Başbakan ve AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, ABD'nin Kudüs'te büyükelçilik açmasının ardından bölgede başlayan çatışmalarda İsrailli askerlerin Filistinli protestocuların üzerine ateş açmasına tepki gösterdi. Yıldırım, " Barışçı gösteri yapan mazlum Filistin halkına kurşun yağdıran İsrail'i şiddet ve lanetle kınıyoruz. Barış iklimine benzin döken ABD yönetimini de kınıyoruz" dedi.
Yıldırım, " İsrail'in linç politikasını lanetle kınıyoruz, lanetliyoruz. Türk milleti bütün varlığı ile Filistin davasına geçmişte olduğu gibi sahip çıkmaya devam edecektir" ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın 7 Aralık 2017'de Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tandığını ilan etmesinin ardından, ABD yönetimi bugün büyükelçiliğini Tel Aviv'den Kudüs'e taşıdı. Kudüs'te konuyla ilgili olarak gergin bekleyiş sürerken, Gazze'de ise protestolar başlamış durumda. Gazze'deki protestolarda, İsrail ateşi sonucu hayatını kaybeden Filistinli sayısı 60'a yükseldi. Protestolarda 2 bin 700'den fazla Filistinli de yaralandı.
Yıldırım'ın grup toplantısındaki açıklaması şöyle:
"Dün bütün dünyanın ibretle izlediği yeni bir İsrail terörüne şahit olduk. ABD yönetiminin büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararı sonrası silahı olmayan gençler, insanlar protesto ettiler. Barışçı gösteri yapan mazlum Filistin halkına kurşun yağdıran İsrail'i şiddet ve lanetle kınıyoruz. Barış iklimine benzin döken ABD yönetimini de kınıyoruz. Şu ana kadar 60'a yakın kardeşimiz şehit oldu. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizle dayanışma göstermek amacıyla 3 günlük yas ilan ettik, bayraklarımızı yarıya indirdik. Ayrıca Tel Aviv ve Washington büyükelçilerimizi de istişareler için çağırdık. Ayrıca TBMM de bugün özel bir oturum gerçekleştirecek.
"Bu karar barışa karşı sabotaj"
Türkiye Cumhuriyeti'nin 81 milyon vatandaşı Kudüs'e bugünden sonra da sahip çıkmaya devam edecektir. Bu kurşunlar insanlığın vicdanına atılmış kurşunlardır. ABD yönetimleri bilmelidir ki masumlara kurşun yağdıranlar aba olmayacaktır. Bu kararı barışa karşı sabotaj olarak görüyoruz, bizim için yok hükmündedir.
"İsrail'in linç politikasını lanetle kınıyoruz, lanetliyoruz"
"BM'de 128 ülke ABD'nin bu karardan vazgeçmesini, büyükelçiliğin taşınmaması yönünde karar aldı. Maalesef ABD yönetimi 128 ülkenin iradesini yok sayarak ısrar etti, sonuç 60 insanın hayatını kaybetmesi, 3 bin insanın yaralanması. Bölgede küresel barış adına son derece vahim bir durum cereyan etmektedir. ABD elçiliği kan dökülerek açılması son derece kaygı vericidir. İsrail'in linç politikasını lanetle kınıyoruz, lanetliyoruz. Türk milleti bütün varlığı ile Filistin davasına geçmişte olduğu gibi sahip çıkmaya devam edecektir. Filistinli kardeşlerimizin yaralarını saracağız, yanlarında olacağız. 81 milyon vatan evladının kalbi Filistin ile atmaktadır. Bütün insanlığı bu vahşete karşı durmaya davet ediyorum, lanetlemeye davet ediyorum. İslam ülkeleri, İsrail ile olan ilişkilerini mutlaka gözden geçirmeli, tek ses olmalı, tek yürek olmalıdır. İslam dünyası birlik göstermek zorundadır. Türkiye bu zulme sessiz kalmamıştır, kalmayacaktır.
"Önemli bir buluşma olacaktır"
"İslamn İşbirliği Teşkilatı'nın İstanbul Deklarasyonunda Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olduğu tüm dünyaya ilan edilmişti. Türkiye olarak biz bu kararın sonuna kadar arkasındayız. 1967 sınırları dahilinde, bağımsız, egemen, başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin vücut bulması barış için, kardeşlik için tek ve yegane yoldur. Zulme karşı duruş adı altında, bir büyük buluşma gerçekleştireceğiz. Cuma günü saat 15.00'da yapılacak bu büyük buluşmaya tüm vatandaşlarımızı davet ediyorum. Bu milletimizin birliğini, beraberliğini göstermek amacıyla gerçekleşecek buluşmadır. Parti mitingi değildir. Önemli bir buluşma olacaktır. Haftasonunda da Diyarbakır'da olacağız, seçim kampanyamızı Diyarbakır'dan başlatmış olacağız.
"Yollar yaptık, havaalanları yaptık, limanlar yaptık, her ilimize üniversiteler açtık. OSB'ler ile gençlere iş bulduk. İstihdam esaslı politikalar geliştirdik. Ülkenin kuzeyini, güneyinden, doğusunu, batısından ayırmadık. İşçimiz,esnafımız, sanayicimiz geleceğe güvenle bakıyor.
