Davos zirvesinde BloombergHT’nin canlı yayına katılan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, zirvede Türkiye için gelen eleştrilerin olumlu oluğunu belirtti. Kendisinin Davos’ta 11’inci yılı olduğunu kaydeden Babacan ilk yıllarda kendileri tanıtırken şimdi olumlu eleştirilerin geldiğini belirtti.

Not artışı ile ilgili gelen soruya notun onlarca yıl önce koydukları kuralar gereği yatırımı etkileyen bir konu olduğunu belirtti.  Notun eskisi kadar etkili olmadığını kaydeden Babacan bir kuruluş tarafında daha notun arması halinde farklı fonlarında Türkiye’ye geleceğini belirtti. Bunların marjinal faydalar olduğunu kaydeden Babacan son 10 yıldır Türkiye’ye zaten yatırımların geldiğini belirtti.

Başbakan Yardımcısı yaptığı açıklamada, G20’de kredi derecelendirme kuruluşlarına olan bağımlılığın nasıl azaltıldığı yönünde çalışmalar yapıldığını belirtirken bugün için hala bir çözümün üretilmediğine değindi.

YÜZDE 15'TE HEDEFİMİZ KESİN
Yüzde 15’lik kredi büyüme hedefinin yüzde 17 ile geçilmesinin sorun olup olmadığı yönündeki soruya Merkez’den BDDK’nın üzerine bir çalışma olduğunu belirtti. Finansal istikrar komitesi tarafında bu sürecin takip edildiğini belirtti. Gerekli zamanda gerekli adımların atıldığını belirten Babacan,  hemen bir sonuç çıkarmamanın gerektiğini belirtti. Babacan yüzde 15’lij kredi büyüme hedefi ile yüzde 4’lük büyüme hedefinin uyumlu olduğunu belirtti. Sıkılaştırıcı ya da gevşetici önlemlerin hepsinin ellerinde olduğunu ve makro ekonomik çerçevenin kabul görmüş olduğunu kaydetti.

Herkesin merkez bankasının ve ekonomik programının hakkını temsil ettiğini açıklayan Babacan TCMB’nin Avrupa’nın ve dünyanın en iyi merkez bankası seçildiğini belirtti.

Zorunlu karşılıkları arttırmanın çok etkili bir tedbir olduğunu kaydeden Babacan, bankaların hacim hedefinin ciddi bir hedef olduğunun altını çizdi.

Merkezin temel önceliğinin fiyat istikrarı olduğunu belirten Babacan ana hedeflerin arasında büyüme ve istihdamın yer aldığını belirtti.

GÖZLER AVRUPA'DAN JAPONYA'YA DÖNDÜ
Merkez bankalarının bağımsızlığı noktasında hükümet ve merkez bankasının gözler önünde kamuoyu üzerinde tartışılmasının yanlış olduğunu kaydeden Bakan Babacan, Japonya’da yaşanan tartışmaların ve güven kaybının teşvikleri silebileceğini vurguladı.

Avrupa’da sorunların henüz çözülmediğini belirten Babacan faizlerin düşmesinin işin özüne yönelmelerinin önüne geçmemesi gerektiğine dikkat çekti. Problemlerin odak noktasının Avrupa’dan Japonya’ya kaydığını belirten Babacan dünyanın üçüncü büyük ekonomisinde yaşanacak sıkıntının problem olacağını belirtti.

SPK’nın kanunu sonrasında bir süre belirsizlik olduğunu kaydeden Babacan yeni kanuna dair açıklamalar yapıldıktan sonra bu karmaşanın ortadan kalktığını belirtti.  Sermaye piyasalarını geliştirmek istediklerini belirten Babacan, yatırımcıları korkutan bir yapı istemediklerini belirtti.

HESAPLAR DEĞİŞİYOR
TÜİK'in İşsizlik hesabının uluslararası standartlarda olmadığını belirten Babacan, verilerin hesaplanmasının TÜİK tarafından yeniden düzenlediğini belirtti. Yeni sisteme göre işsizlik tarafında 1 puanlık düşüş olabileceğini kaydetti.

Enflasyon hesaplarında bazı ürünler kaynaklı çok iniş yaşandığını bu nedenle hesaplamaların Avrupa standartlarında yapılacağını açıkladı.

İhracat verilerinin gerçeğinden daha fazla, ithalatın daha az olduğu ortaya çıktığını söyleyen Babacan, turizm, ihracat ve ithalattan cari açığımızı daha kötü gösterecek veriler üretildiğini, bu üç alanda da düzeltmeler geleceğini açıkladı. Turizm gelirlerinin çok daha fazla olduğu ortaya çıktığını açıklayan Bakan Babacan, 2013'ten itibaren turizm gelirlerimiz belki 3-5 milyar dolar yüksek çıkacağını belirtti.

“2013 yılı içinde bunlardan bazı düzeltmeler olur, 2014 yılından itibaren daha doğru verileri açıklamaya başlarız” diyen Başbakan Yardımcısı, 2014'ten itibaren cari açık ve net hata noksan daha düşük olacağını açıkladı.