Vatan gazetesinde Gülümhan Gülten imzasıyla ve "Böyle müdür görülmedi" başlığı ile çıkan haberde, Zirat Bankası'ndaki esrarengiz haberleşmeye yer verildi. Vatan'ın haberi şöyle:  

Türkiye'nin en büyük bankası Ziraat Bankası, tarihi bir operasyona tanık oldu. Banka tarihine "Canpare ve Ali Damacana" operasyonu olarak geçen adrenalini yüksek operasyon geçtiğimiz hafta tamamlandı. Ziraat Bankası yönetimi ile Devlet Bakanı Ali Babacan'ı yaklaşık 1.5 yıldır sıkıntıya sokan ve James Bond filmlerini aratmayan olaylar dizisi bir süre önce devreye giren emniyet ve savcılık tarafından nihayet çözüldü. Fail ise Ziraat Yaürım'ın Genel Müdürü Erkan Er çıktı. Ziraat yönetimini rahatsız eden kişinin Er olduğunun ortaya çıkması ise başkenti şok etti.  

Geçtiğimiz yılın başından bu yana Ziraat Bankası Yönetim Kurulu, Genel Müdür Can Akın Çağlar ve Babacan'la ilgili özel bilgi, konuşma ve toplantılar, kimden geldiği belli olmayan elektronik postalarla, bazı hükümet üyelerinin de dahil olduğu bir çok kişiye "Canpare ve Damacana Hikayeleri" adı altında mail olarak gönderiliyordu. Babacan'ın 'Ali Damacana", Can Akın Çağlar'in "Canpare" olarak anlatıldığı hikayeler dizisi 1.5 yıldır her ayın ilk haftası onlarca kişinin mail adreslerinde bulunuyordu.

KOD ADI

Kamu bankaları, özellikle de Ziraat Bankası'nda yaşanan olayların mizahi bir dille anlatıldığı mail'ler çeşitili yorumlarla giderek sertleşti ve gönderildiği adresler de çoğaldı. Hatta çok sayıda bürokrat, milletvekili, banka çalışanı ile bazı hükümet üyelerine bile gönderilmeye başlandı. "Bankada gerçekte ne olup bittiğini anlattığını" iddia eden mail sahibi, yönetime ve Babacan'a ağır suçlamalarda bulundu. Zaman zaman farklı isimleri tercih etse de mail'ler genellikle "Hep bilen" kod adı ile gönderildi.

Olayın büyümesi üzerine Ziraat Bankası yönetimi sessiz sedasız bir araştırmaya girişti. Ancak yazılan kimin hazırladığı bulunamadı. Bunun üzerine, yönetim Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Savcılık da soruşturma başlattı. Araştırma sonucunda, maillerin yurtdışındaki bazı adreslerden geldiği belirlendi. Bu nedenle işlem yapılamadı.

Konunun Ziraat Bankası'mn da bağlı olduğu Bakan Ali Babacan'a yansıması üzerine durum içinden çıkılmaz bir hal aldı. Babacan'ın mail'lerden büyük sıkıntı duyduğu ve "Bu iş çözülsün. Kimse bulunsun" dediği öğrenildi. Konuyla ilgili bazı hükümet üyelerinden de yardım istendiği, bir kaç ay önce de düğmeye basıldığı belirtiliyor.

POLİS DEVREDE

Emniyet'in organize suçlarla ilgili birimleri devreye sokularak büyük bir takip başlatıldı. Mail'lerin gönderildiği adreslerin bazı internet kafeler olduğu belirlendi. Sıkı bir iz süren emniyet birimleri geçtiğimiz günlerde Canpare hikayelerini gönderen faili tespit etti. Fail de Ziraat Bankası'mn kendi yöneticilerinden Ziraat Yatırım Genel Müdürü Erkan Er çıktı. Yapılan tespit üzerine polisin geçtiğimiz haftalarda Er'in istanbul Maslak'taki makamına baskın yaparak, bilgisayar ve diğer kayıtlarına el koydu.

'Sorunlarım var' dedi istifa etti

Yakın çevresi, Can Akın Çağlar'ın Erkan Er'le yüzyüze görüşmesiyle ilgili şunları anlattı: "Müdür, Er'e önce 'Doğru mu?' diye sormuş. Er, itiraz edince, şifreyi okuyarak, 'Bu sana ne hatırlatıyor' diye sormuş, o da 'Oğlumun doğumgünü diyerek itirafta bulunmuş. Özür dileyen Er, 'Sorunlarım vardı' demiş. Bunun üzerine, Er'den istifasını verip çıkması istenmiş".

Canpare, Damacana Abisi'ne beni cumhurbaşkanı yap demiş

* Canpare tarafından Ali Damacana'ya şikayet edilen Kasiyerler Kurulu üyeleri çok bozulmuş. Damacana'ya ulaşıp, "Bu Bizans oyunu" demiş.

* Şu sıralar Tanzim Mağazacılık'ta en muteber dil 'kuş diliymiş'. Canpare ve ajanları akşama kadar telefonları dinlediklerinden zavallı tanzimliler birbirleriyle kuş dili ile anlaşır olmuşlar.

"Canpare gücünü korusun diye her gün bir kilo ıspanak yiyordu. Başkasiyer vekili Hüseyin Kaydım ise ciğerim Canparem senin gücün bize lazım, yorma kendini, ıspanak yetmez her sabah iki çiğ yumurta iç hem uyurken de horlamazsın diyordu..."

Canpare, kurumu küçülterek adını tarihe yazdırdı. Damacana ha gayret Canpare, biraz daha küçültürsen seni milletvekili, yok etmeyi becerirsen 2007 de cumhurbaşkanı yapacağız demiş... Merkezi umumi reisliğinde havasını alan Canpare, Abisi'ne beni cumhurbaşkanı yap abi demiş.