"Yıllar yılı haksızlıklara ses çıkarmayanlar üste çıkmaya çalışıyor"
"Olması gerektiği gibi devleti, milletin hizmetine sunduk. Devlet, her vatandaşımızın devletidir. Tüm vatandaşlarımız adalet karşısında eşittir. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın dedik. Bunu nasıl yaptık? Daha fazla demokrasi, daha fazla hukuk devleti ile yaptık. Yıllar yılı haksızlıklara ses çıkarmayanlar bugün, sureti haktan görünüp üste çıkmaya çalışıyor. Özgürlük nutukları atıyor. Adaylar meydana çıktı ya, hababam özgürlük nutuklar.
"Hukuktan asla geriye dönüş yok"
"Biri çıkmış diyor ki, başörtü sorunu bitti, bundan geri dönüş yoktur. Ha şunu bilseydin be kardeşim. AK Parti yaparken neredeydin? O zaman yanımızda olacaktın. Şimdi konuşmak kolay. Bunu sağlayan AK Parti'dir, bu kadrolardır. Milletimiz 16 yıllık kazanımlardan asla vazgeçmeyecektir. Millet üzerinde vesayet kurulmasına izin vermeyecektir. Onun için bu Anayasa değişikliğini yaptık. Ne engeller ile karşılaşdığımızı millet biliyor? Haktan, hukuktan asla geriye dönüş yok. Türkiye'nin hiçbir vatandaşı herhangi bir sebeple ötekileştirilemeyecek.
"İnşallah haziran ayında para verilecek"
"Değerli kardeşlerim bir süre önce emeklilerimizi, yaşlılarımızı ilgilendiren bir karar aldık. TBMM'de kabul ettik. Ramazan bayramı ve Kurban Bayramı öncesi 1000 lira vereceğiz dedik, yasal düzenlemeleri yaptık. İnşallah haziran ayında para verilecek. Muhalefetin elemanlarından biri diyor ki, bunlar bu ödemeyi yapmayacak? Yapsalar bile şu kadar para alanlara 300, daha yukarıkilere şu kadar gibi yalan yanlış beyanlarda bulunuyorlar. Bu yalanları atanlara bir kez daha milletin kürsüsünden şunu söylüyorum; AK Parti'nin sözü senettir, söz ağızdan çıktı ise yerine getirilir. Yılda 2 defa, emekli parası kaç para olursa olsun, yılda 2 defa 1000'er lira verilecek nokta. Brüt değil, net. Bunlar yalanla dolanla milletin kafasını karıştırmaya çalışıyorlar. Sadece emeklilerimiz değil, şehit yakını ve gazi aileleri, vazife malulü aylığı alanlar, şeref aylığı alanlar, korucular, şampiyon sporcular, terörden zarar görmesinden dolayı maaş alan vatandaşlarımız da yararlanacak. Bu kadar açık ve net.
"Şubat ayı işsizlik oranı açıklandı. Geçen yıl Şubat ayına göre bir düşüş yaşıyoruz, elhamdülillah. Yani 2 puanlık bir gerileme var, daha da iyi olacak. İlk çeyrek büyümesi Haziran'da açıklanacak. Orada da milletimizin yüzünü güldüren bir gelişme bekliyoruz.
"Orada çok katakulle oluyor"
"Bu seçimin diğerlerinden farkı şudur; 16 Nisan 2017'de gerçekleştiğimiz halk oylaması yani parlamanter sistemden, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişinden sonraki seçimi yapıyoruz. Artık idaredeki vesayet kalıntıları artık tamamen ortadan kalkmış oluyor. Önümüze bir cumhurbaşkanlığı, bir de milletvekilliği için sandık konulacak. Yasama heyetini d, yürütme heyetini de millet seçecek. Ben öyle vekili seçiyim, Ankara'ya gitsinler, hükümet kursunlar. Artık yok, orada çok katakulle oluyor. Millet bunu gördü, söz de benim, karar da benim dedi. Erdoğan'ı seçerek bu ilki Türkiye'ye yaşatacağız.
"İktidar olmak isteyen yüzde 50'den fazla destek almak zorunda"
"Bu seçimin başka bir özelliği daha var. Bu ve bundan sonraki seçimlerde güçlü iktidar, sürekli istikrar dönemi başlıyor. İktidar olmak isteyen yüzde 50'den fazla destek almak zorunda. Bir dedikodu yayıyorlar. 'Efendim cumhurbaşkanımızı Erdoğan seçelim gerisi önemli değil' gerisi çok önemli. Meclis'te bu dönemde cumhurbaşkanlığı kadar önemli hale geliyor. Meclis, yasa yapacak, cumhurbaşkanının önünğ açacak. Bu kutlu yürüyüş gücünü her daim milletten almıştır. Her bir arkadaşımız, AK Parti siyaset felsefesine yakışan şeklide hizmet etti, etmeye devam ediyor.
"Yeni seçim döneminde arkadaşlarımızın ilk günkü heyecanla yola düşeceğini, haklı davamızı anlatacağını biliyorum. Gitmediğimiz sokak, köy, mezra, çalmadık kapı bırakmayacağız. Yapacak çok işimiz, gidecek çok yolumuz var. Bir kez daha seçimlerin hayırlara vesile olmasını diliyorum, Allah yar ve yardımcımız olsun."