Küresel krizden bütün ülkelerin payına düşen sıkıntıları yaşadığını kaydeden Erdoğan, Türkiye'nin dünyada yaşanan kriz koşullarından en alt seviyede yaşanan ülke olduğunu ileri sürdü.

Başbakan Tayyip Erdoğan, akşam televizyonlarda yayınlanan “Ulusa Sesleniş” konuşmasında, yerel seçim sonuçları küresel krizin Türkiye’ye etkilerini değerlendirdi. Türk siyasetinin bütün kurum ve bireyleriyle yerel seçimden doğru sonuçlar çıkarması, ülkenin geleceği çözüme dönük yapıcı, olgun, istikrarı güçlendiren yeni bir siyaset döneminin el birliğiyle açılmasını umduğunu belirten Erdoğan, “Bu sinerji ülkemizin ve milletimizin en önemli en hayati ihtiyacıdır” dedi.

Küresel krizden bütün ülkelerin payına düşen sıkıntıları yaşadığını kaydeden Erdoğan, Türkiye’nin dünyada yaşanan kriz koşullarından en alt seviyede yaşanan ülke olduğunu ileri sürdü. Hükümet olarak krizin işaretlerinin başladığı ilk günden itibaren önlemleri günü gününe aldıklarını, krizi mali ve psikolojik boyutuyla en iyi şekilde yönettiklerini savunan Erdoğan, bazı sıkıntılar yaşandığını, büyümede bir miktar duraklama olduğunu, ancak Türkiye’nin krizden en az hasarla çıkabilecek nadir ülkelerden biri olduğunu savundu. Erdoğan, “Bazı insanlarımız işlerini kaybetmiş, bazı sektörlerimiz sıkıntılı bir dönem yaşamıştır. Bütün bunlar doğrudur, ama bir doğru vardır ki Türk ekonomisi dimdik ayakta kalmıştır. Türkiye’nin rotasında bir değişiklik yoktur, ekonomimizin sağlam bir zeminde olduğundan asla şüpheye düşmeyiniz” dedi.

Türkiye’de batan banka ve güçlü firmalar olmadığını, “kriz Türkiye’de teğet geçecek” derken bunu kastettiğini belirten Erdoğan, “Elbette bu kötü şartlar bize de dokunacak, elbette bizim de sıkıntılarımız olacak, ama biz milletçe ayakta kalmayı, hedeflerimizi kaybetmemeyi başaracağız” diye konuştu. Herkesin insanları ümitsizliğe, paniğe sevk edecek tavır ve açıklamalardan kaçınması gerektiğini belirten Erdoğan, işsizliği azaltacak çareler üzerinde hummalı biçimde çalıştıklarını, bunların olumlu sonuçlarının da peyderpey görüleceğini bildirdi. Yaşanan sıkıntıların aşamalı olarak azalacağını, gelecek yıldan itibaren ekonomide önemli rahatlamaların yaşanacağını savunan Erdoğan, cari işlemler açığının gerilemesi, enflasyon hedefinin tutturulması gibi konularda beklentilerinin son derece olumlu olduğunu bildirdi.

NATO Genel Sekreterliği seçimiyle ilgili eleştirilere yanıt veren Erdoğan, zirvede Türkiye’nin hassasiyetlerini ve itirazlarını açıkça dile getirdiğini, Türkiye’nin muhataplarına meramının en iyi şekilde anlattığını, terörle mücadele konusunda kimi yanlışlıkları ve ihmalleri görünür hale getirdiğini ileri sürdü.

ABD Başkanı Barack Obama’ın 1915 olaylarıyla ilgili açıklamasına ilişkin değerlendirmelerini yineleyen Erdoğan, Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme sürecini de değerlendirdi. Türkiye’nni bölge barışını hakim kılmak adına giriştiği çabaları yanlış değerlendirerek Türkiye ile Azerbaycan halkı arasındaki muhabbeti zedelemeye dönük bazı girişimler olduğunu kaydeden Erdoğan, Türkiye’nin Azerbaycan’a zarar verecek bir girişimin içinde olmasının mümkün olmadığını söyledi.

KKTC’deki seçimleri de değerlendiren Erdoğan, adada Türk tarafının barışın tesisine dönük gayretlerinin yeni dönemde de süreceğine, Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın başlattığı görüşmelerin aynı esas üzerinden sürdürülerek tamamlanacağına inandığını bildirdi.
Cumhuriyet