BİZ ZATEN OTO-SANSÜR İÇERİSİNDEYİZ
Şahin, bir öğrencinin sansür sorusuna, “Bizim bir kanunumuz var. Zaten bir oto sansür içerisindeyiz. RTÜK bizi denetliyor. Kurum içerisinde denetim birimimiz var. Biz kamu hizmeti yayıncılığı yapan bir kurumuz. Günümüz teknolojisi içerisinde sansürün çok fazla yer edinme şansı yok. Burayı kısıtlarsınız öbür taraftan çıkar. Şu an Türkiye’de 500’den fazla televizyon var. Birinden kaçarsınız öbür taraf verir. Bırakalım televizyonları şimdi sosyal medya var. Bir açıklama yapıyorsunuz Twitter kırılıyor. Sabaha kadar TT’ler (trend topic) oluyor. Eskiden 2-3 günde bir gündem değişirdi. Şimdi saatte gündem değişiyor“ diye cevap verdi.
DİZİLER SAYSEİNDE ARAPLAR BİZİ SEVDİ
Panelde konuşan TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, dizi ihraçlarına kadar Arap bölgesinde Türkiye’ye karşı bakışın inanılmaz negatif olduğunu, dizilerin bu bölgelerde yayınlanmasının ardından Türkiye ve Türklere karşı bakış açısının değiştiğini söyledi. TRT’ye ilk geldiği yıllarda Programlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ile kanalları izlediğini belirten Şahin, “1953 yapımı bir film gördüm kanallarımızdan birinde yayınladığımız. Kendisine neden son dönem filmlerini koymuyorsunuz diye sordum. ‘Efendim canları isterse izlesinler istemezse izlemesinler’ gibi bir cümle sarf etmişti. Kaliteli bir şey koymazsanız 3 saniyeniz var. İzleyici hemen kanal değiştiriyor” diye konuştu. Bazı ülkelerin kendilerini daha iyi anlatmak ve tanıtmak için çok yüksek miktarlarda paralar harcadıklarını belirten Şahin, “Türkiye diziler aracılığıyla cüzi de olsa paralar kazanıyor ama kendi kültürünü, yapısını ve Türk toplumunu dışarıya ‘yumuşak güç’ olarak aktarması paha biçilemez. 102 ülkeye ihraç edilen diziler Türkiye’nin yumuşak gücü” dedi.
BİR BÖLÜM 266 BİN DOLAR
Günümüzde 226 bin dolara dizilerin bir bölümünün satıldığını belirten İbrahim Şahin, şunları söyledi: “Bu gerçekten inanılmaz bir şey. Bunu sadece bir ülkeye satıyorsunuz. Bazı diziler 50 ülkeye satılıyor. Şu an Türkiye 102 farklı ülkeye dizi ihraç ediyor. Arap ülkelerinin en etkili kanallarından olan NBC bizimle birlikte bir TV dizisi çekmek istedi. Biz bunu kabul etmedik. Eğer böyle bir projeye girseydik 2. 3. diziden sonra kendi ülkelerinde bu tarz diziler yapma becerisini ortaya koyacaklardı. Bu, bizden kopmalarına neden olabilirdi. Bu fırsatı iyi değerlendirmemiz gerekiyor.”
İbrahim Şahin’e “sansür” sorusu
TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, bir öğrencinin, “son günlerde sansürle ilgili birçok konu gündeme geliyor. Haber kanallarında bir telefonla yazılar ya da programlar sansürleniyor. Tek tipçi ve sansürcü bir yayın anlayışı hakkında ne düşünüyorsunuz” sorusu üzerine, “Medyaya yansıdığı bir sansür anlayışı yok. Ama zaman zaman kraldan çok kralcılar olayı üstlenirler ve kendileri bir tarz belirler” dedi. TRT’nin kamu yayıncısı olduğunu belirten İbrahim Şahin sözlerine şöyle devam etti: “Bizim bir kanunumuz var. Siz söyleseniz de söylemeseniz de biz zaten bir oto sansür içerisindeyiz. RTÜK bizi denetliyor. Kurum içerisinde denetim birimimiz var. Biz kamu hizmeti yayıncılığı yapan bir kurumuz. Günümüz teknolojisi içerisinde sansürün çok fazla yer edinme şansı yok. Burayı kısıtlarsınız öbür taraftan çıkar. Şu an Türkiye’de 500’den fazla televizyon var. Birinden kaçarsınız öbür taraf verir. Bırakalım televizyonları şimdi sosyal medya var. Bir açıklama yapıyorsunuz Twitter kırılıyor. Sabaha kadar tt’ler (trend topic) oluyor. Eskiden 2-3 günde bir gündem değişirdi. Şimdi saatte gündem değişiyor.”Okan Üniversitesi’nin 15. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen “Son 15 Yılda Türkiye’de Sinema-TV” paneline katılan TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, gelen soru üzerine sansür hakkında açıklama yaptı.
