Aygün, Saçılık ile Parlamento'da basın toplantısı düzenledi.

13 YIL SONRA TAZMİNAT

Olayı üzerinden 13 yıl geçtikten sonra Saçılık'tan 700 bin TL tazminat istendiğini belirten Aygün, "Danıştay bir karar verdi ve bu karara göre Burdur Cezavi'nde müdahalede bulunan jandarmaya taş attığı için Veli'nin kolunun koparılması orantılı bir müdahaleymiş. Yani Veli kendi eylemi ile kolunun kopmasına yol açmış. Yüce Danıştay'ın verdiği karar bu. Eğer Ethem Sarılsülük polise taş attığı için öldürüyor ve katili polis yargılanmıyorsa, hafızalarda çoktan unutulmuş olan Danıştay'ın böyle bir karar vermesi son derece normaldir. Bu karar vicdan, hukuk ve adalet duygusu bakımından asla kabul edilemez" dedi.

Veli Saçılık da 18 yaşında iken bildiri dağıttığı için gözaltına alındığı Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde işkence gördüğünü ve tutuklandığını söyledi.

Tahliye edildikten bir süre sonra tekrar tutuklandığını ve Ulucanlar Cezaevi'nden Burdur Cezaevi'ne gönderildiğini belirten Saçılık, "Bir sabah büyük bir hışımla saldırı başladı, her yer savaş alanı gibiydi. Koğuşa dozerle daldılar ve kolumu kopardılar. Ardından kolum bir sokak köpeğinin ağzında bulundu. İsyan ettiğim ve kamu malına zarar verdiğim için iki tane dava açtılar" diye konuştu.

Saçılık, bildiriden dolayı beraat ettiğini anlatarak "Ama bugün Danıştay, 'sen kepçeye taş atmışsın, bundan dolayı kendi kusurundur, senin kolunun koparılması haktır' diyor. Danıştay bu kararıyla suç işlemiştir. 'Taş atarsan Ethem Sarısülük gibi ölümü hak edersin' demeye getiriyor" dedi.

İstenen parayı ödeyecek durumda olmadığını dile getiren Saçılık, "Benim bir kolumu aldınız, öbür kolumun peşini bırakın. Sizden adalet beklemiyorum sadece kolumu verin. Ben hayatımı yaşamak istiyorum" diye konuştu. Saçılık, hakkını HSYK'da arayacağını da söyledi.