Ayşenur Arslan, 'Radyo Muhabiri' adlı programda Serhat Doğan'ın konuğu oldu. Ayşenur Arslan Medya Mahallesi programının önümüzdeki yayın döneminde devam edip etmeyeceği sorusunun yanıtını ilginç bir şekilde verdi. Ayşenur Arslan Serdan Doğan'ın sorusuna A- Fikrim yok B- Bana bir şey söylenmedi C- Umuyorum D- Hepsi şeklinde yanıt verdi.

"MÜZİKLE UĞRAŞAN HERKESİ KISKANIRIM"
Arslan, canlı yayında Türkiye'de değişen medya ve gazetecilik üzerine soruları da yanıtladı. Programa müziğe olan ilgisini anlatmakla başlayan Arslan "Müzikle uğraşan herkesi kıskanırım, oğlum da buna dahil" dedi. Müziğin olağanüstü bir hediye olduğunu söyleyen Arslan şöyle konuştu:

"Müzik, İnsanlar aracılığıyla bize verilen bir hediye. Ben insana dokunan bir şey yaparak mutlu olabilirdim. Doktor olabilirdim mesela. Tiyatro sahnesinde izleyenlere bir şeyler aktatırken olabilirdim. Tıp olmadı, sahne de olmadı. Gazetecilik oldu. Gazetecilik, bir şeyleri insanlarla paylaşabilme imkanı verdi bana. Gazetecilik, tarihin bir parçası olma ve tarihin bir müsvettesi olma imkanı verdi bana."

"BÜLTEN YAKLAŞINCA RESMEN DELİRİRDİM"
Mesleğe ilk başladığı dönemler ile bugünkü dönemleri kıyaslayan Arslan, medyada olağanüstü bir gelişme olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:
"Çok sayıda televizyon, radyo, gazete, dergi var şu anda. O zaman sadece TRT vardı. Sadece onun söyledikleri doğru olarak kabul ediliyordu. Bu dönemde ise müthiş zengin ve teknolojisi ilerlemiş bir medya var.

Ekran arkasında olduğu zamanları da anlatan Arslan, "Bülten hazırlamak çok zor bir iştir, bülten yaklaşınca resmen delirirdim" dedi.

BAŞARISININ SIRRI
Medya Mahallesi'ndeki başarıdan bahseden Arslan, öncelikle kendilerini başarılı bulanlara çok teşekkür ettiğini söyledi. Başarıda yaşınının çok önemli olduğunu kaydeden Arslan şunları söyledi: "Ben 62 yaşındayım. 60 yaşından sonra kendinizi başkalarının gözüne emanet edebiliyorsunuz. Onlar sizi nasıl görüyorsa öyle mutlu olabiliyorsunuz. Genç kadınlar kendilerini ayna karşısında beğenmiyorlarsa mutlu olamazlar. Bir yaştan sonra sizin için önemli olan şeyler değişmeye başlıyor. Saçlarınız düzgünse düzgündür. Senelerin getirdiği birikim ve anlattığım bu şeyler başarımızda bir etkendir.

"HAYATI, TİRYAKİNİN İÇİNE ÇEKTİĞİ GİBİ YAŞIYORUM"
Hayatı müthiş bir merakla, bir tiryakinin içine çektiği gibi yaşadığını söyleyen Arslan sözlerine şöyle devam etti: "Bir yerde bir şey olduğu zaman çok etkilenerek izliyorum. Dün, National Geographic'te bir program izledim. Tabuları gösteriyorlardı. Kabul edilebilir şiddetten bahsediyorlardı. Örneğin, Bolivya'da bir dağ köyünde, sonunda insanların yüzde 99'unun öldüğü bir kavga bayramı vardı. Bunu öğrenmek beni çok etkiledi. Orada böyle insanlar var. Ellerinde topraktan başka hiçbir şeyleri yok. Toprak için gerekirse kanlarını döküyorlar. Bunları öğrenmek bir şeyleri anlamlı kılıyor. Mesleği de bu açlıkla yapıyorum. Başarımızı buna bağlıyorum."

"BENİ KORKUTMAK İÇİN TAKİP ETTİLER"
Meslek hayatındaki anılarını da paylaşan Arslan, MHP'lilerin bir dönem kendisini takip ettiğini ise şöyle anlattı:
"12 Eylül döneminde muhabirlik yaparken, sıkıyönetim mahkemelerini takip ederken, MHP'liler de beni takip ediyordu. Beni korkutmak için, yıldırmak için takip ederlerdi."

ARSLAN'DAN İLGİNÇ YANIT
Ayşegül Arslan önümüzdeki yayın döneminde Medya Mahallesi programının yayınlanıp yayınlanmayacağı yolundaki sorusuna ilginç bir şekilde yanıt verdi. Ayşenur Arslan A- Fikrim yok B- Bana bir şey söylenmedi C- Umuyorum D- Hepsi dedikten sonra yönetimin kendisine programının kaldırıldığına dair herhangi bir şey söylemediğini açıkladı

Kaynak : http://www.gazeteport.com.tr/haber/100700/aysenur-arslan-916da#ixzz1y5YnLeyL