MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yargıtay’ın olağanüstü kurultayın yapılması yönünde bir karar alması durumunda “kurultayı toplayacaklarını ve MHP’nin elindeki kartlarının düşeceğini” belirterek, “Ne yapalım, isyan mı edelim?” dedi. Muhaliflerin önceki gün Esenboğa’daki Büyük Anadolu Oteli’nde kurultay toplama girişimini eleştiren Bahçeli, “47 yıllık mücadelenin harcı Esenboğa rüzgârı ile kırılmaz” diyerek, muhalifleri partinin töresine uymaya davet etti.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre, Bahçeli şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yasal yönden yapılması mümkün olmayan bir olağanüstü kongre toplantısına, aday olduğu ifade edilen bazı şahıslar tarafından ‘Biz yapacağız’ veya ‘O gün orada olacağız demenin hiçbir anlamı yoktur. Yasadışı bir davranıştır. MHP geleneğinde böyle bir davranış türü yoktur. Bu konuda ağız birliği yapmış olan kişiler, MHP nezdinde büyük bir itibarsızlık kazanmış olurlar. Yargıtay’ın kararını beklemekten başka yapılacak bir şey kalmamıştır.
Kefenin danteli
(Meral Akşener’in ‘Getirsinler dantel kefenli çakma kahramanları’ sözü üzerine) Çok çirkin. Bizim tanıdığımız, partide bulunduğu süre içinde hakkında sahip olduğumuz kanaatleri yerle bir eden bir ifade tarzıdır. Kendisine hiç yakışmamıştır. Dantel kefen olur mu? Bu tabii, Türkiye’de hiçbir kimseye yakışmayan bir tabirdir. O bakımdan düşünerek konuşmalarında, yarın sarf ettikleri sözün altında kalmamalarında yarar vardır.
MHP’nin kartları düşer
(Yargıtay’dan ne bekliyorsunuz sorusu üzerine) Değerli şahsiyetler orada hâkim olarak görev yapmaktadır. Sabırla beklemek lazımdır. Yargının onaylaması karşısında MHP’nin kartları düşer. Ne yapalım? İsyan mı edelim? Kurultayı yapacağız demektir.
Yenilir yutulur değil
(Muhalefetin kendisine yönelik sözleri üzerine) İçlerinde öyle sözler var ki, söyleyene ayıp. Yenilip yutulacak laflar değil. Bunlar ülkücü kimliği ile bağdaşmaz. Merkez Disiplin Kurulu kapsamında suç teşkil edebilecek söz ve davranış teşkil edebilecek söz davranış var ise gereği yapılacaktır.
Oyunun figüranları
MHP’nin olağanüstü kongre sürecinde paralel yapı mı, cemaat mi, FETÖ hareketi mi, okyanus ötesi mi dersiniz, bunların payı ve katkısı olduğu kanaatindeyim. Bazı bulgular, MHP üzerinde bir oyunun figürleri olduklarını göstermektedir. Bundan da vazgeçmelerini tavsiye ederim.
Bu paranın kaynağı ne?
Her harcamamız Anayasa Mahkemesi’nin denetimine tabidir. Ama son günlerde, henüz aday oldukları belirsiz olan, imza toplamanın öncülüğünü yapmış olmaktan başka, henüz bir sıfat kazanmamış olanların, çok yönlü harcamaları, Türkiye genelinde yaptıkları faaliyetler dikkat çekici hale gelmiştir. Bunun da bir denetiminin olması lazım.
Bunlar MHP’nin mensubu olarak bu şekilde hareket ettilerse, o zaman Anayasa Mahkemesi’ne tabi değiller; ama MHP’nin denetimine tabidirler. Soracağız, inceleme yapacağız bu harcamaların kaynağı nedir? Seçim dönemlerinde iki ilçeye gitmemiş olanlar, Türkiye’yi nasıl dolaşıyorlar, dolaşırken acaba kendi kaynaklarını mı kullanıyorlar, yoksa başka kaynaklardan yardım mı alıyorlar? Parti içi muhalefet anlayışına katkı sağlayan işadamları var ise bunlar kimlerdir? MHP Genel Merkezi, hiçbir işadamından, holdingden bir kuruş almış değildir. Ama bu gruplar, MHP’nin içişlerine karışanların faaliyetlerinin ekonomik katkısını üstlenmişlerse o işadamlarının vay haline. Hesabı kesin olarak sorulur, kim olursa olsun.
Esenboğa rüzgârı kırmaz
Muhalefet, Gemerek’teki hâkimi ülkücü olduğu için HSYK’ye şikâyet etti, ne düşünüyorsunuz sorusu üzerine) Ülkücünün yargıda görev alanını deşifre mi ediyorlar. Böyle bir anlayış olabilir mi?
Çok yanlış bir şey. İşinize gelirse ülkücülük fevkalade, işinize gelmezse tukaka. Ülkücülükte zafiyeti olanların düştüğü hatadır bu. Düzeltmeleri lazım. 47 yıllık bir mücadelenin harcı Esenboğa rüzgarı ile kırılmaz. Bir rüzgâr esmiştir, o rüzgâr dindiği takdirde, mesele kalmaz. Ama içlerinden bazıları vardır ki rüzgarı estirirken, körüğü eline almış olanlar var. Onların da hesabı görülür.
Töreye uymak
Yusuf Has Hacib’in bir sözü var. Ateş yakar, ateşe yaklaşmayın. Töre sudur. MHP’nin töresine uyarlarsa ateşle oynamaktan vazgeçiyorlar demektir. Ne kendileri yanar, ne de kendilerini yakmaya yönelenlere fırsat verir. Bir partinin kendi töresine uymak sudur, insanları biraz rahatlatır, kardeşliği kuvvetlendirir.
Kurultayda şov yapsınlar
(Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunur musunuz karar onanırsa sorusu üzerine) Zannetmiyorum, yargı kararına saygılı olmak lazım. MHP kurultaylara karşı bir anlayışa sahip değildir. 9 Ekim’de kurultayımız için temel teşkil eden il ve ilçe kongreleri başlayacak. 3 ay daha sabretsinler, oralarda çalışsınlar. Şu an Türkiye’nin her tarafını dolaşıp, gayri resmi toplantılar yapıyorlar. Gelsinler, resmi ilçe kongrelerinde istediklerini yapsınlar. Konuşsunlar, aday çıksınlar. Şov yapsınlar... Ne yapmak istiyorlarsa yapsınlar."