MERKEZ Bankası’nın ilave alımlarına karşın düşmeye devam eden dolar, dün iki yılın ardından ilk kez 1.41 TL seviyesine indi. Doların, haziran ayındaki 1.60 TL seviyesinden hızla 1.50 TL’nin altına düşmesi, burada da tutunamayarak 1.40’lara kadar gerilemesi “1 dolar 1 TL olur mu” sorusunu gündeme getirdi. Dün serbest piyasada dolar ancak 1.42 lirayı görürken, uluslararası piyasalarda doların değen kaybının sürüyor olması, buna karşın Türkiye’ye olan sıcak para girişi bu düşünün daha da süreciğinin işaretleri olarak kabul ediliyor.
Moody’s dopingi sürdü
Bankalar arası piyasada 28 Haziran’da 1.5730 düzeyinde olan dolar, eylül ayı itibarıyla 1.50 TL seviyelerine inerken, 12 Eylül’deki referandumun ardından da 1.49’lara inen dolar, dün de TL karşısında erimeye devam etti. Referandumun ardından güç kazanmaya başlayan Türk Lirası, Moody’s’in önceki gün verdiği ‘not artırım’ sinyaliyle dün de güçlenmeye devam etti.
2 yılın en düşük seviyesi
Önceki gün doların 1.44 lira düzeyini aşağı yönlü kırmasının ardından dün bankalararası piyasada açılışla birlikte Ekim 2008’dan sonra en düşük seviyesi olan 1.41 liraya kadar geriledi. Bu piyasada dolar TL karşısında 1.4160 liraya kadar geriledikten sonra gelen tepki alımları ile 1.42 lira seviyesinde hareket etti.
Euro, 1.39 dolara çıktı
Dolar, Euro karşısında da değer değer kaybını devam ettirmeye devam etti. Dolar ABD Merkez Bankası’nın (FED) ihtiyaç doğrultusunda piyasalara likidite sağlayacağı beklentisiyle düşüş sürecini devam ettirerek Euro karşısında da 1.39 düzeyine doğru hareket gerçekleştirdi. Böylece 1.3880 ile Euro 4 Şubat tarihinden bu yana ilk kez dolar karşısında bu seviyeye kadar güçlenmiş oldu.
100 milyon dolarlık alım
Merkez Bankası yöntem değişikliğini ardından üçüncü gününde de toplam 100 milyon döviz alımı Dün gerçekleştirilen ihalede 369 milyon dolarlık teklifin 100 milyon dolarını karşılandı. Bu ihalede ilave alımı yapılan tutar 60 milyon dolar, bu hafta gerçekleşen ilave alım tutarı 180 milyon dolar oldu. Kalan ilave alım tutarı ise 120 milyon dolar olacak. İhalede oluşan en yüksek, en düşük ve ortalama fiyatlar sırasıyla 1.4206, 1.4205 ve 1.4205 lira olarak gerçekleşti. Merkez Bankası’nın 2010 yılında ihaleler yoluyla piyasadan yaptığı toplam alım miktarı 9 milyar 353 milyon dolara ulaştı.
Dolar neden düşmeye devam ediyor
ABD Merkez Bankası FED’in likidite sağlayacağı beklentisi var. Uluslararası piyasalardaki fazla para kendine yön arıyor. Artan risk iştahı ile gelişen piyasalara para akışı devam ediyor. Dolar, Euro karşısında hızla değer yitiriyor. Türk Lirası ve gelişmekte olan ülke para birimlerine talep artıyor.
Faiz 1 yıl geriye gitti
DOLAR satışları ile TL’ye olan talep bono piyasasında da faizin 1 yılın en düşük seviyesine gerilemesine neden oldu. Gösterge bono bileşik faizi Ekim 2009’dan bu yana ilk kez yüzde 7.81’e kadar geriledi. Gösterge tahvilin bileşik faizi dün kapanışta yüzde 7.84 valörlü de ise yüzde 7.84 düzeyinden işlem gördü.
Altın rekor yeniledi
ALTIN ons fiyatıyla yeni bir rekora imza attı. Altının ons fiyatı 1.349 ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Altındaki bu yükseliş içerde serbest piyasada da altın fiyatlarını etkiledi. Cumhuriyet Altını 415.00 liradan işlem görürken çeyrek altının fiyatı ise 103.75 liradan kapanış gerçekleştirdi.
