Hürriyet yazarı Ayşe Arman, Özgecan Aslan'ın katilinin cezaevinde öldürülmesinin ardından Mehmet Aslan ile konuştu.
Kızının katilinin öldürüldüğüne sevinemediğini söyleyen Mehmet Aslan, 'layıkını buldu' dedi.
Ayşe Arman'ın Özgecan'ın babası Mehmet Aslan ile söyleşisinin bir bölümü şöyle:
Kızınızı öldüren adamın, cezaevinde öldürülmesini doğru bulmadığınızı açıkladınız. Gerçekten içinizden bir an bile “Oh olsun!” diye geçirmediniz mi?
- Layıkını bulduğunu düşündüm ama sevinmedim.
Katil, öldürülerek, cezasını çekmeden, her gün ateşlerde yanmadan kurtulmuş oldu... “Her gün ölecekti, bir gün öldü, kurtuldu!” diye düşüyor musunuz?
- Şeytan artık nasıl ele geçirmişse, tövbe etmediğini, pişman olmadığını düşünüyorum. Onurlu bir pişmanlık duymuş olsaydı, her gün, o dediğiniz cehennemin içinde yanıyor olurdu. Bence onda pişmanlık yoktu. Allah affetsin. Sağken, ateş içindeydi. Şimdi nefsi, ateşin içine girdi...
Normal anneler-babalar, intikam fikriyle cayır cayır yanarlar, siz öyle değilsiniz. Bu duruş samimi mi?
- Samimi. Size bir şey itiraf edeyim mi, bazen yalnız kaldığımda, gece bilmem kaçlarda dua ettiğimde ya da kendi kendime deliler gibi konuştuğumda diyorum ki, “Allahım, bütün bu yaşadıklarımdan sonra isyan etmem, lanet okumam gerekmiyor mu? Evladımı aldı
benim!” İnsanlar bana diyor ki, “Dünyada bir akıllı sen misin?” Değilim! “Dünyayı kurtaracak olan Davut sen misin, Musa sen misin?” Değilim! Yine kendime diyorum ki, “Ya arkadaş! Bu kadar insanın hata yapıyor olması mümkün mü? Sende bir yanlışlık var!”
Düşünüyorum, bulamıyorum. Evladımın katilinin öldürüldüğüne sevinemiyorum.
Neredeyse kızınızın katiliyle empati yapacaksınız...
- Bakın, bütün bir toplum suçlu. Annelerin, babaların, öğretmenlerin, çevrenin, bazı erkek çocuklarının ruhlarının, zihinlerinin yanlış kodlandığını düşünüyorum. Çocukluktaki bu yanlış kodlamalar da kolay değişmiyor. O çocuklar ne yapacak? Hiçbir şey. Ancak kendisi, ruhsal boyutta uyanır, o kodları Allah’ın lütfu ve ihsanıyla tekrar yazarsa o zaman bir değişim olur. Değişim, içeriden olmaya başlıyor. Değişiyorsunuz ve yeni bir hayata doğuyorsunuz. İki türlü doğum var. Bir anadan doğma, bir nebiden doğma. Canlının yaşadığı yumurtayı dışarıdan kırarsanız, hayatı bitirirsiniz. Ama içeriden kırılırsa yumurta, yeni bir hayat doğar. Bu ülkedeki pek çok erkeğin, içeriden tekrar doğması gerekiyor.
SÖYLEŞİNİN TAMAMINI KAYNAĞINDAN OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
KAYNAK: HÜRRİYET