Fatih Duğles ve Meral Duğles Akıncı, avukatları Özlem Karaçam ile Esra Şenkal aracılığıyla, babalarının rahatsızlığından dolayı tedavi görmesi gerektiğini belirtip ‘vasi’ atanması için İzmir 4'üncü Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurdu. Duğles'lerin avuktaları mahkemeye verdikleri dava dilekçelerinde, 79 yaşındaki Hikmet Duğles'in sürekli tedavi altında ve ağır ilaçlar kullanması gereken kronik hastalıkları bulunduğunu ilerisürdü.
Avukatların verdikleri dava dilekçesinde şöyle denildi:
“Hikmet Duğles'in, kronik böbrek yetmezliği rahatsızlığı var. Bunun için haftada birkaç kez diyalize girmesi lazım. Kronik istemik kalp hastalığı tedavisi de görmektedir. Bakıma ve korunmaya muhtaçtır. Yaşının çok ileri olması nedeniyle hastalıklar kendisini çok yıpratmıştır. Davranışlarının, eylem ve işlemlerinin sebep ve sonuçlarını anlayabilme, değerlendirebilme ve ayrıt edebilme kudretini tamamen kaybetmiştir. Üstelik haftanın üç günü hastaneye gitmezse böbrekleri yüzünden hayati risk taşıdığı halde, alkol almaya devam etmektedir. Alkol almasını engellemek isteyen aile bireyleriyle ilişkisi bozulmuştur.”
Hikmet Duğles'in biyolojik rahatsızlıklarının psikolojik sorunlara da neden olduğu ileri süren avukatlar, vasi olarak kızı Meral Duğles Akıncı'nın atanmasını istedikleri dava dilekçesinde, “Ailenin mal varlığını kendi yönetmek istemekte, aile şirketi olan Duğles Motorlu Araçlar Ticaret ve Sanayi A.Ş.'den yüklü miktarda nakit para çekmektedir. Paraları nereye harcadığı veya verdiği öğrenilememiştir” dedi.
Şirket personelinin, Yönetim Kurulu Bşakanı ve büyük ortak olduğu için işlerini kaybetme korkusuyla Hikmet Duğles'in her istediğini yaptığı ileri sürülen dava dilekçesinde şöyle denildi:
“Şirketin varlığı tehlikeye girmiştir. Anonim Şirketi, ‘bakkal dükkanı’ gibi yönetmektedir. Şirket denetçisi avukat, denetim raporunda, şirket yönetiminde kusur ve ihmal olduğunu açıkça bildirmiştir. Hikmet Duğles, adına kayıtlı bulunan birçok büyük ve değerli taşınmazı satmak için tapu müdürlüklerinde işlem yapmaya çalışmaktadır. Hikmet Duğles'in nakit para için taşınmazlarını satmaya ihtiyacı bulunmamaktadır. Ancak kendisine sevimli görünen herkesin getirdiği her şeyi imzalamaktadır. Ciddi bir unutkanlık ve insanları birbirine karıştırma proplemi vardır. Müvekillerim bu savurganlıkları fiilen engelleyememektedirler. Bu nedenle yargılama süresince adına kayıtlı taşınmazların üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesini de istiyoruz.”
“HEYET RAPORU VAR, AKIL SAĞLIĞI TAM”
Hikmet Duğles'in avukatı Umut Köroğlu ise mahkemeye verdiği cevap dilekçesinde, müvekilinin akıl ve ruh salığı yönünden bir rahatsızlığının bulunmadığını, sadece yaşı gereği fizyolojik olarak böbrek ve bel fıtığı rahatsızlığı bulunduğunu belirtti.
Rahatsızlıkları nedeniyle Hikmet Duğles'in tedavi gördüğüne değinen Avukat Köroğlu, “Kendisinin yaşının ilerlemiş olması sebebiyle, şirket ile ilgili tasarruflarından önce ve sonra olmak üzere devlet hastanesinden heyet raporları alınmaktadır. Kendisinin akıl sağlığı tamdır, raporlarla da mevcuttur” dedi.
Avukat Köroğlu'nun mahkemeye verdiği cevap dilekçesinde, Hikmet Duğles'in harcamalarıyla ilgili de şöyle denildi:
“Çektiği yüklü miktardaki paraları, çalıştığı bankalara olan kredi borçlarının ve bayisi olduğu firmadan aldığı araçların bedellerinin ödenmesinde kullanmıştır. Bu harcamaları tamamen bilinçli olarak yapmıştır. Davacıların da bu harcamalardan bilgisi vardır. Vasi talebinde bulunan davacı Meral Duğles Akıncı, babasının imzasını taklit edip bankadan para çekmiştir. Kötü niyetle hareket eden ve babasının vasisi olmak isteyen Meral Duğles'in talebinin reddine karar verilmesini istiyoruz.”
Davaya bakan hakim, tarafların taleplerini inceledikten sonra eksik evrakın beklenemsi ve tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.
hürriyet