Borsa 67 bin puanı aştı yine çifte rekor kırdı
GELİŞMEKTE olan ülkelere para girişinin devam etmesi İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın yeni rekorlara taşımaya devam etti. Önceki gün hem seans içi hem kapanış rekoru kıran İMKB Ulusal 100 Endeks’i dün de bu performansına devam etti. Alımların hız kazandığı borsa tarihte ilk kez 67.147 puanı gördü.
Çağlayan: 1 TL’lik doları düşünmek bile istemiyorum
DEVLET Bakanı Zafer Çağlayan, “1 dolar 1 TL olur mu” sorularına, “Temennim kesinlikle olmaması” yanıtını verirken, “Getireceği tahribat aklıma gelince doların 1 TL’ye gelmesini düşünmek bile istemiyorum” diye konuştu. Dolardaki düşüşün o kadar da ileri gitmeyeceği tahminin de bulunan Çağlayan, 1.40’lı seviyeleri şöyle değerlendirdi:
Kur savaşları dünyada yeni başları ama biz bir yıldır mücadele ediyoruz. Ben Para Politikası Kurulu’nun uygulamalarını sanayi odası başkanlığımdan bu yana eleştiriyorum. Benim uyarılarımı, Merkez Bankası’na baskı olarak yorumlayanlar oldu. Ve bugün haklı çıkmış olmaktan hiç memnun değilim.
Para Politikası Kurulu maalesef bugüne kadar tribünde seyirci oldu, testinin kırılmasını bekledi. Doların 1.41 TL’ye gerilemesi testinin kırıldığı gündür.
İthalatımızın yüzde 60’ını dolar, yüzde 35’ini Euro, yüzde 5’ini de diğer paralarla yapıyoruz. 10 günde 100 bin dolarlık ithalat karşılığında 155 bin TL ödenirken, bugün 141 bin TL ödenecek. İhracatçı da 10 gün önce yaptığı ihracatın parasını bugün alsa 1.41’ TL’den alacak. Aradaki zararı kim karşılayacak?
İhracatçı bağlantı yapmaya korkuyor, 6 ay sonra kur ne olacak? İhracatçı dediğiniz, uzaysal yaratıklar değil ki, bu ülkenin üreticisi. Su kolay yere akar. Kolaylık ithalattaysa, su da işler de ithalata doğru kayar. Bu aşamadan sonra şok tedbirler alınma. Merkez Bankası faizleri düşürmeli.
Merkez Bankası daha ne yapsın para geliyor
MERKEZ Bankası eski Başkan Yardımcılarından, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) Direktörü Fatih Özatay, Nisan 2010 verilerine göre dünyada günde 4 trilyon dolar alınıp satıldığına dikkat çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Para, bu dönemde Kore, Brezilya, Türkiye gibi ‘hikayesi iyi’ ülkelere gidiyor. Dolayısıyla İran’a müdahale gibi çok radikal bir gelişme olmadığı sürece TL değerli kalacak. Merkez Bankası döviz alımını artırabilirdi, onu da yaptı. Bu noktada Merkez Bankası’nın daha fazla yapabileceği bir şey yok. Para geliyor, Merkez Bankası ne kadarını alabilir ki? Doların nereye gideceği tamamen dışardaki gelişmelere bağlı.”
1 dolar 1 lira olursa açık ikiye katlanır
TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, 1 liranın 1 dolara eşitleneceği yönünde bir öngörüyü aklına bile getirmek istemediğini vurgularken, “Eğer 1 lira 1 dolar olursa dış ticaret açığı 2 katına çıkar. Böyle bir sıcağa hiç bir kâr dayanmaz” dedi. Kurun 1.40’lara inmesinin ihracatçıyı çok rahatsız ettiğini vurgulayan Büyükekşi, şunları söyledi: “Bu bile Türkiye’nin önümüzdeki günleri için sıkıntıya yol açacak bir durum. Özellikle son 2 aydan beri buralara gelmesin diye mücadele ediyorduk. Türkiye’nin ihracatında uluslararası rekabetine büyük zarar veriyor ve son günlerde bütün ülkeler arasında kur savaşı başladı.”
Merkez’in alımları süreci değiştirmez
ANADOLUBANK Hazine Bölüm Başkanı Tolga Şenefe, “Dolar bütün para birimleri karşısında değer kaybetmeye devam ediyor” derken, iç dinamiklerden bağımsız bu durumu Merkez Bankası’nın aldığı tedbirlerle değiştirmesinin mümkün olmadığıı vurguladı. 7 EKİM 2010/HÜRRİYET