Kırım’ın işgaline ses çıkarılsa bugünkü savaş tablosunun oluşmayacağının altını çizen Erdoğan, AB'nin Rusya'ya yönelik yaptırımlarına değindi ve "Rus vatandaşlarına faşizan uygulamaların da asla kabul edilemeyeceğini" söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca BM'ye de tepki gösterdi ve "Güvenlik Konseyi’nin icbar edici rolü boşa çıkmış, sistem iflas bayrağını çekmiştir." şeklinde konuştu.Bu yıl 'Diplomasiyi Yeniden Kurgulamak' temasıyla ikincisi düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu'nun açılışına Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım'ın yanı sıra 17 devlet ve hükümet başkanı, 80 bakan, 39 uluslararası örgüt temsilcisi olmak üzere 75 ülkeden katılımcı yer aldı. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, açılışa video konferans yöntemiyle katıldı. Açılıştaki konuşmalar Türkçe, İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Rusça ve Arapça olmak üzere 6 dile tercüme edildi. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun 'Hoşgeldiniz' konuşmasının ardından kürsüye çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının büyük bölümünü Rusya- Ukrayna savaşına ayırdı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya ve Ukrayna krizinin ardından iki ülke arasındaki ilk üst düzeyli temasın dışişleri bakanları seviyesinde Antalya'da gerçekleşmesinin, forumun amacına ulaşmaya başladığını gösterdiğini söyledi. Erdoğan, ADF'nin rüştünü ispat etmiş bir etkinlik olarak yoluna kararlılıkla devam edeceğine inandığını kaydetti.
'HER 10 SANİYEDE BİR ÇOCUK ÖLÜYOR'
İnsanlığın temel meselelerini henüz çözüme kavuşturamadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Terörizm, açlık, yoksulluk, kıtalar arasındaki adaletsizlik, sıcak çatışma ve iç savaşlar, iklim değişikliğinin yol açtığı çevre felaketleri küresel gündemin en üt sıralarında yer almayı ne yazık ki sürdürüyor. Ekonomiler büyürken, gökdelenler yükselirken, birilerinin cüzdanları şişerken, belli başlı ülkeler günden güne zenginleşirken istatistikler bize daha müreffeh bir dünya beklerken maalesef hemen yanı başımızda çocuklar açlıktan ölmeye devam ediyor.
Açlık virüsü her yıl dünyada koronavirüsten daha fazla insanın hayatına mal oluyor. Bugün yeryüzünde her 10 saniyede bir çocuk sırf bir lokma ekmek, bir yudum su bulamadığı için ölüyor. İstikrarsızlık ve çatışmalar sebebiyle milyonlarca insan yurtlarını, evlerini terk etmek zorunda kalıyor" dedi.
'DÜNYADA MÜLTECİ SAYISI 85 MİLYONA ULAŞTI'
Akdeniz'de, Sahra Çölü'nde veya karlı dağın tepesinde yitip giden hayatların, insanların içinde bulunduğu çaresizliği ortaya koyduğunu belirten Erdoğan, “Burada hepimizi düşündürmesi gereken bazı çarpıcı rakamları paylaşmak istiyorum. Sadece Akdeniz'in mavi suları 25 bine yakın umut yolcusunun mezarı oldu.
Son dakika: Cumhurbaşkanı Erdoğan dünyaya seslendi: Sulh için Montrö dahil her uygulamayı kullanacağız
Son 10 senede dünya genelinde mülteci sayısı 2 kattan fazla artarak 85 milyona ulaştı. Bu sayıya 15 günde 2 milyondan fazla Ukraynalı mülteci eklendi. Yerlerinden edilen kişi sayısının önümüzdeki dönemde daha da yükseleceği anlaşılıyor. Hali hazırda 1 milyar insan günde 2 doların altında bir gelirle hayatta kalma mücadelesi veriyor. Esasen bu rakamların her biri tek başına, karşı karşıya bulunduğumuz adaletsizliği göstermeye yeterlidir" diye konuştu.
