Arınç, gazetecilerin, bazı ülkelerin meclislerinde sözde Ermeni soykırımının kabul edilmesiyle ilgili soruları da şöyle yanıtladı:  ''Slovakya Ulusal Meclisi'nden 15 gün önce böyle bir karar çıktı. Ben de söz konusu parlamento başkanına bir mektup yazarak bunun çok yanlış olduğunu, bunu kınadığımızı, böyle bir kararın Türkiye ile Slovakya parlamentoları arasındaki ilişkileri bozabileceğini ifade

ettim. Daha önce Kanada, daha önce de İsviçre'de Kantonlar Meclisi'nde böyle bir karar alınmıştı. Sanıyorum 10'a yakın ülkenin parlamentosunda böyle kararlar çıktı. Türkiye olarak bunları kabul etmiyoruz. Geçmişte yaşanan acı ve trajik olaylar varsa bunların tartışmasını tarihçilere bırakmak gerektiğini düşünüyorum.''

Türkiye'nin Ermenistan ile sınır ülke olduğunu ve 1. Dünya

Savaşı'nda ülkede yaşanan acı olayları herkesin bildiğini ifade eden Arınç, şunları söyledi:

''Binlerce Türk evladı bir şekilde can vermiştir, şehit olmuştur. Bu harp sırasında Ermeni komitacılarının bazı uygunsuz hareketlerine ve katliamlarına karşı da devlet tedbir almak durumundadır. Bizim söyleyeceğimiz şey en mert, en doğru ve en gerçek olan şey, bizim ülkemizin de o ülkelerin de arşivlerinin tamamen açılması, tarihçilerin bu konuda bilgilerini rahatlıkla ortaya koymalarıdır. Biz

Türkiye olarak kendimize güveniyoruz. Biz soykırım yapmadık. Böyle biriddia varsa gelin bütün arşivleri inceleyin, bunun belgelerini ortaya koyabilirseniz koyalım. Ama biz bu sırada başka belgelerle katliamın, hatta soykırımın kimler tarafından yapıldığını ortaya koyabiliyoruz.

Ama bunu devlet başkanları ağzından, parlamentolar, başbakanlar tarafından bir şekilde siyasi istismar konusu yapılmasını hiçbir zaman kabul edemeyiz.''

Arınç, Ermenistan dışında yaşayan Ermeni diasporasının zaman zaman ABD'de, Latin ülkelerinde, Fransa'dan başlayarak bütün Avrupa içinde ve başka ülkelerde bu soykırımı çeşitli lobicilik faaliyetleriyle bir şekilde parlamentoların kararı haline getirmeye çalıştığını ifade

ederek, ''Bundan üzüntü duyuyoruz, bunları takip ediyoruz, bunlara karşı Türkiye olarak doğruları söylemeye çalışıyoruz'' dedi.

Yakın zamanda bu konuyla ilgili çağrıda bulunduğunu ve Türk Tarih Kurumu Başkanı'nın da çok güzel bir açıklama yaptığını anlatan Arınç, şöyle devam etti:

  ''Türkiye elindeki tüm arşiv imkanlarını dünyaya açacaktır. Zaten açmıştır. Gelsinler, isterse bağımsız bir komisyon olarak, isterse Ermeni tarihçilerinin, isterse Fransız tarihçilerinin gelmesiyle bütün bu arşiv belgelerini incelesinler. Türkler hatta o zaman için Osmanlılar, nasıl bir katliam yapmış, nasıl bir soykırım uygulamış varsa bunun delilerini bulsunlar. Böyle bir şey yoktur, bu bir siyasi rant konusu haline gelmiştir, Türkiye olarak bunu hiçbir zaman kabul

etmedik.''    

Arınç, bugün maalesef Ermenistan'ın bayrağında ve ulusal

simgelerinde Ağrı Dağı'nın sembol olarak yer aldığını ifade ederek, şunları bildirdi:

 ''Ermenistan'ın bağımsızlık bildirgesinde Türkiye'nin bazı doğu vilayetleri Ermenistan'ın batı vilayetleri olarak kabul ediliyor. Azerbaycan'ın yüzde 20 topraklarının işgal altında olması da bunlardan biridir. (Bütün bu yanlışlar durduğu müddetçe Türkiye'den siz bir şey beklemeyin, adımı siz atacaksınız. Bu adımı atarsanız Türkiye komşularıyla dost olmayı ister) demiştim. Kaldı ki Ermenistan'ın 1991'de bağımsızlığını tanıyan ikinci ülke Türkiye'dir. İnsani yardım

olarak Ermenistan'a çok büyük ekonomik yardım yaptık.''