İşte Vatan Gazetesi yazarı Can Ataklı'nın olayın perde arkasını anlatan yazısı.
22 Temmuz’a kadar orduyu tut
Ufuk Güldemir’in Teşvikiye Camii’ndeki cenaze töreninde, Tayyip Bey’in özellikle Amerika ile ilişkilerini düzenleyen danışmanlarından biri de vardı.
Çok aktif olduğu bilinen bu danışman ister istemez iş ve medya dünyasının önde gelen isimleri tarafından çevrilmişti. Konu çok konuşulan son gelişmelerdi doğal olarak.
PKK terörü hızla tırmanıyor, Silahlı Kuvvetler ulusal güvenliği sağlamak için hükümetten yetki bekliyor.
Danışman çevresindekilere “Bugün yapılacak terör zirvesini bekleyin” diyor sadece.
Cenazeye katılanlar o sırada Tayyip Erdoğan’ın “İçerideki 5 bin PKK’lıyı hallettik de sıra dışarıdaki 500’e mi geldi?” sözlerini henüz bilmiyorlar.
Şimdi geriye gidelim. Aralık ayı içinde Kürt lider Barzani Amerika’ya gitti. Başkan Bush tarafından da kabul edildi. Belirtildiğine göre Barzani bu görüşmede Türkiye’nin PKK’yı sorun yaptığını, bu nedenle sıkıntıda olduklarını söyledi.
Yine belirtildiğine göre Bush “Sen merak etme, onlar (PKK) bizim çocuklarımız, dokundurtmayız” dedi.
Barzani döndükten sonra PKK yöneticilerine bu konuştuklarını anlattı. Ardından da en önemli sözünü söyledi: “Şu anda Türkiye’nin başında işimize en çok yarayan adam var, ona zarar gelmemesi için elinizden geleni yapın.”
Ardından da PKK’nın “ateşkes” kararı alındı. Türkiye buna hiçbir tepki göstermedi.
Ancak mart ayının ortalarında Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olamayacağı, bunun da ötesinde göstereceği bir adayın, hatta bir AKP’linin asla Çankaya’ya çıkamayacağı anlaşılmaya başladı.
PKK eylemlerinin tırmanması da bu sırada oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri gelmekte olan tehlikeyi fark ederek uyarısını yaptı. Hükümet buna kulak tıkadı.
Askerin duyarlılığı Amerika’yı telaşlandırdı. Çünkü Türkiye’nin Kuzey Irak’ta bir operasyon yapması
Amerika’nın Orta Doğu politikasının iflası anlamına gelecekti.
Başbakan’ın danışmanı Amerika’ya çağrıldı. Ona “Ne yapıp ne edin, 22 Temmuz’a kadar orduyu Irak’tan uzak tutun. Ondan sonra zaten giremez.”
Danışman da alelacele Türkiye’ye döndü ve durumu anlattı.
Dönelim tekrar cenaze gününe. Danışman, cenazeye katılanlar bilmese de Tayyip Bey’in yapacağı açıklamayı biliyordu. Aynı akşam yapılacak terör zirvesinden de önemli bir açıklama gelmeyeceğini tahmin ediyordu.
Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı bir gövde gösterisi yapılacaktı.
Belli ki bu gövde gösterisi yapıldı. Silahlı Kuvvetler’in hükümetle “birlik ve beraberlik içinde olduğu” açıklandı.
O günden beri de Irak’a yönelik operasyon konuşulmuyor.
Peki öyle mi olacak?
Bunun için 8-10 gün daha beklemek gerek.
Borsa’da CIA parası
Her gün borsa ile yatıp borsa ile kalkıyor ya ekonomi dünyası, aslında borsadaki paranın yarıdan fazlası bizim değil.
Dünya borsalarında milyonlarca küçük yatırımcı geleceklerini güvence altına almak için borsada yatırım yaparken, bizim borsa büyük para devlerinin Türkiye’nin parasını götürme yeri oldu. Şu anda borsacıların dediğine göre paranın yüzde 67’si yabancı fonların denetiminde.
Bu paranın 15 milyar dolarının ise CIA tarafından kurdurulan fonlar tarafından yönetildiği söyleniyor. CIA eğer Türkiye’de istemediği bir gelişme olursa bu parayı çekerek ekonomiyi sıkıntıya sokmayı planlıyormuş.
İktidar da her yerde “Biz gidersek istikrar bozulur, ekonomi batar” diye propaganda yapıyor.
Paralar danışıklı dövüşle çekilirse olur tabii. Ama Amerika’ya da çok güvenmemek gerek diyorum.
AKP’nin gitmesi halinde “Böylesi daha iyi” diyerek kriz çıkacağını sananları yanıltmasın sakın.