Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,2398
EURO
37,6309
IMKB
9.109,000
ALTIN
2.922,340
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
ABD NEDEN HAREKATA OLUR VERDİ?
ABD NEDEN HAREKATA OLUR VERDİ?
 
Terör uzmanı Dr. Nihat Ali Özcan: Kedi bile vermem’ diyen Talabani şimdi kedilerin yerini gösterebilir!
 
26.2.2008 - 06:15
Kuzey Irak’ta ABD’nin stratejisinin değiştiğini söyleyen terör uzmanı Dr. Nihat Ali Özcan, artık Türkiye’nin elinin güçlendiğini vurguluyor. Zira Washington, Irak petrolünün dünya pazarlarına akması için istikrarlı bir Irak istiyor. İşte bu nedenle ABD, Türkiye’nin kara harekatına göz yumuyor, hatta destek veriyor... Özcan, ‘Talabani ve Barzani de dengelerin değiştiğinin farkında. Artık kedileri vermeseler bile yerlerini gösterebilirler’ diyor.

Irak fokur fokur kaynıyor. Kuzey Irak ise tam anlamıyla bir satranç tahtası oldu. Ve bu satranç kanla oynanıyor. Güç dengeleri sürekli değişiyor. PKK, işte bu oyunun maşalarından biri ve en büyük zararı Türkiye’ye veriyor. Şimdi iyice köşeye sıkışmış görünüyor ama konu terör oldu mu, yer de Kuzey Irak gibi kaygan bir zemin, işin içinde ne iş olduğunu ve gelecekte bizleri nelerin beklediğini öğrenmek için bir terör uzmanı ve stratejist olan Dr. Nihat Ali Özcan’a bu soruları sormanın doğru olacağını düşündük. Özcan, hem asker kökenli hem de PKK üzerine yapılmış ilk bilimsel çalışmanın sahibi... Yani hem askeri harekatın sonuçları üzerine hem de PKK’nın içinde neler olup bittiği konusunda doğru tespitleri yapabilecek bir isim. Konuşmamız boyunca, pek çok önemli tespit yaptı. ‘PKK’nın yaşlı ve bölgedeki değişime ayak uydurmakta güçlük çeken bir örgüt’ olduğu bunlardan biri... Bir diğeri, ’Bu terör örgütünün ayakta kalabilmek için daha çok kana ihtiyaç duyduğu’... Bir başkası Irak Devlet Başkanı Talabani’nin ‘Türkiye’ye bir kedi bile teslim etmeyiz’ dediği günden bu yana dengelerin çok değiştiği... Zira ABD şu anda bağımsız bir Kürt devleti istemiyor. Hedefi bütünlüklü bir Irak ve işte bu yüzden Türkiye ile ilişkilerini güçlendirmeye karar verdi. Petrol kaynaklarının dünya piyasalarına satılabilmesi için istikrar arıyor ve adresi Türkiye’de görüyor. İşte bu yüzden Talabani, artık kedileri vermese bile “İşte burada!” diyebilir! Peki artık kartlar Türkiye’nin elinde mi? Yok öyle bir şey! Tabii ki elimiz güçlendi, ama doğru strateji uygulamak kaydıyla... Özcan, durumu ortaya koyduktan sonra strateji konusunda da ipuçları veriyor. Hükümete ve Dışişleri’ne uyarılarıyla birlikte!


Bu operasyonun anlamı ne?
Bu operasyonun bir askeri anlamı var, bir de politik ve psikolojik anlamları... Politik perspektiften baktığınızda, egemen bir ülkenin topraklarına girip operasyon yapıyor olmanız, o ülkenin Amerika tarafından işgal edilmiş olmasına rağmen yapılıyor olması, herkes açısından bölgede bazı şeylerin değişmeye başladığı anlamına geliyor. Bu operasyon Türkiye ile Amerika arasındaki ilişkilerin değiştiğinin bir göstergesi. Hava harekatı için de Amerika girişim yapmıştı ama şimdi onun bir adım ötesine gitti.


