Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Ekşi Sözlük'e erişim engeli getirilmesi kararını değerlendirdiği yazısında, "Ekşi Sözlük’te yuvalanmış bazı pisliklere karşı bizi kim koruyacak?" diye sordu.
"Ekşi Sözlük, iyi bir fikirdi. Hatta çok iyi bir fikir. Fakat memleket delirince Ekşi Sözlük de delirdi" diyen Hakan, İstanbul Barosu Bilişim Hukuku Komisyonu Başkanı Fehmi Ünsal Özmestik’in, "Hukuka aykırı içerik varsa ilgili içeriğin link bazlı çıkarılması veya erişime engellenmesi mümkünken komple sitenin kapatılması hukuka aykırıdır" görüşünü hatırlattı.
Hakan yazısına şöyle devam etti:
"Çok güzel, çok şık, çok demokratik bir görüş. Sansüre karşı çıkması açısından da harika bir yaklaşım. Terör övgüsü, panik yaratma gibi durumlarda izlenecek yol tabii ki bu olmalı. Komple siteyi kapatmaktansa bu yola başvurulması çok daha münasip.
İyi ama bu sitede sadece terör övgüsü, panik yaratma gibi kötülükler yapılmıyor ki. Burası bireylerin hukukunu çiğneme açısından da zıvanadan çıkmış durumda.
Ekşi Sözlük’te benimle ilgili küfürler, hakaretler, iftiralar havada uçuşuyor mesela. Benim gibi bireylerin durumu ne olacak? Benim gibi bireylerin hukuku ne olacak?
İstanbul Barosu, sadece Ekşi Sözlük’ün haklarını korumakla mükellef değildir. Ekşi Sözlük’teki hakaretlere, küfürlere, iftiralara maruz kalan bireylerin de haklarını korumakla mükelleftir.
Buradan İstanbul Barosu Bilişim Hukuku Komisyonu Başkanı’na soruyorum: Ekşi Sözlük’te ağır hakaretlere maruz kalan benim gibi bireyler için de hukuki bir yol gösterebilir mi acaba? Ne yani? İşimizi gücümüzü bırakıp “link bazlı erişim engelleme” peşinde mi koşacağız biz?
Hem sansüre destek vermeyen demokrat olmak hem de küfür, hakaret ve iftira yememek nasıl mümkün olacak? Kısacası... Ekşi Sözlük’te yuvalanmış bazı pisliklere karşı bizi kim koruyacak?"