Partisinin Ordu İl Başkanlığında basın toplantısı düzenleyen Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Torun, 2023 yılı asgari ücretle ilgili soru üzerine, her asgari ücret arttığında vatandaşın satın alma gücünün aynı paralelde düştüğünü, vatandaşların da bu durumun farkında olduğunu söyledi.
Advertisement
“ENFLASYON DÜŞMEZSE BU ÇABALAR BOŞ”
Ekonomiye yönelik eleştirilerde bulunan Torun, şunları kaydetti: "Siz ekonomiyi düzgün bir rotaya koymadıkça enflasyonu düşürmediğiniz sürece, ekonomiyi gerçek ayarlarına getirmediğiniz sürece asgari ücreti ne kadar artırırsanız artırın bu çabalar boş. Ama biz 'Yeni asgari ücret 10 bin liranın üzerinde olmalı' diyoruz. Ama bu da çözüm değil. Asıl önemli olan asgari ücretin artırılması kadar vatandaşın satın alma gücünün yükseltilmesidir. Burada gidişat kötü. Bu gidişatın düzeltilmesi lazım."
SANDIK GÜVENLİĞİ İÇİN “HAZIRIZ” MESAJI VERDİ
Seyit Torun, seçimde sandık güvenliğine yönelik partide ne gibi hazırlıklar yapıldığına yönelik soruya, "Şu anda bunu iddia ederek söylüyorum. Sandık güvenliğiyle ilgili en hazır parti biziz. Bunu en iyi yönetecek parti de biziz." yanıtını verdi.
Bu konuda parti teşkilatlarına sürekli eğitimler verildiğini kaydeden Torun, "MYK üyeleri, Parti Meclisi üyeleri, milletvekilleri, büyük bir örgütlülük içerisinde süreci takip ediyor. Bütün bunların yanı sıra Sayın Genel Başkan, bazen kendisi bilgisayarını açarak rastgele hangi il, kaç üye yapmış, hangi il sandık başı çalışmasını bitirmiş, tek tek kontrol ediyor. Bizler de teşkilatları ziyaretimizde bu çalışmalar yapılmış mı bakıyoruz." diye konuştu.
Torun, bazı ilçelerin il yapılacağı yönündeki iddialara ilişkin, bu gibi söylentilerin her seçim öncesi gündeme geldiğini dile getirdi.
Her ilde büyük ilçeler olduğunu ve buraların da il olmak isteyebileceğini ifade eden Torun, "Ama bu 'Ben burayı il yapacağım, şurayı il yapacağım' demekle olmaz. Bu karşılıklı ortak akılla uzun süreli bir çalışmayla yapılacaktır. 'Ben yaptım, oldu' denecek bir olay değildir. Bunun her seçim öncesi vatandaşa sunulmuş politik bir söylem olduğunu düşünüyorum." değerlendirmesinde