Deniyor ki, ‘Amerika, Kuzey Irak’ta federatif bir oluşuma artık sıcak bakmıyor. Biraz da bu yüzden bu operasyona göz yumuyor, destek veriyor...’
Şunu görmek gerekiyor; Amerika’nın Irak’ı işgalinden sonraki gelişmeler hem küresel hem de bölgedeki dengeler üzerinde önemli değişiklikler meydana getirdi. ABD kendi gücünün sınırlarını zorladı. Dolayısıyla sadece askeri güce dayanan, tek başına, tek taraflı kararlarla bu coğrafyada meydana getirdiği değişiklikleri yönetemeyeceğinin, bunun maliyetinin yüksek olduğunun farkına vardı. Bir taraftan da yaptığı işler bölgede İran gibi, Rusya gibi aktörlerin gücünü artırdı. Güç dengesindeki makas kapandıkça, Amerika yeni arayışlar içine girmek, 50 yıllık müttefiki olan Türkiye’nin pozisyonunu tekrar gözönüne almak zorunda kaldı. Ve Türkiye’nin Kuzey Irak’a, Irak’a ve PKK sorununa ilişkin beklentilerinin kendi tutumu yüzünden olumsuz yöne gittiğini de gördü. Sonuçta Amerika büyük resmi okuma biçimini değiştirdi. Şimdi bu değişiklikten Türkiye de faydalanıyor. Ama bu her konuda Türkiye ile Amerika’nın aynı yolda gideceği anlamına da gelmiyor. Yani bu değişim sadece Türkiye’nin çabalarıyla olmuş değil, doğrudan doğruya bölge dengelerindeki değişimle ilgili... Burada düzgün olan belki de Türkiye’nin bu okuma biçiminin Amerika’yla aynı çizgiye gelmiş olması. ABD kendi çıkarı açısından Irak’ın bütünlüğünün muhafaza edilmesi gerektiğine inanıyor artık.
Rusya direnecektir...


Amerika, ‘Irak’ta asker azaltacağız’ diye açıklamalar yapıyor. Bölgeyi terk mi ediyorlar?
Hayır ama asker azaltacaklar. Çünkü üzerlerinde kamuoyu baskı var. Irak onlara her yıl 80-100 milyar dolara mal oluyor. Henüz petrol üretimine de geçilemedi. Amerika, Irak’ta şimdiye kadar 780 milyar dolar harcadı. Fakat istikrar konusunda hâlâ istediği noktaya gelemedi. Bazı sorunlar var. Eğer ülkede bütünlüğü sağlayamazsa gelecek 30 yılda da koyduğu parayı geri alamayacak. Niye? Çünkü Irak’ta istikrarsızlık demek, buradaki enerji kaynaklarının dünya pazarına sunulamaması demek. Şu anda petrolün varili 100 dolar. Bir an önce Irak’ın doğalgaz ve petrolünün uluslararası piyasalara çıkması lazım. Bunun için de Irak’ta istikrar lazım.


Amerika’nın sağlayamadığı istikrarı Türkiye mi sağlayacak bölgede?
Hayır. İstikrarı sağlama konusunda farklı açılımlar değerlendirilecek. Bunlardan biri, bu bütünlük halinin devam etmesi ki, İran’ı ancak böyle elde tutabilir Amerika. Irak üzerindeki etkisini kırma açısından... Öbür taraftan bu istikrarsızlık devam ettiği sürece Amerika’nın Türkiye ile ilişkileri, Türkiye’nin Irak ve Kürtlerle ilişkisi de farklı bir tarafa gidebilir ve kontrolden çıkabilir. Bunları sağlamanın yolu, Türkiye’nin isteği olan Kuzey Irak’ın PKK terör örgütü için güvenli bölge olmaktan çıkartılması. Bunun için de örgütün terörist faaliyetlerine bir son vermesi gerekiyor. Son vermesi için, havuç ve sopa politikanızı beraber sisteme sokuyorsunuz.


