CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, Instagram'a Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından katalog suçlar sebebiyle erişim engeli getirilmesinin ardından BTK kararını mahkemeye taşıdı.
Kararın Anayasa'nın 2, 26 ve 28'inci maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10'uncu maddesine aykırı olduğunu belirten Tanal, kararın somut gerekçelere dayanmadığını ve keyfi bir karar olduğunu ifade etti. Tanal, "Bu subjektif karar hakkında Ankara İdare Mahkemesi'ne yürütmeyi Tanal, sosyal medya X hesabından yaptığı paylaşımda ise "Instagram hakkında erişimi engelleme kararı veren BTK’nın 'engellenmesi' için biz de gerekeni yaptık! Gelişmeleri ve bu konudaki açıklamalarımızı sizlerle paylaşacağız. Bizimle kalın, birlikte daha güçlü olacağız" ifadelerini kullandı.
ANKARA BAROSU DA DAVA AÇTI
Ankara Barosu, Instagram'a BTK tarafından katalog suçlar sebebiyle erişim engeli getirilmesinin ardından kararı mahkemeye taşıdı. Barodan yapılan açıklamada kararın temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldıran ve kanunun çizdiği sınırları aşan nitelikte olduğuna dikkat çekildi. Ankara Barosu'nun karar ve karara ilişikin açtıkları yürütmeyi durdurma davası ile ilgili yayımladığı yazılı açıklamada şöyle denildi:
* "İletişim, toplumsal bir varlık olan insanın, güncel olarak yaşantısının vazgeçilmez bir parçasıdır. İnsanlar haberi gerek kaynağından gerekse sosyal medyadan öğrenmeyi tercih etmesi ile güncel haberler hakkında bilgi sahibi olmaktadır. Dolayısıyla günümüzün çok yönlü sosyal medya / iletişim platformlarından olan Instagram'ın kapatılması, birçok açıdan insanların yararına olan birçok paylaşıma engel olacağı gibi kişilerin iletişim, haber alma ve düşüncelerini ifade etme özgürlüklerini de kısıtlayacaktır.
* Başkanlığın re'sen uygulamış olduğu erişimin tamamen engellenmesi kararı, temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldıran ve kanunun çizdiği sınırları aşan niteliktedir. Erişimin engellenmesi ile ilgili düzenleme, Numerus Clausus (sınırlı sayı) ilkesi gereği, Kanun'da düzenlenen hallerden sadece belirtilen maddelerle sınırlı olarak erişimin engellenebilmesine imkan tanır. Sınırlı olarak sayılanlardan başkasına dayanarak erişim engeli kararı verilmesi kabul edilemez. Anayasaya ve hukuka açıkça aykırı olan söz konusu karara karşı Ankara Barosu olarak Ankara 10. İdare Mahkemesi nezdinde yürütmenin durdurulması talepli iptal davası açmış bulunmaktayız."
BİR DAVA DA İYİ PARTİ'DEN
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, erişim engeli getirilmesinin ardından kararı mahkemeye taşıdı. Dervişoğlu, yaptığı yazılı açıklamada açtıkları davanın sadece basit bir idari işlemin iptali talebini içermediğini; hukuk devletinin, demokratik düzenin ve insan hakları rejiminin korunmasını amaçladığını belirtti. Dervişoğlu ayrıca hukuk devletinde yargının bu türden antidemokratik amaçlara yönelik işlemlere karşı bir koruma mekanizması olduğunu belirterek bu davanın aynı zamanda tarafsız ve bağımsız yargı düzeni içinde önem arz ettiğini vurguladı.
Dervişoğlu, açıklamasında "Engelleme kararının gerekçesi belirtilmemiş, kamu düzeni ile milli güvenliğin korunması için bu kararın alındığı söyleniyor, fakat gün içerisinde ise kararın katalog suçlarla ilgili olduğu belirtildi. Bu da gerçekte erişim engellemesinin başka bir maksat ve gaye ile yapıldığını göstermektedir. Bu maksat da bir kişinin keyfiliğinden başka bir şey değildir. Açmış olduğumuz bu dava; işte bu tek adam rejiminin keyfiliğine karşı da mücadelemizin bir parçasıdır. Bu yasaklama hukuk bilmezliğin ve hak tanımazlığın göstergesidir" dedi.
Dervişoğlu tarafından sunulan dava dilekçesinde alınan kararın açık bir biçimde sansür anlamına geldiği, Anayasa Mahkemesi’nin benzer kararlarda belirtmiş olduğu ağır hak ihlalinin bir benzeri olduğu bu nedenlerle kararın başta Anayasa olmak üzere, açıkça hukuka aykırı olduğu, telafisi güç ve imkânsız zararlara sebebiyet vereceği için yürütmenin durdurulması talep edildi.