Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt, Nur Batur’a Atina’nın Bayrak olayı nedeniyle resmen özür dilediğini söyledi. Orgeneral Büyükanıt, Yunan Kara Kuvvetleri Nikolaos Duvas imzalı mektubun dün kendisine ulaştığını söyledi.TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın 23 Nisan resepsiyonu....
Salon henüz boş.. Arınç kapıda tek başına konuklarını karşılıyor..
Meclis Başkanı Arınç konuklarını eşli davet etmış ama ev sahibi olarak tek başına..
Davetiyede eşinin adı yok.. Belli ki, eşinin turbanı yüzünden bir kez daha 23 Nisan’da kriz yaşanmasını istemiyor..
Arınç kapıda konuklarına tek tek ‘Hoşgeldiniz, bayramınız kutlu olsun’ diyor..
Meclis’in büyük tören salonu henüz dolmamış.. Ağırlığı gazeteciler ve milletvekilleri oluşturuyor.. Kameralar ve foto muhabirleri birer avcı gibi, resepsiyondaki önemli kareleri kaçırmamak için balkondaki yerlerini almışlar.. Bekliyorlar..
Salona girip yıllardır görmediğim dostlara ‘Merhaba’ diyordum ki, kalabalık dalgalanmaya başladı.. Önce Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’le eşi Özenç Özkök’ü gördüm.. Sonra Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’la eşi Filiz Büyükanıt, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral İlker Başbug ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Fevzi Türkeri ve eşi Günay Türkeri..
Komutanlar etraflarını saran kalabalığa ‘Merhaba’ diyerek yürüyüp bir masanın etrafında sohbete başlamışlardı ki, 20 yıl önce Napoli’den döndükten sonra tanıştığımız Büyükanıt Paşa’yla göz göze geldik.. Büyükanıt Paşa, her zamanki nezaketiyle hemen bana ‘Merhaba’ demek için kalabalıktan ayrıldı.. Yeni görevim dolayısıyla kutladı ve beni Özkök Paşa’ya tanıştırmak istedi..
Salona girerken Genelkurmay subaylarının gazetecilere ricasını duymuştum..
Özkök Paşa konuşmak istemiyordu.. Biliyordum..
Büyükanıt Paşa, Özkök Paşa’ya beni tanıtırken yıllar önce bir görüşmemizden sonraki yakınmamı anlattı:
‘Nur Hanım bir kez geldi, uzun uzun konuştuk. Ayrılırken, ama Paşam hiçbirşey söylemediniz diye yakındı’ deyince Özkök Paşa da güldü..
Belli ki Büyükanıt Paşa ‘sohbet edelim’’ demeye getiriyordu. Ama benim de kafamı günlerdir kurcalayan bir soru var:
-Yunanistan, Atina’da,üstüne hakaret dolu sözler yazılıp Türk Kara Harp okulu öğrencilerinin odalarına bırakılan Türk bayrağı için resmi özür dileyecek mi?
- Genelkurmay Başkanı Özkök resmi özür için ne kadar bekleyecek?
- Özür gelmezse, güven arttırıcı önlemler askıya mı alınacak?
‘Nasıl sorsam’ diye düşünürken Büyükanıt Paşa bana sordu:
- Yunanistan’da neler oluyor ? Nasıl değerlendiriyorsunuz ?
Ben de ‘Karamanlis tam hakim olamıyor galiba Paşam.. Ama ilişkilerde bir kriz yaratmayı da pek isteyeceklerini zannetmiyorum. Herhalde gerçek niyetlerini Türk bayrağına yapılan hakaret için resmi özür dilerlerse gösterecekler’ dedim..
Sözlerime Büyükanıt Paşa gülünce dayanamayıp kuralı bozdum ve soruverdim:
‘Yunanistan’dan resmi özür geldi mi?’ Paşa oldukça keyifliydi.. ‘Geldi’ dedi ve ekledi:
‘Yunan Kara kuvvetleri komutanından bügün (dün) yazılı özür mesajı aldım.’
Hazır ilk soruya yanıt aldım.. Hemen ikinci soruyu ekledim:
- Haziran’da galiba Atina’ya bir ziyaret planınınız vardı? Resmi özür geldiğine göre gidecek misiniz ? Genelkurmay Başkanımız özür gelmezse ilişkileri gözden geçiririz demişti ?
Büyükanıt paşa, yanımızda Jandarma Genel Komutan Fevi Türkeri’yle sohbet eden Özkök Paşayı işaret ederek ‘Genelkurmay başkanımızla değerlendiriyoruz’ dedi.. Ben yine ısrar ettim:
- Mesaj tatmin edici mi, suçluları da buldular mı ?
Büyükanıt Paşa gülerek ‘Müsbet bir gelişme .. Ziyaretimi değerlendiriyoruz’ dedi.
(HÜRRİYET)