DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, "Türkiye’de artık hukuk kazansın, demokrasi kazansın. Darbeci gelenekler üstün
çıkacağına milyonların oyuyla temsil edilen bu Parlamento galip çıksın" dedi. Türk, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmaya, ''Kürtlerin, Türklerin ve Anadolu'da yaşayan bütün halkların omuz omuza mücadele vererek kazandığı Çanakkale Savaşının yıl dönümü dolayısıyla, emperyalizme karşı verilen tarihi savaşta şehit düşen binlerce insanın abidesi önünde saygıyla eğiliyorum'' diyerek başladı.
Kürt sorununun çözümü konusunda, Hükümetin gerçekçi bir inisiyatif başlatması gerektiğini kaydeden Türk, ''Bu sorunun Meclis çatısı altında, herkes tarafından açık bir şekilde tartışılarak çözüm yolunun aralanmasının zamanı gelmiştir. Hiçbir milliyetçi, ırkçı söylem ve tehdit artık bu süreci engelleyemez. Bu tür tehditleri savuranlar, ülkeyi yeni bir kaosun içine çekmek isteyenlerdir. Cumhuriyet tarihinin bu en büyük sorununu bu Meclis çözecektir'' dedi.
Son günlerde, ''Seçkinci cumhuriyet anlayışının yeni bir anti-demokratik girişiminin'' konuşulduğunu söyleyen Ahmet Türk, ''Artık kimsenin ciddiye almadığı ve gayri ihtiyari olarak gülünç olarak karşıladığı bir müdahaleyi yaşıyoruz. Karl Marks, 'Tarih bir kere tekerrür ederse trajik, ikinci kere tekerrür ederse komik olur' demiş. Hakikaten bu komikliğe ve küçülmeye artık dur demenin zamanı gelmiştir'' diye konuştu.
Türk, Danıştay Başsavcısının darbeyi ve idamları meşrulaştıran ve öven yaklaşımının ardından Yargıtay Başsavcısının AK Parti'ye karşı kapatma davası açtığını anımsatarak, şöyle devam etti:
''Hukuk, ideolojik olamaz. Hukuk, seçkinlerin ideolojik dogmalarının aracı haline getirilemez. Hukuk, düşüncesi ve siyasi yaklaşımı fark etmeksizin herkes için, bütün vatandaşlar için hukuktur. Türkiye, geçmişin darbeler ve müdahaleler ülkesi olmayacaktır. Ve hiçbir darbeyi ve müdahaleyi eleştirmemiş olan mevcut ideolojik hukuk anlayışı, bu kez yavaş yavaş kendini toparlamaya çalışan Türkiye demokrasisini alt edemeyecektir. Hiç kimse bundan medet ummasın. Türkiye'de artık hukuk kazansın, demokrasi kazansın. Darbeci gelenekler üstün çıkacağına,milyonların oyuyla temsil edilen bu parlamento galip çıksın.''

-''DAVAYI, DEMOKRASİ AYIBI OLARAK GÖRÜYORUZ''-

AK Parti hakkında açılan kapatma davasıyla Türkiye'nin gündeminin değiştirildiğini belirten DTP Grup Başkanı Türk, şunları söyledi:

''Hakkında kapatma davası açılan bir parti ve siyaset yasağı istenen partililer olarak bizler, AKP hakkında açılan bu kapatma davasını demokrasi ayıbı olarak görüyoruz. Bu ülkede her siyasi parti şiddete başvurmamak koşuluyla her görüşü ifade edebilmeli. Zaten birbirinden farklı partilerin olmasının anlamı da budur. Her şeyden önce farklılıklara tahammül gerekir. Her düşüncenin, her siyasi görüşün önüne engel, set oluşturulacaksa bu, ülkeyi geliştirmeyeceği gibi, sorunların çözüm aracı olan siyaseti de devre dışına iter.

