Alman Federal Parlamentosunun haftalık toplantısında Sol Parti tarafından Fethullah Gülen ve Hizmet hareketi hakkında verilen soru önergesi hükümet tarafından yanıtlandı.

Sol Parti’den üç milletvekilinin imzasını taşıyan toplam 16 maddelik soru önergesinde Fethullah Gülen ve taraftarlarının savundukları görüşlerin anayasal düzene uyup uymadığı ve Hizmet hareketinin Almanya’da istihbarat kurumları tarafından izlenip izlenmediği sorulmuştu.

Soru önergesinde Federal hükümetin Gülen ve taraftarlarının etkinliklerini nasıl değerlendirdiği de yer aldı. Önergede Türkiye’de son haftalarda çok sayıda polis memurunun yerlerinin değiştirilmesinin Avrupa Birliği üyelik sürecine nasıl bir etkisi olabileceği de soruldu.

Bireysel istisnalar dışında Gülen hareketinin Almanya’da anayasal düzene karşı olduğu konusunda ellerinde bir kanıt olmadığını açıklayan hükümet sözcüsü, hareketin iç istihbarat yetkilileri tarafından izlendiği iddialarının da doğru olmadığını, bunu gerektirecek bir sebep bulunmadığını duyurdu.

Hükümet temsilcisi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın geçen 4 Şubat tarihinde yaptığı Berlin ziyaretinde Başbakan Angela Merkel’le Gülen hareketi ile ilgili konuşup, konuşmadığı sorusunda da yanıt verdi.

Temsilci, Başbakan Erdoğan'ın ikili zirvede ve Berlin’de yaptığı diğer görüşme ve konuşmalarda Türkiye’deki gelişmelerle ilgili kendi değerlendirmelerini ifade ettiğini ve Alman tarafının bu görüşleri değerlendirmeye aldığını açıkladı.

Bu kapsamda Başbakan Erdoğan'ın Merkel’den Almanya’daki Gülen kurumlarına karşı bir girişimde bulunmasını istemediği de vurgulandı. Hükümet Türkiye’deki polis atamaları ile ilgili yanıtında ise hukuk devleti standartlarının çiğnenmemesine özen gösterilmesi gerektiğini vurgularken  bunun Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik müzakereleri açısından önemi belirtildi.

Gülen hareketine bağlı olan Diyalog ve Eğitim Vakfı’nın verilerine göre hareketin Almanya’da yaklaşık yirmi okulu ve 150 eğitim merkezi bulunuyor.

Şubat ayında Der Spiegel dergisinde yer alan bir haberde okul ve eğitim merkezi sayısı 300 olarak tanımlanmış, ayrıca Baden-Württemberg Eyaleti’ndeki Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın, ‘Gülen hareketinin din devleti eğilimli ve anayasal düzene aykırı tavırları olduğu’ şeklinde bir raporu bulunduğu iddia edilmişti.