BİZ ZATEN OTO-SANSÜR İÇERİSİNDEYİZ
Şahin, bir öğrencinin sansür sorusuna, “Bizim bir kanunumuz var. Zaten bir oto sansür içerisindeyiz. RTÜK bizi denetliyor. Kurum içerisinde denetim birimimiz var. Biz kamu hizmeti yayıncılığı yapan bir kurumuz. Günümüz teknolojisi içerisinde sansürün çok fazla yer edinme şansı yok. Burayı kısıtlarsınız öbür taraftan çıkar. Şu an Türkiye’de 500’den fazla televizyon var. Birinden kaçarsınız öbür taraf verir. Bırakalım televizyonları şimdi sosyal medya var. Bir açıklama yapıyorsunuz Twitter kırılıyor. Sabaha kadar TT’ler (trend topic) oluyor. Eskiden 2-3 günde bir gündem değişirdi. Şimdi saatte gündem değişiyor“ diye cevap verdi.
DİZİLER SAYSEİNDE ARAPLAR BİZİ SEVDİ
Panelde konuşan TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, dizi ihraçlarına kadar Arap bölgesinde Türkiye’ye karşı bakışın inanılmaz negatif olduğunu, dizilerin bu bölgelerde yayınlanmasının ardından Türkiye ve Türklere karşı bakış açısının değiştiğini söyledi. TRT’ye ilk geldiği yıllarda Programlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ile kanalları izlediğini belirten Şahin, “1953 yapımı bir film gördüm kanallarımızdan birinde yayınladığımız. Kendisine neden son dönem filmlerini koymuyorsunuz diye sordum. ‘Efendim canları isterse izlesinler istemezse izlemesinler’ gibi bir cümle sarf etmişti. Kaliteli bir şey koymazsanız 3 saniyeniz var. İzleyici hemen kanal değiştiriyor” diye konuştu. Bazı ülkelerin kendilerini daha iyi anlatmak ve tanıtmak için çok yüksek miktarlarda paralar harcadıklarını belirten Şahin, “Türkiye diziler aracılığıyla cüzi de olsa paralar kazanıyor ama kendi kültürünü, yapısını ve Türk toplumunu dışarıya ‘yumuşak güç’ olarak aktarması paha biçilemez. 102 ülkeye ihraç edilen diziler Türkiye’nin yumuşak gücü” dedi.
BİR BÖLÜM 266 BİN DOLAR
Günümüzde 226 bin dolara dizilerin bir bölümünün satıldığını belirten İbrahim Şahin, şunları söyledi: “Bu gerçekten inanılmaz bir şey. Bunu sadece bir ülkeye satıyorsunuz. Bazı diziler 50 ülkeye satılıyor. Şu an Türkiye 102 farklı ülkeye dizi ihraç ediyor. Arap ülkelerinin en etkili kanallarından olan NBC bizimle birlikte bir TV dizisi çekmek istedi. Biz bunu kabul etmedik. Eğer böyle bir projeye girseydik 2. 3. diziden sonra kendi ülkelerinde bu tarz diziler yapma becerisini ortaya koyacaklardı. Bu, bizden kopmalarına neden olabilirdi. Bu fırsatı iyi değerlendirmemiz gerekiyor.”
İbrahim Şahin’e “sansür” sorusu
TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, bir öğrencinin, “son günlerde sansürle ilgili birçok konu gündeme geliyor. Haber kanallarında bir telefonla yazılar ya da programlar sansürleniyor. Tek tipçi ve sansürcü bir yayın anlayışı hakkında ne düşünüyorsunuz” sorusu üzerine, “Medyaya yansıdığı bir sansür anlayışı yok. Ama zaman zaman kraldan çok kralcılar olayı üstlenirler ve kendileri bir tarz belirler” dedi. TRT’nin kamu yayıncısı olduğunu belirten İbrahim Şahin sözlerine şöyle devam etti: “Bizim bir kanunumuz var. Siz söyleseniz de söylemeseniz de biz zaten bir oto sansür içerisindeyiz. RTÜK bizi denetliyor. Kurum içerisinde denetim birimimiz var. Biz kamu hizmeti yayıncılığı yapan bir kurumuz. Günümüz teknolojisi içerisinde sansürün çok fazla yer edinme şansı yok. Burayı kısıtlarsınız öbür taraftan çıkar. Şu an Türkiye’de 500’den fazla televizyon var. Birinden kaçarsınız öbür taraf verir. Bırakalım televizyonları şimdi sosyal medya var. Bir açıklama yapıyorsunuz Twitter kırılıyor. Sabaha kadar tt’ler (trend topic) oluyor. Eskiden 2-3 günde bir gündem değişirdi. Şimdi saatte gündem değişiyor.”Okan Üniversitesi’nin 15. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen “Son 15 Yılda Türkiye’de Sinema-TV” paneline katılan TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, gelen soru üzerine sansür hakkında açıklama yaptı.
