Mehmet Şimşek'in Hazine ve Maliye Bakanı olarak yeniden ekonominin başına geçmesi, hükümetin ekonomide şimdiye dek izlediği politikalarda kademeli olarak değişiklik yapması beklentisine yol açmıştı.
Başkanlığına Şimşek’e yakınlığıyla bilinen Hafize Gaye Erkan’ın atandığı Merkez Bankası, ilk Para Politikaları Kurulu (PPK) toplantısında piyasa beklentilerinin altında kalmasına rağmen faizi 6.5 puan artışla yüzde 15’e yükseltmişti.
Söz konusu karar sonrası dolar ilk kez 25 TL eşiğini aşıp 25,73 seviyesine ulaşmıştı. Euro da 27,99 TL'yi görerek bir rekora daha imza atmıştı.
AKP’ye yakınlığıyla bilinen TV100 yazarı Hacı Yakışıklı, bugün 'üst düzey yetkililerden aldığı bilgileri ve son durumu' okurlarına aktardı:
- Faiz 25-26 puanda, dolar kuru 27-28 TL bandında olursa bu durum piyasa normaline 'kısa vadede' erişildiğini gösterir. Bu rakamlar 'normalleşmenin ilk adımı' olarak öngörülüyor.
- Temmuz ayında yine faiz artırımı bekleniyor.
- Faizin artması piyasaları olumsuz etkilemiyor, çünkü zaten 'gerçek faiz' oranı 800 baz puanda hiç olmadı. 2500 baz puanda kadar, yani 25’e kadar faizin çıkması piyasada kırılmaya ve yatırımların durmasına sebep olmaz.
- Faiz ve kur dengesi için enflasyon oranında kur artışı hedefleniyor. Bu çizgi yakalanırsa rasyonel zeminde fiyat politikası belirlenmiş olacak.
- Faiz oranında kırmızı çizgi 35-40 puanda! Bu seviyeye gelirse durgunluk oluşur, yatırım iştahı azalır, işsizlik tetiklenir, istihdam azalır.
- Şu anda 15 puan olan faize ileriki dönemde 10 puanlık bir artış daha eklenebilir.
- Döviz bir anda 30 TL'yi geçerse yapılan düzenlemelerde 'başa dönülmüş' olunur, yani vakit kaybedilmiş olunur. Ancak buradan da tekrar dönüş/normalleşme mümkün.
- Dolar kurunun 30 TL'yi geçmesi beklenmiyor.
- Faiz yükseltilmesinin ana sebebi 'marketlerdeki fahiş fiyat artışlarının' durması ki bu tüm vatandaşları ilgilendiriyor. Daha kapsamlı amaç 'bozulan para dengesinin' yeniden sağlanması.
Kaynak: Hacı Yakışıklı / TV100