Çocukların çaresizlikten körpe fidanken solduğu, 800 milyon insanın temel gıda maddelerine erişemediği, her gün yüz milyonlarca insanın yatağa aç girdiği bir dünyada yaşandığını söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kabul edelim ki böyle bir dünyada hayal ettiğimiz kalıcı barış, huzur ve istikrar tesis edilemez. Bırakın yeni savaşların önüne geçmeyi, on yıllardır dahi süren çatışmaların süren bir denklemde kimse kendini emniyette hissedemez. Dünyanın devasa bir köye dönüştüğü günümüzde nerede yaşarsak yaşayalım hiçbir birimiz 'başkasından bana ne' diyemez.
Son dakika: Cumhurbaşkanı Erdoğan dünyaya seslendi: Sulh için Montrö dahil her uygulamayı kullanacağız
Söndüremediğimiz her yangının, durduramadığımız her çatışmanın, engelleyemediğimiz her zulmün, üzerine gitmediğimiz her problemin eninde sonunda bizi de etkileyeceği ve yakacağını bilmeliyiz. Bu acı gerçeğe Suriye, Yemen, Afganistan, Libya, Irak, Arakan ve daha birçok kriz bölgesinde defalarca şahit olduk."
'UKRAYNA BU MESELENİN SON ÖRNEĞİ'
Çatışma alanlarında çoğu kadın ve çocuk milyonlarca sivilin hayatını kaybettiğini dile getiren Erdoğan, “Medeni değerler ve insani hasretler çok ağır yaralar aldı. Uluslararası kuruluşlara güven iyice dibe vurdu. Terör örgütleri ve aşırılık tüm dünyada zemin kazandı. İnsanlığın ortak kültür mirası olan kadim şehirler enkaz yığınına döndü. Kimi zaman coğrafi, kimi zaman kültürel sebeplerle görmezden gelinen bu kriz bölgelerinin tamamında ihmallerin bedelini sadece sorumlular değil insanlık olarak hep birlikte ödüyoruz. Halen böyle. Tarih ibret almayanlar ve kıssadan hisse çıkarmayanlar için tekerrür eder. Ders alınmadığından sadece tarih değil acılarda tekrarlanır. Ukrayna meselesi bu hakikatin en son örneği olarak karşımızda duruyor" diye konuştu.
KIRIM'IN İŞGALİ VE UKRAYNA'NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ
Erdoğan, Türkiye'nin hem Akdeniz hem Karadeniz ülkesi olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Ukrayna ve Rusya, Karadeniz'den komşumuz ve dostumuzdur. Komşularımız arasındaki krizin sıcak çatışmaya dönüşmesinden büyük üzüntü duyuyoruz. Gerilimin tırmanarak bu aşamaya evrilmesi en fazla bizi rahatsız ediyor, en fazla bizi endişelendiriyor. Komşumuz olan bir ülkenin egemenliğine yönelik saldırgan eylemleri asla maruz göremeyiz. Kırım'ın yasa dışı ilhakı başta olmak üzere Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü hiçe sayan gayrimeşru adımları biz Türkiye olarak reddediyoruz. Kırımla ilgili net tutumumuzu 2014'ten bu yana her vesileyle ifade ettim, ifade ettik, her zeminde açıkça dile getirdik. Gerek Rusya Federasyonu, gerekse Ukraynalı dostlarımızla yaptığımız tüm görüşmelerde bu meseleyi hep gündemde tuttuk. Eğer 2014'te Kırım'ın işgaline tüm Batı, tüm dünya ses çıkarmış olsaydı acaba bugünkü tabloyla karşı karşıya kalır mıydık? Ama Kırım'ın işgaline sessiz kalanlar şimdi bir şeyler söylüyorlar. İyi güzel de adalet bu yer kürenin bir bölümünde geçerli, diğer bölümünde geçersiz mi? Bu nasıl bir dünya?"
'UKRAYNA HAKLI DAVASINDA YALNIZ BIRAKILDI'
Haksızlığın giderilmesi hususunda uluslararası tolumun gereken hassasiyeti göstermediğini ve destek vermediğini dile getiren Erdoğan, “Ukrayna haklı davasında yalnız bırakıldı, işte bugün vaktinde güçlü irade sergilenmesi halinde diplomasiyle çözülebilecek sorunların yıkıcı ve can yakıcı sonuçlarıyla yüzleşiyoruz. Evlerini terk eden sivilleri korku ve endişe dolu çocukları, harap olan şehirleri, ölen masumları gördükçe üzüntümüz katlanarak artıyor" dedi.