Sendikanın, Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü verileri ile Ankara'daki emlak fiyatlarını karşılaştırarak yaptığı araştırma, devlet memurlarının emekli ikramiyesinin, yıllar itibariyle konut fiyatları karşısındaki gerileyişini gözler önüne serdi.Üniversite mezunu ve 1. derecenin 4. kademesindeki (1/4) memurlar baz alınarak yapılan araştırmaya göre, 1982 yılında emekli olurken ortalama 1 milyon 100 bin lira ikramiye alan memur, Ankara'da 750 bin liraya konut sahibi olabiliyordu.

Aynı derece ve kademedeki memur, bugün ise 27 milyar lira ikramiye ile 81 milyar lira fiyatındaki aynı evin ancak üçte birini alabiliyor.Araştırmaya göre, 25 yıl hizmetli ve 1/4 dereceli bir memurun aldığı emekli ikramiyesi, ortalama konut fiyatları ve bunların birbirine oranı yıllar itibariyle şöyle:

(1982, 1985, 1991, 1996 ve 2000 yılı emekli ikramiyeleri ve ortalama konut fiyatları Ocak aylarının, 2005 yılının ise Aralık ayının fiyatlarıdır)

KREDİ TAKSİTİ EMEKLİ MAAŞINDAN FAZLA

Konut kredisi ile ev sahibi olmak isteyen 1/4'ü bir memurun, ikramiyesini peşinat olarak yatırması da ev sahibi olması için yeterli olmuyor. Çünkü, yatırdığı peşinata rağmen emekli maaşından daha fazla kredi taksiti ödemesi gerekiyor.

Emekli maaşı olarak 710 milyon lira alacak bu durumdaki bir memurun, 81 milyar liralık ev için yüzde 1.07 faizle konut kredisi kullanması ve emeklilik ikramiyesini peşinat olarak vermesi durumunda, kalan borcu için 120 ay vadede aylık 821 milyon 90 bin, 144 ay vadede aylık 757 milyon 920 bin, 240 ay vadede aylık 650 milyon 80 bin lira ödeme yapması gerekiyor.

“EV ALABİLECEK DÜZEYE GETİRİLSİN”

Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, memurların emekli ikramiyelerinin çok düşük olduğunu ve en azından bir ev alınabilecek düzeye getirilmesi gerektiğini ifade etti.
Çalışırken geçim sıkıntısından kurtulamayan ve tasarruf imkanı bulamayan memurların, emekli olduktan sonra başlarını sokabilecek sıcak bir yuvanın hayaliyle ömürlerini geçirdiklerini anlatan Yokuş, şunları kaydetti:

“Ama görüyoruz ki, emekli olduktan sonra daha büyük ekonomik sıkıntılarla karşılaşıyorlar. Devlet kendisine 25 yıl hizmet veren çalışanını, emekli maaşının yarısına varan kira ücretleriyle karşı karşıya bırakmamalı.

Sosyal devlet, çalışanlarının olduğu kadar, emeklilerini de kimseye muhtaç olmadan hayatlarının geri kalan kısmını huzur ve refah içerisinde geçirmeleri için gerekli düzenlemeleri yapmalı. Bunun için de emekli ikramiyeleri günün şartlarına göre yeniden düzenlenip hiç olmazsa bir ev alınabilecek düzeye getirilmeli. Hayatının sonbaharını yaşayan bu insanlar, daha rahat bir yaşam sürebilmeli.”