Yani?
Bir yandan ’Eğer bu yöntemlerle yola devam edersen seninle mücadelemi sonsuza kadar devam ettiririm’ kararlılığını gösteriyorsunuz. Bu kararlılığınız da değişen politik iklimle daha da güçlendiriliyor. Yani Amerika sizin bu yaptığınız mücadeleye, sopa politikanıza, istihbaratla ve diplomatik alanda verdiği destekle yardımcı oluyor. Bununla örgütün kararlarını değiştirmesini hedefliyorsunuz. ’Kararlarımı değiştireceğim ama’ dediğinde de ona fırsat alanları açıyorsunuz.


Yani?
Başbakan diyor ki, ’Yakın zamanda TRT’de bir kanalı Kürt kanalına dönüştüreceğiz... Birtakım hukuksal düzenlemeler yapacağız... Eve gelmek isteyen varsa buyursun gelsin.’ Bir bakan diyor ki, ’Bu aralar İspanya ve İrlanda’yla ilgileniyorum. Onların da böyle sorunları vardı, yol aldılar. Bakıyorum ne yapmışlar?’ Bütün bunlar yan yana geldiğinde Türkiye’nin bu yönde bir karar almasını zorlayıcı bir yapı ortaya çıkıyor.


Havuç işin demokratik açılım kısmı yani?
Evet. ’Bu operasyonlardan kurtulmak istiyorsan sana ödül olarak birtakım yeni düzenlemeler yapacağız. Yeter ki sen iradeni ortaya koy’ deniyor.


Sizce Türkiye PKK için mi girdi Kuzey Irak’a?
Tabii ki PKK için.


Yani arka planda gizli bir anlaşma yok mudur gerçekten?
Amerika ile büyük ihtimalle şöyle bir anlaşma var. ‘PKK sorununu ortadan kaldırırsak, bu Türkiye ile Kuzey Irak’taki Kürtler arasındaki ilişkiyi bir noktaya getirir. Kerkük meselesi de tarafların kabul edebileceği biçimde siyasi bir çözüme kavuşturulur. Böylece Irak enerjisi petrol ve doğalgazı Türkiye üzerinden Avrupa’ya gider. Türkler’le Kürtler ve Irak hükümeti arasındaki ilişkiler iyiye gider. Türkiye’nin bu bölgede güvenlik sorunu kalmadığında belki bir adım sonra Afganistan’da bize yardım edebilir.’ Bekleyeceğiz, asıl sonuçları Amerika’daki seçimlerden sonra göreceğiz. Daha zaman var ama tahminim Amerikan seçimlerinden sonra da Ortadoğu politikalarından geriye dönüş olmayacak. Yani Irak’a enerji politikaları açısından ve ‘Daha az para nasıl harcarım?’ diye bakacaklar artık.


Kürt meselesinde sopa işin yüzde 20’si, asıl çözüm havuçta!

Bu değişime Rusya’nın tavrı ne olacaktır?
Bizim hükümetle, ABD’nin algılama biçimi Irak’taki enerji politikalarıya yakından bağlantılı. Türkiye’nin bu konuda sağlamayı taahhüt ettiği şey de Irak’taki petrol ve doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınması... Şimdi böyle büyük bir projeyle geldiğiniz zaman, bu pazarlarda büyük aktör olan ve bu işten büyük para kazanan Rusya rahatsız olacaktır. Rusya, ya bu oyun kurulmadan önce ya da kurulma aşamasında devreye girecektir. Tabii ki 100 liradan petrol satmak için bu projenin hayata geçmesini ve bölgede istikrarı istemeyecektir. Şimdi siz istiyorsunuz ki, ‘Rusya’nın tezgah açtığı Avrupa’ya ben de bir tezgah açayım.’ Rusya’nın buna izin vereceğini sanmıyorum. En azından direnecektir.