BİZ ZATEN OTO-SANSÜR İÇERİSİNDEYİZ
Şahin, bir öğrencinin sansür sorusuna, “Bizim bir kanunumuz var. Zaten bir oto sansür içerisindeyiz. RTÜK bizi denetliyor. Kurum içerisinde denetim birimimiz var. Biz kamu hizmeti yayıncılığı yapan bir kurumuz. Günümüz teknolojisi içerisinde sansürün çok fazla yer edinme şansı yok. Burayı kısıtlarsınız öbür taraftan çıkar. Şu an Türkiye’de 500’den fazla televizyon var. Birinden kaçarsınız öbür taraf verir. Bırakalım televizyonları şimdi sosyal medya var. Bir açıklama yapıyorsunuz Twitter kırılıyor. Sabaha kadar TT’ler (trend topic) oluyor. Eskiden 2-3 günde bir gündem değişirdi. Şimdi saatte gündem değişiyor“ diye cevap verdi.
DİZİLER SAYSEİNDE ARAPLAR BİZİ SEVDİ
Panelde konuşan TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, dizi ihraçlarına kadar Arap bölgesinde Türkiye’ye karşı bakışın inanılmaz negatif olduğunu, dizilerin bu bölgelerde yayınlanmasının ardından Türkiye ve Türklere karşı bakış açısının değiştiğini söyledi. TRT’ye ilk geldiği yıllarda Programlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ile kanalları izlediğini belirten Şahin, “1953 yapımı bir film gördüm kanallarımızdan birinde yayınladığımız. Kendisine neden son dönem filmlerini koymuyorsunuz diye sordum. ‘Efendim canları isterse izlesinler istemezse izlemesinler’ gibi bir cümle sarf etmişti. Kaliteli bir şey koymazsanız 3 saniyeniz var. İzleyici hemen kanal değiştiriyor” diye konuştu. Bazı ülkelerin kendilerini daha iyi anlatmak ve tanıtmak için çok yüksek miktarlarda paralar harcadıklarını belirten Şahin, “Türkiye diziler aracılığıyla cüzi de olsa paralar kazanıyor ama kendi kültürünü, yapısını ve Türk toplumunu dışarıya ‘yumuşak güç’ olarak aktarması paha biçilemez. 102 ülkeye ihraç edilen diziler Türkiye’nin yumuşak gücü” dedi.
BİR BÖLÜM 266 BİN DOLAR
Günümüzde 226 bin dolara dizilerin bir bölümünün satıldığını belirten İbrahim Şahin, şunları söyledi: “Bu gerçekten inanılmaz bir şey. Bunu sadece bir ülkeye satıyorsunuz. Bazı diziler 50 ülkeye satılıyor. Şu an Türkiye 102 farklı ülkeye dizi ihraç ediyor. Arap ülkelerinin en etkili kanallarından olan NBC bizimle birlikte bir TV dizisi çekmek istedi. Biz bunu kabul etmedik. Eğer böyle bir projeye girseydik 2. 3. diziden sonra kendi ülkelerinde bu tarz diziler yapma becerisini ortaya koyacaklardı. Bu, bizden kopmalarına neden olabilirdi. Bu fırsatı iyi değerlendirmemiz gerekiyor.”
İbrahim Şahin’e “sansür” sorusu
TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, bir öğrencinin, “son günlerde sansürle ilgili birçok konu gündeme geliyor. Haber kanallarında bir telefonla yazılar ya da programlar sansürleniyor. Tek tipçi ve sansürcü bir yayın anlayışı hakkında ne düşünüyorsunuz” sorusu üzerine, “Medyaya yansıdığı bir sansür anlayışı yok. Ama zaman zaman kraldan çok kralcılar olayı üstlenirler ve kendileri bir tarz belirler” dedi. TRT’nin kamu yayıncısı olduğunu belirten İbrahim Şahin sözlerine şöyle devam etti: “Bizim bir kanunumuz var. Siz söyleseniz de söylemeseniz de biz zaten bir oto sansür içerisindeyiz. RTÜK bizi denetliyor. Kurum içerisinde denetim birimimiz var. Biz kamu hizmeti yayıncılığı yapan bir kurumuz. Günümüz teknolojisi içerisinde sansürün çok fazla yer edinme şansı yok. Burayı kısıtlarsınız öbür taraftan çıkar. Şu an Türkiye’de 500’den fazla televizyon var. Birinden kaçarsınız öbür taraf verir. Bırakalım televizyonları şimdi sosyal medya var. Bir açıklama yapıyorsunuz Twitter kırılıyor. Sabaha kadar tt’ler (trend topic) oluyor. Eskiden 2-3 günde bir gündem değişirdi. Şimdi saatte gündem değişiyor.”