AvrupalI Türklerin Dergisi TEAM Ekim sayısı çıktı ve işlediği özel dosyalarla yine gündeme damgasını vurdu. Derginin bu ayki en ilginç haberi hiç şüphesiz ki Almanların sünnet merakı..

Türklerin ilk geldiği zamanlarda sarımsaklı Türkler diye alay edenler Türklerden fazla sarımsak tüketmeye başladılar. Tabi bu kendiliğinden olmadı. Uzmanların Alman medyasında “Sarımsak faydalıdır” açıklamaları ile alışkanlıklar bir kenara itildi.

Alman Focus dergisi, genç Alman erkeklerinin gittikçe daha yoğun şekilde sünneti tercih ettiklerini yazdı.

Peki bu nasıl oldu?

Dergiye konuşan Hamburglu ürolog Hartmut Porst, özellikle yaşları 18 ile 25 arasında değişen gençlerin giderek artan şekilde sünnet olmak istediklerini, bunu eşleri ve sevgililerinin de istediğini söyledi.

Konuyu Türk cerrahlara da sorduk. Sünnet için başvuranların arasında, Müslüman olmayan Almanların sayısının gittikce arttığını söylediler. Alman gençler operasyon için Türk doktorları tercih ederek kendilerini tecrübeli ellere emanet ediyorlar.

Sünnet olan Almanların sayısının artmasında yine Alman medyasında yapılan olumlu yayınların da etkisi olduğunu vurgulayan uzmanlar, Asıl teşviğin ailelerden geldiğini de söylüyorlar.

Hastalık kasaları karşılamıyor

Almanya’da bir sünnetin operasyon bedeli ortalam 200 euro. Bunu keyfe keder işlem olarak gören Hastalık Sigortaları ödeme yapmıyor. Sünnet olmayı kafasına koyan bir Alman gencin 200 euroyu gözden çıkarması gerekiyor.

Hijyen için gerekli!

Sünnet olan bir erkeğin hastalıklara yakalanma riskinin sünnet olmayanlara oranla daha düşük olduğu sağlık çevrelerince vurgulanan bir gerçek. Hijyen ve temizlik açısından da sünnetin ne kadar önemli olduğunu artık bilmeyen yok.

Oldu da bitti Maşallah!

Türk kültüründe çocuk yaşta yapılan sünnet operasyonunu Almanya’da delikanlılar daha geç yaşta geçiriyorlar. Çocuklar gibi sünnetçiden kaçmak yerine kendi istekleri ile sünnet masasına yatıyorlar. Henüz Türkiye’deki gibi şenlikler, özel kıyafetler, hokkabazlar yok. Sünnet pilavları, şerbetleri yapılmıyor. Sünnet olana takı takılıp arabaya bindirilerek caddelerde klaksona basılmıyor ama çok yakında o da olacağa benziyor ve bu yazdıklarımızın gerçekleşmesi bizi hiç şaşırtmayacak.