Başbakan Erdoğan dün İmam Hatip Liseleri Mezunlar Mensupları Derneği’nin (ÖNDER) Sepetçiler Kasrı’nda verdiği iftara katıldı. Erdoğan yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
ELLERİNDE MOLOTOF YOK
İmam hatip okulları gerçekten çok fedakar, ama aynı zamanda çok sabırlı ağabeylerimizin mücadelesi sonucunda, Türkiye’nin parlak okulları konumuna ulaştı. Bakın bu insanlar, isyan edip sokaklara çıkmadılar, ellerine palaları alıp dolaşmadılar. Ellerinde molotoflarla dolaşmadılar, ellerinde taş sopalarla dolaşmadılar. Bu insanlar ellerine silah alıp dağa da çıkmadılar. Gayrımeşruluğu akıllarının ucundan dahi geçirmediler. Her tehdide, her hakarete, her baskı ve zulme sabırla tahammülle dayandılar ve ortaya işte bu eserleri çıkardılar.
KİLİTLERİ KIRDIK
Bakın biz hükümet olarak imam hatip okullarının kapısına vurulan kilitleri hamdolsun kırdık. Normal okullarımızda da Kur’an-ı Kerim ve Siyeri Nebi öğrenilmesinin önünü açtık. Peki bunlar yeterli mi? Hayır, yeterli değil. Bunlar hiç birimizi rehavete sevk etmesin. İnsan yetiştirmek sadece fiziki mekanları düzeltmekle olmuyor, o binanın içini en güzel şekilde donatmakla olmuyor. Tabii ki bu da bizim görevimiz. Çünkü oralardaki yavrularımıza özgüven aşılamamız gerekiyor. Bizim çektiklerimizi onlar çekmemeli. İnsan her saniyesine emek harcanması, ruhunun ihtiyaçları karşılanması gereken bir varlıktır. Burada şunu özellikle hatırlatmak isterim; yaklaşık 100 yıl önce Osmanlı cihan devletinin çöküşü, İslam coğrafyasını ne yazık ki işte bugün şahit olduğumuz manzaraya taşımıştır.
ÇAPULCUYA FIRSAT YOK
Yasal olarak bu suç, karşımda anayasacı var, suç. Suç olduğuna göre, niçin hakkını savunmuyorsun kardeşim? Senin apartmanında tencere tava çalan mı var. Hemen yargıya taşı bunu. Yargıda onlar mücadele etsin, yıllarca biz mücadele ettik, şimdi onlar mücadele etsin. Yargıda hakkımızı arayacağız. Hakkınızı, hakkımızı aramadığımız sürece daha boynumuzda çok boza pişirirler. Arabayı durduruyor öyle mi? Çal diyor, tekmeliyor, vuruyor icabında arabadan çıkıp bakıyorsunuz ki orada başörtülü bayanları yerlerde sürütüyor. Bunlar oldu mu? Oldu. Hala oluyor mu? Hala oluyor. Bunları görmemezlikten mi geleceğiz? Haklı hakkını arayacak, bizi de haberdar edecek, biz de mağdurun, mazlumun her zaman yanında olmaya devam edeceğiz. Bu mücadeleyi beraber vereceğiz. Bu ülkede hak biliniz ki her zaman galiptir. Ama şunu da unutmayalım. Eğer haklı hakkını aramazsa her zaman kaybeden olur. Kaybedenlerden bu noktada olmayacağız.
Başbakan evinin karşısındaki parka uğrayarak vatandaşlarla sohbet etti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan evinin karşısındaki parka giderek vatandaşlarla sohbet etti. Başbakan, “Bu parkta herhangi bir sıkıntı yok göründüğü gibi. Temennimiz İstanbul’un bütün parkları böyle cıvıl cıvıl olsun.” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Sepetçiler Kasrı’nda ÖNDER tarafından düzenlenen iftar programına katıldıktan sonra Kısıklı’daki evinin bulunduğu sokaktaki Millet Bahçesi Parkı'na uğradı. Burada vatandaşlarla bir araya gelen Başbakan, vatandaşlarla çay içip sohbet etti. Vatandaşlar da Başbakana ikramlarda bulunup fotoğraf çektirdi.
Park çıkışı basın mensuplarına açıklamalarda bulanan Erdoğan, “Burada da bir park var. İstanbul’un değişik yerlerinde böyle güzel parklar var. Burası da Kısıklı Parkında da halkla gayet bütünleşiliyor. Burada herhangi bir sıkıntı yok göründüğü gibi. Temennimiz İstanbul’un bütün parkları böyle cıvıl cıvıl olsun. Heyecan içerisinde olsun, oralarda kin nefret olmasın. Komşu hukuku çok daha farklı bir şekilde gelişsin.” şeklinde konuştu.
“Herkes birbiriyle ikramlaşsın” diyen Başbakan, “Herkes birbiriyle icabında sofrasına gidebilsin. Bu akşam burada iftar sofraları kuruldu. Bu sofralarda bu mahallenin sakinleri hatta farklı mahallelerden gelenler var, birlikte oturup yemek yediler. Ben de geçerken ‘bir uğrayayım’ dedim. İkramlar, sohbet gayet şu anda coşkulu bir şekilde evime gidiyorum. Çay, kuruyemiş ikram ettiler.” ifadelerini kullandı.VATAN