Habertürk’te katıldığı bir programda konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “İstifa kararına 24 Haziran günü yöneldi. Şahsımı hedef alan hiçbir cümle sarf edilmedi. Bir sitem ortaya koydular. Şu ilin birinci sırasını istiyordum vermediniz diye sitem ortaya koydular. Onun dışında bir saygısızlıkla karşı karşıya kalmadım” dedi.

Akşener, “İkinci tura kalacağınızı iddia ederek yola çıkmışsınız, bunlar da gerçekleşmemiş. Derhal kongrenizi yapmışsınız. Dönmüşsünüz demişsiniz ki delegenize ‘çarşaf liste mi blok liste mi istersiniz?’ Bütün demokrasinin kuralları işlemiş ve İYİ Parti yoluna devam etmiş.” ifadesini kullandı.

“BURADAKİ TEMEL DURUŞ İLKEDİR”

Demokrasiyi talep ederek yola çıktıklarını belirten Akşener, “Buradaki temel duruş ilkedir. Şehirdeki bir üye de aday olma hakkına sahiptir. Siz görevinizi yaptınız. Demokratik tutum ortaya koydunuz, sizinle devam etmek istiyoruz dediler ve devam ettik. Arkadaşlarıma teşekkür ederim.” dedi.

Akşener şöyle devam etti:

“Biz çok hızlı kurulup hızlı seçime girdik. Bekli İYİ Parti’ye yönelik aidiyet duygusu konusunda bir pekişme olmadan seçime gitmiştik. İYİ Parti aidiyetini sağlama yönünde adım oluşturduğunu görüyoruz.”

ABDULLAH GÜL AÇIKLAMASI

Abdullah Gül ile ilgili konuşan Akşener, “Gül ile ilgili en küçük tereddüttüm yoktu. Arkadaşım diyebileceğim, saygı duyduğum bir insandır. Gül’ün sahsı ile ilgili bir durum yok” dedi.

Akşener şunları söyledi:

“Ayrı aday çıkarılması gerektiğine inandım ben. Çatı aday formülüyle karşı karşıya kalınırsa buna evet demeyeceğimizi ilan etmiştik. Biz Ekmeleddin İhsanoğlu meselesinde kutuplaşmanın ne olduğunu tecrübe ettik. Gül’ün adaylığı konusu Saadet Partisi sistemi üzerinden gitti. Sayın Abdullah Gül’ün CHP’nin adayı olması veya Saadet Partisi’nin ortak adayı olmasının benim açımdan bir sakıncası yoktur. Siyasi bir tavır ve ön görü ortaya koymuştuk.  Ne haddime Gül’ün aday olmasını istememek, engellemek. Çatı aday fikrinin doğru olmadığını kurulurken söylemiştik.”

“KILIÇDAROĞLU’NDAN 15 MİLLETVEKİLİ İSTEDİM”

Meral Akşener, “Parasızdık, eksiğimiz çoktu. Platform yaptırıyorsunuz, sallanıyordu. O zorluklarımızın eksik bıraktığı alanlar var. Reklam yapamadık. Billboard aldık. Kilometrelerce gidiyoruz kendi billboardumu aradım. Seçim programım benim çok yoğundu. Günde 4 il. İnsan istediği gibi pek çok eksik gedik bulabilir. Başkasının kurduğu oyunun içerisine gözümü çevirmeyeceğim.” ifadesini kullandı.

“24 Haziran’da seçim olacağı kararı alındı ve İYİ Parti’nin giremeyeceği dendi.” diyen Akşener, “Ya girersiniz gereğini yaparsınız ya da seçime girmeme konusunu riski göze alamazsınız bunu çözmek için bir yol ararsınız. Bu Millet İttifakı’nı da arkadaşlarımızın kararıyla aldık biz. Ben Kılıçdaroğlu’ndan 15 milletvekilini istedim. O da seçime girelim diye o milletvekillerin katılmasını sağladı. 15 milletvekili arkadaşıma demokrasi adına önemli tavır koymuş arkadaşlarım rencide olmasın diye ben 100 bin imza ile yola çıktım. Şahsı her türlü riski alırım ama bir kurumun başındaysanız onların geleceğini ve onların endişelerini göze almak durumundasınız. Bu seçimde seçmenimize ve tabanımıza bakacağız.” ifadesini kullandı.

İYİ PARTİ İTTİFAK YAPACAK MI?

Akşener, “İYİ Parti anahtar parti konumundadır. Yerel seçimler adına konuşuyorum. Bizim oyumuz bire bir İYİ Parti’ye ait bir oydur. CHP’nin seçmeni destek olsun diye bize oy verdi diye bir kavram yok. İttifak onu engelledi. İYİ Parti’nin İstanbul’daki oyu çok kritik bir oy. 8 milletvekiline oy veren milletin ne tercih yaptığını anlarsınız. An itibarıyla Türkiye’de AK Pati ve CHP açısından da anahtar parti İYİ Parti’dir. Yerel seçimlere çok iyi hazırlanıyoruz. Her yerde adayımız oldun ve o  yeri almayı hedefleyerek. Manisa ve Mersin’i İYİ Parti alacak. Net bir şey söylüyorum. Belki yerel seçimde ittifak değil de iş birliği diyebiliriz. Biz bu konuda hiç bir resmi görüşme yapmadık. İttifak var MHP ile AK Parti ittifak üzerinden yürüyecek gibi görünüyor. İYİ Parti İstanbul’da aday gösterecek. ” dedi.

“BRUNSON CASUSSA NEDEN 30 YIL YATMIYOR”

Akşener, “Rahip Uçtu. Uçtu papaz, uçtu. Bu rahip meselesiyle ilgili bir yorum yapmıştım. Emniyet, istihbarat bu kişi casustur demişse ben buna inanmak zorundayım. Casus takası vardır devletlerde. Bir papazı istedi Erdoğan. ‘Biz bu papazı veririz o papazı bize verdikleri taktirde’ dedi. İki MİT’çi çocuk YPG’nin elinde. ‘Bari bu papaz gidecekse o iki genci alın’ dedim. Papaz casustu birden bire ‘ben bilmiyordum, yanlış oldu, pardon’ denildi 3 yıla düşürüldü. Casus değilse neden 2 buçuk yıldır hapiste? Casussa neden 30 yıl yatmıyor? Ben bekliyorum ki dolar 3.5 olsun hadi 4’e de razıyız.” dedi.