Peki sizce Amerika-İran ilişkilerinde Türkiye nerede, ne kadar olacak?
Bu soruların ipuçlarını da önümüzdeki dönemde göreceğiz. Ama tabii ki Türkiye ile Amerika arasında PKK meselesindeki bu yakınlaşma, bu bahar havası İran’ı da mutsuz ediyor... ‘Amerika ile Türkiye böyle çok yakın ilişki geliştirdiğine göre acaba bunun karşılığında Türkiye’ye ne aldı? Masada olanlardan biri de İran’a karşı Amerika’ya yardım etmek midir?’ diye onlar da kendilerine soruyordur.


Peki sizce bu operasyonun PKK üzerindeki etkisi ne olur?
Bu Türkiye’nin sorunu ne kadar iyi yöneteceğine bağlı. Tabii ki başka ülkeler, yardım ve destekle PKK’yı ayakta tutabilir. Ama bütün sorun sizin bu meseleyi ne kadar iyi yönettiğinizle ilgili. Eğer Türkiye, kendi içinde birtakım tartışmalara girmezse, siyaset kurumlarıyla devletin başka kurumları ortak bir vizyona sahip olursa, tutarlı politikalar izlerse, muhalefet ve iktidar bunu iç politika aracı olarak görmezse iyi yönetilir.


İlk defa muhalefet ve AKP arasında bir ortaklık var...
Operasyon konusuna ‘Tamam’ diyorlar da, operasyon işin askeri boyutu. Yani bu meselenin yüzde 15-20’lik kısmı. Asıl kriz öbür kısma gelince çıkacak gibi görünüyor. Ama eğer güvenlik konusunda mesafe alınırsa işin havuç kısmı biraz daha kolaylaşabilir. Bu iş zaman meselesi.


Ne olursa operasyon çok başarılı sonuç verir?
Bunun izahatı yoktur. Tek başına operasyon size başarı sağlamaz. Bu sizin sınırı korumadan sonra yapacağınız operasyonlar ve daha sonra yapacağınız ekonomik, politik, diplomatik girişimlerle bir anlam ifade eder. Dediğim gibi, çözüm içinde güvenlik yüzde 20’yi oluşturur. Bu harekat da o yüzde 20 içinde yüzde 5’tir.


Peki Kürt yönetimine bir gözdağı olarak kabul edilebilir mi bu operasyon?
Hayır. Kuzey Irak’taki yönetim de homojen bir yapıda değil. Orada da farklı gruplar arasında rekabet var. Barzani farklı, Talabani farklı. İkisi arasında rekabet var. Sonra bir PKK dengesi var bölgede. Dolayısıyla herkesin oyunu birbirinden farklı. Talabani, PKK meselesinin farklı biçimlerde çözülmesiyle kendisine bazı fırsat alanlarının açılacağını düşünüyor, Barzani ise bölgede herkesin hamisi olarak görüyor kendisini. Dolayısıyla her ikisinin siyasi yaklaşımı birbirinden farklı. Ama Talabani de bölgede bir şeylerin değiştiğinin farkında, Barzani de... Yalnız Barzani’nin geleneksel olarak bu değişimi kabullenmesi daha zor oluyor.


Talabani eski laflarını yutar mı dersiniz. ‘Türkiye’ye kedi bile vermem’ demişti...
Kediyi vermeyebilir. Ama kedinin nerede olduğunu gösterebilir. Kedileri, ‘gidin’ diye ikna edebilir, gönüllü hale getirebilir.


Yapabilir mi bunu?
Yapıyor zaten. ‘Bakın orada ciğer var’ diye...


Böyle bir ihtimal var mı gerçekten?
Tabii. Böyle şeyler olması konusunda çalışmalar var. PKK’lılara birtakım tekliflerle gidebilirler. ‘Bir kısmınız burada kalın, suça karışmamış olanlarınız Türkiye’ye gitsin’ gibi yaklaşımlar çıkabilir ortaya.


