Ali Karahasanoğlu, bugün kaleme aldığı 'Biz can derdindeyiz, onlar alkol!' başlıklı yazısında, 29 Nisan-17 Mayıs tarihleri arasında tam kapanma kararının alınmasının ardından “Bu tam kapanmada, alkol satışları ne olacak?” şeklinde soruların gündeme geldiğini söyledi.
Akit yazarı, devamında şunları yazdı:
"Zıkkımın kökü olacak.. 17 gün içmezseniz, ölür müsünüz? Zorunlu bir ihtiyaç maddesi değil.. Keyif için alınan, sağlığa da zararlı bir madde.. Küçük küçük vesileler bulup, “Bu zararlı alışkanlıktan nasıl kurtulabiliriz” diyeceklerine.. Her gün 300’den fazla insanımızı koronadan kaybettiğimiz bir dönemde, fabrikaların kapanmak zorunda kaldığı, işyerlerinin birçoğunun kepenkleri indirdiği bir süreçte, beyefendilerin derdi, “Alkol yasaklandı mı? 17 gün boyuca biz içemeyecek miyiz?..”
Aynı laikçi çevreler, Avrupa’daki gibi akşam saat 22.00’den sonra Türkiye’de de alkol satışına yasak geldiğinde, dünyadaki başka örnekleri görmezden gelerek isyanları oynadılar.. “Siyasi iktidar, dini gerekçelerle alkol satışına engel çıkartıyor, satışı zorlaştırıyor” dediler.. Benim açımdan, dini gerekçelerle alkol satışına engel çıkartılmasında bir sakınca yok ama.. İşin gerçeği o değildi.. Avrupa’da da akşam 22.00’den sonra alkol satışı yasaktı. Bizde ise bu kural 2013’te daha yeni getiriliyordu.. Hani bir-iki gıcık tip “Alkol içemeyecek miyiz?” der.. “Fazla önemsemeyin, muhatap olmayın” yaklaşımı ile, es geçerim.. Ama.. Ciddi ciddi, haberler yapılıyor, görüşler alınıyor, “Ne olacak bu devletin hali?” türünden röportajlar eşliğinde karalar bağlanıyor.."
Yasak hakkında hukukçu görüşleri alınıp haber yapılmasını da eleştiren Karahasanoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Altı üstü, 17 günlüğüne.. 17 günün içindeki tatilleri de düşerseniz. 10 gün ya toplarsınız, ya toplayamazsınız.. 10 günlüğüne binlerce farklı alandaki esnaf dükkanını kapatırken. Şimdi bizim karşımıza, “Yaşam tarzı” edebiyatı ile, “İdeolojik sebepler” mavalı ile, “nabız yoklaması” yalanları ile çıkıp, “Olmaz ki, sarhoş olmamızın önüne yasak koyamazsınız ki!” diyorlar.. Hani söylenilende gerçekten hukuki bir altyapı olsa.. “Gerçekten de, genelgede olmadan, nasıl yasak konulabilir ki” diyeceğim..
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN