Günün Haberleri   |   Giriş sayfam yap   |   Favorilere ekle   |   Künye   |   İletişim   |   Sitene haber ekle


 
DOLAR
34,4832
EURO
36,3966
IMKB
9.347,000
ALTIN
2.862,870
 
Hava Durumu ANKARA
19 / 28 C°
Değiştir
 
     
 
Medya Spot Google
 
 
 Ana Sayfa  Gündem   Ekonomi   Dünya   Yaşam   Medya   Spor   Magazin   Polis Adliye 
 
BAŞBAKAN ERDOĞAN'DAN,TAHRİKÇİLERE CEVAP
BAŞBAKAN ERDOĞAN DAN,TAHRİKÇİLERE CEVAP
 
Ulusa Sesleniş programında konuşan Başbakan Erdoğan, son günlerde yaşananlara dikkat çekerek ''Açık veya örtülü tahriklere, provokasyonlara asla prim vermeyeceğiz'' dedi.
 
29.4.2005 - 23:49
Başbakan Erdoğan, bu akşam televizyonlarda Ulusa Sesleniş
konuşması yaptı.
Milletçe, son derece önemli bir eşikten geçildiğini ifade eden
Erdoğan, son ikibuçuk yıl içinde alınan mesafenin ve elde edilen
kazanımların kalıcı hale getirilebilmesi için, bu eşiğin sendelemeden,
tökezlemeden, toplumsal barışı ve istikrarı zedelemeden geçilmesi
gerektiğini vurguladı. Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

''Değişimin olağanüstü hızlandığı ve çok boyutlu hale geldiği
ikibinli yıllarda, Türkiye olarak, fevkalade dikkatli ve uyanık olmak
mecburiyetindeyiz.
Dünya pazarları üzerindeki rekabetin yoğunlaştığı, herkesin
kendine göre yeni oyun planları geliştirdiği böyle bir ortamda, eski
alışkanlıklarını koruyarak, eski ezberlerini tekrar ederek mevcut
konumlarını sürdürebileceklerini zannedenler fena halde
yanılmaktadırlar.

Rehavete kapılan, kısır tartışmalara saplanan ve çevrelerinde
yaşanan gelişmeleri doğru okuyamayan ülkelerin, kısa süre içinde ağır
maliyetler ile karşılaşması mukadderdir. Yakın geçmişimizde
yaşadığımız acı tecrübeler bize şunu öğretmiş bulunuyor: Kuru
hamasetle, asılsız vehimlerle, kısır çekişmelerle ve içi boş
sloganlarla bir yere varılamaz.
Tepkisel davranışlarla değil, dinamik bir toplum olarak kendimize
güvenerek, bilgiyle, alın teri ve emekle geleceğimizi inşa ederek
ilerlemek mecburiyetindeyiz.''

-HÜKÜMETİN HEDEFLERİ-

Ortaya koydukları hedeflerin ve bu hedeflere ulaşmak için
vazgeçilmez olduğuna inandıkları temel önceliklerin son derece açık
olduğunu kaydeden Erdoğan, bu öncelikleri şu sözlerle anlatı:
''Rekabetçi, üretken, özel sektöre dayalı ve dışa açık bir
ekonomik yapı içinde istikrarımızı koruyacağız.
Kamu yönetimini, bütün kamu kurumlarını, önceliklerini iyi
belirleyen, halkın taleplerine duyarlı, halkla bütünleşmiş, kaynakları
etkin kullanan, saydam, denetime açık, çağdaş bir çizgiye getireceğiz.
Evrensel değerlere ve insan haklarına dayalı demokratik, laik,
sosyal bir hukuk devleti olarak çağdaş standartları yakalayacağız.
Katılımcı, çoğulcu bir demokrasiden ve sosyal devlet anlayışından
asla vazgeçmeyeceğiz. Bu çerçevede; farklı toplum kesimleri ve
bölgelerimiz arasında adaleti gözetecek, bireyler arasında fırsat
eşitliği sağlayacağız.
Yeni kuşaklarımızı şiddete yönelmediği sürece her türlü eleştiriye
ve fikre açık bir zihniyetle yetiştireceğiz.
Geçmişin olumlu mirasını sahiplenen, sosyal dokuyu koruyan,
kültürel kimliğini gururla taşıyan, yeniliklerden korkmayan, dünyaya
açık bir toplum olarak modern dünyada yerimizi alacağız.''

-TÜRKİYE'NİN AVANTAJI-

20. yüzyılın sonunda kaba ideolojilere, kapalı yönetim
sistemlerine sahip, halka güven duymayan yönetimlerin akıbetine hep
birlikte şahit olunduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, ''Bugün çevremizde
yaşanan birçok gelişme, bu sürecin bir devamı olarak
değerlendirilebilir. İşte bu bilinçle, bugün, sadece çevremizdeki
coğrafyada değil, bütün dünyada yaşananlardan ders alarak
demokrasimize sıkı sıkıya sahip çıkıyoruz'' diye konuştu.
Türkiye'nin, marjinal bazı grupların hemen her dönemdeki art
niyetli çabalarına karşılık; hiçbir zaman katı ideolojilerin ve
otoriter yönetimlerin esiri olmadığını kaydeden Erdoğan, şöyle
konuştu:
''Türkiye, yarım asrı aşan demokratik tecrübesi ile bugünün
dünyasında çok avantajlı bir konuma adaydır.
Şunu hiç unutmayalım: Kendi halkından korkan; otoriter ve tepkisel
politikalarla halkının gözünden düşen yönetimler, milli gücü zafiyete
uğratarak dış dünyadan gelen her türlü müdahaleye zemin
hazırlamışlardır.
Korkular yayarak otoriter rejimler kuranlar, asıl korkulacak olan
şeyin tam da bu otoriter yönetimler yüzünden gerçekleştiğini görememiş
ya da görmezlikten gelmişlerdir.
Bu vahim hataların bedelini toplum olarak hepimiz en ağır biçimde
ödedik.
Ülkemizin 1990'lı yıllarda ve 2001 yılında yaşadığı ağır ekonomik
krizler, siyasi istikrarsızlığın ve demokrasi arızalarının ortaya
çıkardığı derin yaralardır.
Hatırlayınız, yakın zaman önce ülkemizin üstünü kara bulutlar
kaplamış, ekonomi dibe vurmuş, siyasetin itibarı kalmamış, gençlerimiz
geleceğinden ve ülkesinden umudunu kesme noktasına gelmişti.
Bugün çok şükür o karanlık günlerin çok uzağındayız.
Milletçe el ele vererek tarihe geçen bir toplumsal hamleyi
gerçekleştirdik. Siyasi ve ekonomik istikrarı yeniden tesis ettik.
Bugün bütün makro ekonomik dengeler yeniden kurulmuştur. Kartopu gibi
büyümekte olan borçlar kontrol altına alınmıştır.
Sağlanan güven ortamı içinde nominal ve reel faizler hızla
gerilemiştir. Uygun bir yatırım ortamı oluşturulmuştur. Rekor düzeyde
büyüme ve ihracat performansı sağlanmıştır.
Demokratik iradesiyle bu büyük değişime karar veren milletimizin
bütün fertleri, bu ekonomik kurtuluş savaşının isimsiz
kahramanlarıdır.''
Cesaretle gerçekleştirilen siyasi reformlarla, Hükümetin yılan
hikayesine dönen kırk yıllık Avrupa Birliği macerasında yepyeni bir
dönemin kapısını açtığını belirten Başbakan Erdoğan, 3 Ekim 2005
tarihinde tam üyelik müzakerelerinin başlayacağını hatırlattı.
Erdoğan, ''Şu noktayı bilhassa bir kere daha vurgulamak isterim:
Müzakere süreci son derece çetindir. Zaman zaman hepimizi zorlayacak,
hatta isyan ettirecek sıkıntılı tartışmalar yaşanabilir'' dedi.

-''PROVOKASYONLARA ASLA PRİM VERMEYECEĞİZ''-

Hükümetin bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da halkın ve
ülkenin çıkarları için sabırla, teenniyle, sağduyulu bir şekilde
yoluna devam edeceğini belirten Erdoğan, ''Açık veya örtülü
tahriklere, provokasyonlara asla prim vermeyeceğiz. Sizlerin güveni ve
inancı devam ettiği sürece bu zorlu, ancak sonuç itibarıyla halkımızın
yararına olacak yolda kararlılıkla yürüyeceğiz'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan şunları söyledi:
''Ülkemizin uzun vadeli menfaatlerini ve gelecek nesillerin
yararını, kısa vadeli dar çıkarlara, kuru hamasete, içi boş
sloganlara, kayıkçı kavgalarına feda etmeyeceğiz.
Kendi dar çıkarlarını ülkenin ve milletin çıkarı gibi sunmaya
çalışanlara aldanmayacağız.

Demokratik hukuk devleti ve fikir özgürlüğü zemininde,
kendimizden emin bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz.
Gerçek bağımsızlığın sözle ve sloganla değil, alın teri ve
çalışmayla, güçlü bir ekonomi ve yönetimle sağlanacağını her fırsatta
hatırlayacak, hatırlatacağız.

Köklü geçmişimizden ve sağlam kültürel altyapımızdan aldığımız
güvenle, gereksiz korkulara ve bize yakışmayan tepkisel davranışlara
kapılmayacağız.
Başta komşularımız olmak üzere tüm dünya ile ilişkilerimizi
geliştireceğiz. Ülkemiz özgür, müreffeh ve güçlü ülkeler arasında yerini
mutlaka alacaktır.
Türkiye, hiçbir zaman otoriter, yoksul, içe kapalı, aciz bir
ülke olmayacaktır
Yaşadıklarımızdan biliyoruz ki yönetim yapımız özgürleştiği,
demokratikleştiği ölçüde, iç bünyemiz daha sağlam hale gelmektedir.
Bu şekilde, dışarıdan gelebilecek her türlü tehdide karşılık verebilme
gücümüz artmaktadır. Tarihin bize öğrettiği bu gerçeği aklımızdan
çıkarmayacağız.
Dik duracağız, güçlü olacağız, milletimizin menfaatlerini en
iyi ve dikkatli şekilde koruyacağız. Ne geçmişimiz, ne de bugünümüzle
ilgili bir kompleks sahibi olmayacağız.''

-''GELİNEN BU NOKTA TARİHİ BİR BAŞARI''-

Özgüvenin yeniden kazanıldığını anlatan Erdoğan, Türkiye'nin
üreten, büyüyen ve konjonktürel problemlerini rahatlıkla aşabilen bir
ekonomik güç oluğunu ifade etti.

Türkiye'nin bu haliyle bütün dünyanın dikkatini çeken bir
gelişme içinde olduğunu dile getiren Erdoğan, makro düzeyde sağlanan
bütün bu gelişmelerin Türkiye'nin geleceği için son derece hayati
kazanımlar olduğunu vurguladı.

Bu kazanımları kaybetmeden güven ve istikrar ortamının kalıcı
hale getirilmesi gerektiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, gelinen bu
noktanın tarihi bir başarı olduğunun altını çizdi. Erdoğan, şöyle
konuştu:
''İşimizin daha yeni başladığını da açıklıkla ifade edeceğiz.
Gelir dağılımı, yoksulluk ve bölgesel dengesizliklerin ve her şeyden
önemlisi işsizliğin, temel meselelerimiz olduğunu biliyoruz. Bunları
da adım adım çözüme ulaştırmamız gerekiyor.

Şundan emin olunuz: Milletimize sıkıntı veren bu gibi
problemlerin acısını en çok biz yüreğimizde hissediyoruz. Bunlara en
kısa sürede çareler üretmek için geceli gündüzlü gayret gösteriyoruz.
Bu sorunları aşmak için, sürdürülebilir büyüme ortamı içinde
kaynak ve imkanlarımızı sonuna kadar zorlamaktan başka çaremiz yoktur.

Bu noktada yakalamış olduğumuz başarı; yılların ihmaliyle
birikmiş olan bu sorunların derinleşmesini durdurmuştur. Belli oranda
da bir rahatlama sağlanmıştır. Ancak, bu sorunların tam olarak ortadan
kalktığını söylemek mümkün değildir.

Hükümet olarak göreve geldiğimiz ilk gün sizlere şunu
söylemiştik: Bu alanlarda başarı sağlanması popülist olmayan sağlam
politikaların sabırla, dikkatle, kararlılıkla uygulanmasına bağlıdır.
Yaşadığımız krizlerin bir daha tekrarlanmaması için köklü
tedbirler alıyoruz. Türkiye'nin bahtını ağartacak yapısal değişimi her
alanda adım adım uygulamaya koyuyoruz.

Daha etkin ve katılımcı bir kamu yönetimi oluşturmak, yerel
yönetimleri güçlendirmek, özelleştirmeyi hızlandırmak, eğitim, adalet,
sosyal güvenlik ve sağlık alanında dönüşüm sağlamak suretiyle
Türkiye'nin önünü açıyoruz.''

Erdoğan, rehavete kapılmadan, gevşemeden ve yılgınlığa
kapılmadan, ülke, millet, gençler ve çocuklar için çalışmaya devam
edeceklerini de ifade ederek, Hükümetin, bugün hayatın her alanında
attığı adımların öneminin, orta ve uzun vadede daha iyi anlaşılacağını
vurguladı.



Arkadaşına Gönder   Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
  Toplam yorum 0   Onay bekleyen 0  


Yorumunuz editörlerimiz tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

  Bu kategorideki diğer haberler


1 MAYIS'TA POLİS GÜÇ KULLANMAYACAK

SEZER'DEN IMF'NİN BEKLEDİĞİ YASAYA VETO

TELEKOM ITALIA AVEA'DAN DA ÇEKİLEBİLİR!!!
»  TANK SAVAR FÜZESİ GELİŞTİRMEK İÇİN START VERİLDİ!
»  108 İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİSİ OKUL YEMEĞİNDEN ZEHİRLENDİ
»  DEVLETİ KORUMA YERİNE KENDİNİ KORUMAYI TERCİH ETMİŞ
»  KADIN TECAVÜZCÜYE 9 AY HAPİS VERİLDİ
»  İNCİRLİK PAZARLIĞI!!
»  MECLİS'TE 'TESTERE NECMİ' TARTIŞMASI!!
»  MAYOLU AFİŞ TAKINTISI!!!
»  ABD'NİN YAPTIĞINA BAK!!!
»  ERDOĞAN'DAN ARNOLD'A RET
»  BALKENENDE: ''AB ANAYASASI İLE TÜRKİYE'YE KAPILARIN AÇILACAĞI DOĞRU DEĞİL''
»  APO'DAN PKK ASALA İLİŞKİSİ İTİRAFI
»  'KIRMIZI LİSTE' UYGULAMASI KALDIRILDI...
»  BAYKAL'DAN MAHMUT YILDIZ'A, 'İSTİFA ET' İMASI
»  GÜNDE ÜÇ SAAT'LİK UYKU YETERLİ OLACAK!!
»  RUSYA'YA NOTA VERDİK...
»  UÇAN DEV HAVALANDI...
»  "İSTİHDAM'DAKİ GELİŞMELER OLUMLU"!!!
»  ARINÇ'A KREDİ KARTLARI FAİZİ ŞİKAYETİ!
»  TÜRBAN ŞOV'CULARI İŞ BAŞINDA
»  ARINÇ'TAN POLONYA'YA TAVIR
»  ERDOĞAN'DAN KOÇARYAN'A YENİ ÇAĞRI
 
  ÇOK OKUNANLAR
  YAZARLAR

 
EMİN VAROL
 
GAZETEC? ACI S?YLER !

 
Ercan Deva
 
Hatalar Zinciri ve Ortak Akıl

 
MURAT ŞAHİN
 
Matematik Ucuzlugu

 
Cahit Saraçoğlu
 
100 Milyar Liralık Destek Alacaklar
  ÇOK YORUMLANANLAR
  ANKET
Ekrem İmamoğlu CHP Genel Başkanı Olmalı mı?
Evet
Hayır
İlgilenmiyorum
 Sonuçları göster   
 
 
RSS

Add to Google
Medya Spot'ta yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.  Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Medya Spot sorumlu tutulamaz.