Neden yapsın ki bunu Talabani?
Çünkü çatışmalar bittiğinde sınırın iki tarafındakiler de kazanacak. Yani Kürt gruplar da petrolden, enerjiden para kazanacak, Türk gruplar da... Sınırın iki tarafında ticari imkanlar ortaya çıkacak. İnsanlar sürekli çatışarak hayatlarını, kaynaklarını tüketmek yerine istikrar isteyecekler. İstiyorlar da... Çok para kazanıp iyi bir hayat yaşamak, Batılılar gibi olmak istiyorlar...


PKK üzerine ilk bilimsel araştırmayı o yaptı

Asker kökenli bir uzman Dr. Nihat Ali Özcan. Herkesin stratejist olduğu günümüzde gerçek anlamda bu iş üzerine kafa yoran ve çalışmalar yapan sayılı isimlerden... Kara Harp Okulu ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden diploma aldı. Yüksek lisans ve doktora eğitimini ise 9 Eylül Üniversitesi’nde tamamladı. Özcan’ın doktora tezi PKK üzerine yapılmış ilk bilimsel çalışma: ’Kürdistan İşçi Partisi (PKK): Tarihi, İdeolojisi ve Yöntemi’ unvanını taşıyor. Ordudan emekli olduktan sonra Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde (ASAM) terörizm üzerine çalışmalar yapan Özcan, 9 Eylül, Hacettepe, TOBB Ekonomi ve Teknoloji üniversitelerinde ve Kara Harp Okulu’nda terör üzerine dersler verdi. Halen Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nda (TEPAV) araştırmacı olarak çalışıyor...
VATAN


Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


FETULLAH GÜLEN EVREN İÇİN 'CENNETLİK' DEDİ Mİ?

ŞEHİTLER ÖLMEZ, VATAN BÖLÜNMEZ AMA...

ERDOĞAN'A SÜRPRİZ DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI HAZIRLIĞI
»  KANADOĞLU: YÖK BAŞKANI ANAYASAYI İHLAL SUÇU İŞLEDİ
»  VEKİL'E "KIYAK ZAMMA " DURDURMA
»  TÜRBAN PROTOKOLÜ BOZULDU, MHP DAHA DA BOZULDU
»  GÜL FAZLA ELEŞTİRİLİNCE TANZAYA'YA GİTMEKTEN VAZ GEÇTİ
»  BÜLENT ERSOY'UN 3 YILA KADAR HAPİSİ İSTEDİ.
»  ŞEHİT SAYISI 20 OLDU, 153 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ
»  "ASKER YATMADI VATANINI SATMADI"
»  BAYKAL, GÜL'ÜN YÜZÜNE BAKMADI
»  AKP, MHP'Yİ YARI YOLDA BIRAKTI
»  "YASİN HAYAL'DEN HERKES KORKAR"
»  DİYARBAKIR'DA PROVAKASYON
»  ZAP’IN ANA MERKEZİNE 2 KİLOMETRE KALDI
»  3 ŞEHİDİMİZİ KOCATEPE'DEN ON BİNLER UĞURLADI
»  YÖK BAŞKANI YASAKÇILARA SERT ÇIKTI
»  ASKER IRAK'TAN NE ZAMAN DÖNECEK?
»  CANLI YAYINDA ŞEHİT TARTIŞMASI
»  MİLLETVEKİLİNE ZAM GİRİŞİMİ DURDURULDU
»  BÜYÜKELÇİLİKLERDE ATAMALAR TAMAM
»  FLAŞ..FLAŞ.. GÜL, TANZANYA'YA GİTMEKTEN VAZGEÇTİ
»  GENELKURMAY'DA SICAK SAATLER
»  OPERASYONDAN İLK GÖRÜNTÜLER
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.