Beyaz Saray'ın Tahran’ın nükleer programıyla ilgili ortak bir kamuoyu oluşturma çabaları önemli engellerle karşı karşıya. Financial Times gazetesinde Daniel Dombey imzasıyla yayımlanan bir analizde Beyaz Saray’ın, yaptırımları desteklenmesi Ankara üzerindeki baskıyı artırmasının da buna işaret ettiği belirtildi.
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, geçtiğimiz hafta, Tahran’ın bir nükleer savaş başlığı üzerinde çalıştığı yönündeki endişelerini dile getirmişti. Ancak Türkiye, yaptırımlara destek vermesi gerektiği konusunda halen ikna olmuş değil. Dahası Ankara-Washington ilişkilerinde de son dönemde gerginlik yaşanıyor.
Türkiye’nin NATO’ya üye olduğu ve an itibariyle BM Güvenlik Konseyi sandalyelerinden birinde oturduğu düşünüldüğünde Ankara’nın önemi daha da artıyor.
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı James Steinberg’in, “Türkiye,İran’ın nükleer programı konusunda herkesten daha fazla kaygı duymalı” görüşünü aktaran Dombey, Washington Türkiye’nin desteğini istediğinin altını çizdi.
BİZ İŞBİRLİĞİ İSTİYORUZ
Steinberg, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İran’ı “dost” olarak tanımlamasıyla ilgili olarak, “Biz Türkiye’nin İran’ı yaftalamasını istemiyoruz. İstediğimiz şey, Türkiye’nin bizle işbirliği yapması ve İran’ın nükleer silah geliştirmesine birlikte engel olmak” dedi.
Dombey, iki müttefikin bu amacı gerçekleştirmek için ortak bir taktiksel yaklaşım bulmaları gerektiğini ifade etti.
ABD ve Türkiye’nin ilişkilerinin başka alanlarda da sınavdan geçtiğini belirten yazar geçtiğimiz hafta Katar’da yaşanan büyükelçi krizine değindi.
KATAR KRİZİ VE ERMENİ TASARISI
ABD’nin Katar Büyükelçisi Joseph LeBaron, Hillary Clinton’ın Katar Emiri ile görüşeceğini söyleyerek Clinton ve Erdoğan arasındaki bir görüşmeyi yarıda kesmek istemişti. ABD Dışişleri’nden yapılan açıklamada Türk diplomatların LeBaron’u engelledikleri ifade edilmişti.
Diğer yandan, önümüzdeki ay, ABD kongresinde 1915 olaylarıyla ilgili bir toplantı düzenlenecek. Türkiye, Temsilciler Meclisi’nin 435 üyesinden 138’i tarafından desteklenen kararın Washington-Ankara ilişkilerini bozacağı yönünde uyarı yapmıştı.
Steinberg, Tahran’ın geçtiğimiz hafta uranyum zenginleştirme oranını yükselteceğini duyurmasının, İran üzerine düzenlenecek bir askeri operasyon ihtimalini artıracağı yönündeki kaygıların yersiz olduğunu ifade etti.
Steinberg, “Hiç kimse askeri bir çözüm arayışında değil” diyerek operasyon ihtimali olmadığının altını çizdi.