Ankara Adli Tıp heyeti oybirliği “intihar” derken Başbilen'de onlarca kesik olmasına karşın el ve parmaklarında kan izi bulunmamasından kuşkulan savcılık İstanbul Adli Tıp'tan da rapor istedi. İstanbul Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun son raporu üzerine cinayet soruşturması başlatılabileceği ve Başbilen'in daha önce jandarma tarafından el konulan bilgisayar ve cep telefonu kayıtlarının bilirkişi heyetince inceleneceği belirtiliyor.

İNTİHAR MEKTUBUNU KİM YAZDI

Polisin ve jandarmanın yaptığı ilk incelemede, Başbilen'in cebindeki intihar mektubunun, o gün işyerine gitmediği halde ofisindeki bilgisayarında yazıldığı da ortaya çıkmıştı. Cinayet soruşturması yapıldığı taktirde bu ilginç durumun da açığa kavuşması bekleniyor.

Sincan 2. Ağır Ceza Mahkemesi hakem konumundaki İstanbul Adli Tıp'ı görevlendirmesi ise ailenin itirazı ve “soruşturma derinleştikçe farklı delillerin” ortaya çıktığı kanaati nedeniyle oldu.

AVUKATLAR SORUŞTURMA İSTİYOR

Yeni Şafak'a konuşan Başbilen'in avukatları, “Bizim kuşkularımıza ve savcılık makamına iletilen delillere uzmanlar da hak vermeye başladı. Bu durumda mahkemeden soruşturmanın genişletilmesini talep edeceğiz. Özellikle Başbilen'in bilgisayarı ve cep telefonu kayıtlarının bilirkişi heyeti tarafından incelenmesini istiyoruz. Biz zaten tüm kuşkularımızı mahkemeye iletmiştik. Bu dosya mutlaka genişletilmelidir” dediler. Avukat Barış Güven, “Kuşkuyu artıracak rapor geldi. Bunun üzerine şimdi daha önceki taleplerimiz arasında olan cep telefonu ve bilgisayar kayıtlarının incelenmesi söz konusu olacaktır. Bu kayıtların tümünün deşifre edilmeli ve yazışmaların ortaya çıkartılması gerekmektedir. Son sözü Sincan Ağır Ceza Mahkemesi söylecek” dedi.

Ailesi de intihara inanmıyor

Savcılık makamının son Adli Tıp raporunu eldeki bütün delillerle değerlendirip “intihar” ya da “cinayet” yönünde görüş bildireceği kaydedildi. Aselsan'daki “intiharlar” 7 Ağustos 2006, 16 Ocak ve 26 Ocak 2007'de yaşandı. Mühendislerin ASELSAN'da ABD'nin Türkiye'ye vermediği F-16 tanıma şifreleri ve çözülmesini istemediği yazılımlar üzerinde çalıştıkları belirtiliyordu. Başbilen'in hacda bulunan ailesi de çocuklarının cinayete kurban gittiğini öne sürerek, adli makamlara itirazda bulundu. Diğer iki mühendis Evrim Yançeken (26) ve Halim Ünsem Ünal'ın (31) ölüm biçimleri de intihar olarak nitelendirilmişti.