme bu millet seninle’ diyor
Ne oldu da bunlar yapıldı. Ne yaptık biz size?
Bunlar sandık sonucunu hazmedemediler
Milleti de milli iradeyi de hazmedemediler
Bu ara tencere tavacılar bayağı para kazandı
EĞER ÖYLEYSE SEN DE MAKARNA DAĞIT
İstanbul’da 1 milyonu aşkın bir araya geldi, Kayseri’de yüz binler bir araya geldi
Bunlar ‘Biz okumuş insanlarız. Biz sanatçıyız. Biz yazarız, sermayedarız, imtiyazlıyız, biz her şeyi biliriz’ diyorlar
Bizim oyumuzla Kayseri’deki Ahmet’in, Mehmet’in, çobanın oyu bir olmaz diyorlar.
Kendilerine halk diyenler şu birlikteliğe bidon kafalı diyorlar, koyun diyorlar, on yıllar boyunca bunu yaptılar.
Eğer öyleyse sen de makarna, pirinç dağıt.
ZAHİDE NİNE ANALARINI AĞLATTI
Bak Taksim’de servisleri siz yaptınız o sermaye çevresiyle, o kaymak tabakayla. Hadi diğer zaman da da yapmaya devam edin. Bu iş bununla oluyorsa yağın. Boğaz’a karşı viski için Çankaya’da sefa sürdüler on yıllarca boyunca
TV’de gördünüz, Zahide Nine analarını ağlattı
Zahide Nine, İstanbul’da Vandalların önüne geçip ‘yeter artık’ dedi
O Zahide ninenin eli öpülür. O Zahide Nineler Nene Hatun’ların varisidir.
SİZDEN CUMHURBAŞKANI OLMAZ DEDİLER, SENDEN MUHTAR BİLE OLMAZ DEDİLER
Siz okuyamazsınız, baş örtüsü ile okullara gelemezsiniz, siz üretemezsiniz, bizim ürettiklerimizi bizim istediğimiz fiyata tüketeceksiniz, siz sanatkar olmayacaksınız, siz bilimden anlamazsınız, sizden cumhurbaşkanı olmaz dediler
Oldu mu? Sizden muhtar bile olamaz dediler. Oldu mu?
Sizin tuzaklarınızın üzerinde bir tuzak var. Onu göremiyorsunuz. O, mutlak kudret sahibinin tuzağıdır.
TÜRKİYE BAHARI 3 KASIM 2002’DE YAŞANDI
Yoksulunuz yoksul kalacak, köylüsünüz köylü kalacaksınız dediler, siz koyunsunuz, biz sizi güdeceğiz dediler
İşte Anadolu, Trakya bu oyunu bozdu. Kayseri bugün bu oyunu bir kez daha bozdu
Vandalların yakıp yıkmasına bakıp buna Türkiye baharı diyen var. Türkiye baharı 3 Kasım 2002’de yaşanmıştır. Biz artık baharı yaşıyoruz, yazı yaşıyoruz
Biz Erciyes’in kış şartlarını bile bahara dönüştürdük
Bunların dili var hakkı söylemez, kulağı var duymaz
Türkiye 3 Kasım 2002’de statükoya itiraz etmiştir. Cuntacılara, çetecilere en güzel cevabı vermiştir
3 Kasım 2002’de millet hakkına, hukukuna, demokrasiye sahip çıkmıştır. Bu mitingler sendikacılık, zam mitingleri değil, ne mitingleri diye soruyoruz. Cevap yok, bilen yok
GEZİ PARKI’NDA YEŞİLİ KATLEDEN BİR PROJE YOK
Tutturmuşlar Gezi Parkı… Dert başka.
Enteresan olan da ben o bölgenin çocuğuyum. Kasımpaşa’nın çocuğuyum. O Taksim Gezi Parkı’nın A’dan Z’ye çok iyi bilirim. 4,5 yıl da belediye başkanlığım var. Orada yeşili katleden bir proje yok. İstanbul’da olmayan ama orada olan bir kültürü ayağa kaldıralım istiyoruz
Şehir müzesi yapalım, o ağaçlar orada olsun. Araçlar yerin altında olsun diyoruz. Karşımıza dikilenler ‘Yok yok orada dursun’ diyor. Bunları anlamak mümkün değil
BİBER GAZINA HAYIR ARAÇ EGZOZUNA EVET
Polisin biber gazına hayır ama araçların egzozuna evet
İstanbul çevreci otobüslerle benim dönemimde tanıştı. Çöp dağlarından CHP’nin çöp dağlarından İstanbul’u bu kardeşiniz kurtardı.
KARAR MİLLETİNDİR
Biz çoğunluğun azınlığa tahakkümünden yana değiliz ama azınlığın çoğunluğa tahakkümüne de izin vermeyiz
Millet size yetki verdiyse hükümet olarak kullanacaksınız
Kullanmazsanız millet size ‘yetki verdim kullanmadın, hadi güle güle’ der
Söz de yetki de karar da milletindir
Hiçbir tuzak bunu bozamayacak
Hiçbir oyun, senaryo bunu bozamaz
Uluslararası medyanın, çetelerin piyonları ne yaparsa yapsın Türkiye bu tuzağa düşmeyecek.