Sunucu Liz Wahl, “Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in icraatlarını aklamaya çalışan kanalın artık bir parçası olamayacağını” söyledi. “Rusya’nın Kırım’a müdahalesi yanlıştır” diyen Liz Wahl, canlı yayında, Sovyet döneminde yaşadıkları baskıdan ötürü 1956 yılında Macaristan’dan ABD ’ye göç eden bir aileden geldiğini anlattı. Wahl, “Amerikalı olmakla gurur duyuyorum ve doğru haber vermenin önemine inanıyorum. Bu yüzden de bugünkü yayının ardından istifa ediyorum” dedi.
Wahl, Rusya’nın Kırım’a müdahalesinin ardından Putin’i protesto eden ikinci RT sunucusu oldu. Salı günü RT’in bir diğer ABD’li spikeri Abby Martin, canlı yayında Moskova’nın Ukrayna politikasını sert sözlerle eleştirmişti. Ancak Martin halen RT’deki görevine devam ederken, RT’den de Martin’i kınayan herhangi bir açıklama gelmemişti.
RT: ŞOVA DÖNÜŞTÜRÜLMEMELİ
RT, Wahl’ın istifasının ardından ise bir açıklama yayınladı. Açıklamada, “Bir gazeteci içinde bulunduğu organizasyonun editoryal duruşuyla ters düşüyorsa şikayetlerini editörlerine bildirmelidir. Eğer anlaşmazlık çözülemiyorsa bir profesyonel gibi istifa edilmelidir. Ancak kişisel kararını büyük bir şova dönüştürmek, kendi reklamını yapmaktan başka bir şey değildir. Liz’e seçtiği yolda başarılar diliyoruz” denildi.
Kremlin’in medya uzantısı olarak görülen RT’de salı günü de ABD’li spiker Abby Martin, canlı yayında Moskova’nın Ukrayna politikasını sert sözlerle eleştirmişti. Kanalın Washington ofisinde hazırlanan “Breaking the Set” programının sunucusu Martin, yayını kapatırken “Ukrayna ve Rusya’nın askeri işgali hakkında kalbimden geçen düşünceleri söylemek istiyorum” diyerek görüşlerini dile getirmişti.
Kanalın kesmediği 1,5 dakikalık konuşmada Martin özetle şunları söylemişti: “Ukrayna’nın toplumsal bileşimini ya da tarihini bilmiyorum. Ama bu, askeri müdahalenin asla yanıt olmayacağı gerçeğini değiştirmez. Burada oturup askeri harekât için özür dileyecek ya da bunu savunacak değilim. Artan gerginlikte bütün ilgili ülkelerin basın ve medya organları dezenformasyonun silahı gibi davranıyor. Hepsi büyük hayal kırıklığı yaratıyor. Bu korkunç durumdan barışçıl bir çözüm çıkmasını ummaktan başka yapacak bir şey yok. Umarım çok sayıda süper güç arasında yeni bir Soğuk Savaş ortaya çıkmaz. O zamana kadar, gördüğüm gerçekleri söylemeyi sürdüreceğim.”
PROMPTER’DAN MI OKUDU?
Bazı medya uzmanları Martin’in bu konuşmayı, yayın müdürlerinin izni ile yapmış olabileceğini ileri sürdü. Martin'in 90 saniye boyunca düşüncelerini spontane olarak değil bir prompter’dan okuyorcasına düzenli olarak ifade etmesine dikkat çekildi. (hurriyet.com.tr)