Gerek partimiz DTP gerekse de AKP hakkında açılan kapatma davası, sivil siyaset alanının daraltılması çabasının bir ürünüdür. Atanmışlardan oluşan elit-bürokratik yapı, İttihat ve Terakki yönetiminden bugüne kadar, kendisini hep bu ülkenin sahibi olarak görmüş ve siviller, seçilmişler üzerinde bir vesayet oluşturmuştur.''

Türk, kapatma davalarıyla, ''Sizin siyaset sınırlarınızı biz belirleriz. Bunun dışına çıkamazsınız. Devletin ideolojisinin, ali çıkarlarının dışına çıktığınızda kapatırız, siyaseti yasaklarız'' mesajlarının verildiğini ileri sürdü.

Ahmet Türk, ''Partimiz hakkında kapatma davası açıldığında sesi çıkmayanlar şimdi demokrasi havarisi kesiliyor. Sanki yüzde 47 oy alan bir parti kapatılamaz, ancak yüzde 5 oy alan bir kapatılabilir. Böyle bir şey olabilir mi? Ne yazık ki DTP'yi hedef haline getirerek, kapatma davasının açılmasını tetikleyen AKP'nin kendisi de aynı akıbete uğramıştır'' diye konuştu.

-''KÜRT SORUNU ÇÖZÜLMEZSE...''-

Türkiye'de sivil siyasetin gelişmesinin önündeki en önemli engelin Kürt sorunu olduğunu ileri süren Türk, ''Türkiye'de Kürt sorunu çözülmeden, gerçek demokrasinin gelişmesi de mümkün değil. Türkiye gerçek bir demokrasiye kavuşmayınca da partiler kapatılır, aydınlar susturulur, barış talep edenler meydanlarda coplanır, gazeteler kapatılır. AKP hakkında açılan kapatma davası şunu açıkça göstermiştir; demokrasi herkese lazım. AKP eğer Kürt sorununu bir fırsat olarak değerlendirip, sivil demokratik bir çözüm süreci başlatsaydı, bu demokratik bir değişim ve dönüşümü de beraberinde getirecekti'' dedi.

DTP Grup Başkanı Türk, sivil anayasanın bir an önce Meclis gündemine getirilmesini, yapılacak düzenlemeyle parti kapatmaların önüne geçilebileceğini belirterek, bu yöndeki değişikliği destekleyeceklerini sözlerine ekledi.

TÜRK’ÜN OKUYAMADIĞI NEVRUZ MESAJI

Bu arada Türk, kürsüde konuşurken notları karıştı. Notları toparlayamayan Türk’ün metinden okumadığı bölümün nevruz bayramı ile ilgili mesajları olduğu öğrenildi. Türk’ün karıştırdığı ve okumadığı satırlar şöyle:

"Halklarının, baharını ve barış ve özgürlük mücadelelerini simgeleyen Nevruz Bayramı dönemine girmiş bulunuyoruz. Yıllardan beri, halkımızın demokratik taleplerini dile getirmesinin bir aracı olan Nevruz, Türkiye’de demokratikleşmenin sembolü olan en büyük geleneksel festivalimizdir. Demokrasi baharımızın en önemli temsilcisidir.

Ülkemizin dört bir yanında kutlanmaya başlayan ve 21 Mart Cuma günü kutlamaların zirveye ulaşacağı Nevruz Bayramı’nda, özellikle Kürt coğrafyasında yükselen sese herkes kulak vermelidir. Bu ses, bütün görkemi ve avazıyla, barış-kardeşlik-demokrasi ve özgürlük şiarlarını seslendirecektir. Geçmiş yıllardan farklı olarak, bütün siyasetçileri iş başına davet edecek ve “artık yeter" diyecektir. Kürtler ne istiyor? diyenlerin Nevruz’u dikkatle izlemesini öneririz. Çünkü halk çözümün yol haritasını bu Nevruz’da çizecektir."