Gezi olayları sırasında iktidarın çok sert eleştirileri yönelttiği yabancı medya organlarından BBC, Türkiye'deki gazetecilerin karşılaştıkları zorluklara ilişkin geniş bir haber yayımladı. Haberde yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun medya tarafından nasıl yansıtıldığının Türk demokrasisi açısından etkilerinin "kalıcı" olabileceği savunuluyor.
Gezi protestoları sırasında 100'den fazla gazetecinin yaralandığını, tüm zorluklara rağmen bazı basın mensupları protestoları yansıtmaya çalışa da ana akım medyasının ise ilk başta protestoları izlemekten kaçındığını kaydeden BBC, "Türk hükümeti, basına sansür olduğunu reddediyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, yabancı medyayı Türkiye'yi yanlış yansımakla suçladı" dedi.
Bu arada, Gezi protestolarını izleyen BBC muhabirinin başına gelenleri ve nasıl hedef alındığının ayrıntılı biçimde anlatıldığı haberde "Türkiye'de bazı gazetecilerin gözü hala yetkililerce korkutuluyor" savı dile getiriliyor.
Türkiye Gazeteciler Sendikası'na dayanılarak "200'den fazla gazetecinin hükümetin hassas bulduğu konuları işledikleri için kovulduğunu veya istifa etmeye zorlandığına" dikkat çekildi.
Bir Türk akademisyeninin, Türkiye'de "hem hükümet yanlısı hem de muhalefet medyasının propaganda araçları olarak çalışarak toplumu kutuplaştırdıkları" yönündeki görüşünü aktarıldı.
BBC, haberinde yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna da değinirken "Şimdi Türk Başbakanı, birçoklarının şimdiye kadar en büyük meydan okumasını dedikleri meydan okuma ile karşı karşıda ve bu defa eski bir müttefiğinden geliyor" sözlerini de kullandığı haberini şu yorumu ile noktaladı:
"Bu ihtilafın sonucunu hiç kimse tahmin edemez. Ancak nasıl gelişeceğinin ve bunun nasıl medya tarafından yansıtıldığının, Türk demokrasi üzerinde kalıcı bir etkisi olabilir."(ANKA)