Cumhuriyet Vakfı İcra Kurulu Vakfı Başkanı Akın Atalay, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, muhabir Ahmet Şık ve muhasebe çalışanı Emre İper'in tutuklu yargılandığı dava 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Duruşmanın saat 10:00’da başlaması bekleniyor.
‘Sanık'lardan karikatürist Musa Kart, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyeleri Bülent Utku ve Önder Çelik, vakfın Danışma Kurulu Üyesi Avukat Mustafa Kemal Güngör, Okur Temsilcisi Güray Öz, köşe yazarı Hakan Kara ve Kitap Eki Genel Yayın Yönetmeni Turhan Günay’ın 29 Temmuz'da sona eren ilk duruşmada, Yayın Danışmanı Kadri Gürsel’in ise davanın 24 Eylül’de görülen üçüncü duruşmasında tahliye edildiği davada, 7,5 yıldan 43 yıla kadar değişen hapis cezaları isteniyor. Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Erinç ile yazarlar Aydın Engin ve Hikmet Çetinkaya’nın da tutuksuz yargılandığı davada mahkeme heyeti 2017 bitmeden davayı sonuçlandırmayı amaçladıklarını açıklamıştı. Cumhuriyet’in Almanya’da bulunan eski genel yayın yönetmeni Can Dündar da davada gıyaben yargılanıyor. 25-26 Aralık’ta görülecek iki duruşmada savcının esas hakkındaki mütalaasını vermesi halinde mahkeme heyetinin davayla ilgili kararını açıklaması ihtimali bulunuyor.
Dışarıdaki Gazeteciler İnisiyatifi, 23 Aralık Cumartesi günü Kadıköy'de bir araya gelerek, tutuklu gazeteciler için tahliye talebini yineleyerek Çağlayan'daki duruşmaya katılım çağrısı yaptı.
Mahkeme heyetinin 31 Ekim’de gördüğü dördüncü duruşmada "oy çokluğu" ile verdiği "tutuklulukların devamı" kararına bir üye hâkim şerh düşmüştü. Sabuncu, Atalay ve Şık'ın delil karartma ihtimallerinin bulunmadığı vurgulanan muhalefet şerhinde şu ifadeler yer almıştı:
"Sanıklardan Akın Atalay, Murat Sabuncu ve Ahmet Şık’ın tutuklulukta geçirdiği süre, tanıkların büyük ölçüde dinlenmiş olması, bu sanıklar hakkındaki delillerin toplanmış olduğu da gözetildiğinde, delil karartma ihtimallerinin bulunmayışı, sanıkların sabit ikametgâh sahibi oluşu, 5271 sayılı CMK’nın 109/3-a ve 109/3-b maddeleri uyarınca uygulanacak adli kontrol tedbirlerinin bu aşamada ölçülü olması hususları gözetilerek tahliyelerine karar verilmesi kanaatinde olduğumdan, sayın çoğunluğun tutukluluk hâlinin devamına yönelik kararına katılmıyorum."